•Yirmi•

2.2K 181 194
                                    

"Nereye gidiyoruz!" Jessica, kolundan tutan ve tabiri caizse hayvan gibi çekiştiren Marvolo'ya bir yandan bağırıyor bir yandan da kolunu kurtarmaya çalışıyordu ama açıkcası Tom kızın kolunu sert bir şekilde sıkarken bu pekte mümkün değildi.
"Marvolo ya şu an kolumu bırakırsın ya da sana yemin ederim hayatın boyunca bir daha yüzümü görmezsin!"

Aniden adımları durduğunda Tom kıza öfke ile baktı. "Bunu yapamazsın!"

"Öyle mi?" Dedi alayla ve ona birkaç adım yaklaşıp devam etti. "Senin sevdiğin kız olduğumu mu sanıyorsun hâlâ? Emin ol o kız öleli çok oldu Marvolo ve bunu sen yaptın... Sahi neydi? Obliviate!" Alayla konuşmayı sürdürmesi onu her geçen saniye daha da kızdırıyordu. Jessica onu yaralamaya devam etti çünkü hak etmişti. "Düzelme umuduyla yaptığın şey beni yerle bir etti ve sen şimdi bunu izlemeye mahkumsun Marvolo!"

"Gelmiştik zaten..." Dedi sakin tutmaya çalıştığı bir sesle Tom ve kolunu sertçe bırakıp koridorda ilerlemeye devam etti.

Beyefendiye hoşuna gitmeyen bir şey söylediği anda konuyu değiştiriyordu ve bu sinir bozucuydu. Ancak onu sinir etmek ve yaptığı şeylerin sonucuna katlanmasını izlemek o kadar zevkliydi ki Jessica buna katlanabilirdi.
Hah sahi benden ayrılırken ne demişti bana? "Bana olan hislerini yok saydığında ağlama hissi uyandırıyorsun."
Bunu Jessica'ya söylemiş olması yaptığı en büyük hatalar arasına girebilirdi, çünkü Jessica içinde onu bitiremeyeceğinin farkındaydı ama sırf o üzülsün diye bitirmiş gibi davranıyordu.

Jessica onu uzun koridorlarda sakince takip ederken, nereye gideceklerini merak ediyordu.Ders çıkışı durup dururken kolundan tuttuğu gibi kızı sürüklemeye başlamıştı ve doğal olarak bu kadar önemli ne olabileceğini merak etmişti.

"Bak." Dedi sertçe ve kafasıyla bir noktayı işaret etti. Jessica Gözleriyle koridorun sonunu takip ettiğimde Passifica ile Abraxas'ı görmesi bir olmuştu.

"Ee yani? Onlar sevgili ve konuşuyor olmaları normal? beni iki saat bunun için mi sürükledin?" Sinir ve şaşkınlık karışımı bir yüz ifadesi ile Jessica'ya döndüğünde sadece ne var manasında omzunu silkmekle yetindi.

"Seni hiç rahatsız etmiyor mu?" Dedi tekrar şaşkınlıkla.

"Evet etmiyor, etmesi mi lazımdı?"
Tamam, işler garipleşiyordu... Tekrar Abraxas ve Passifica'ya baktığında kötü bir şey aradı Jessica ama yoktu.
Tek gördüğü gülüşerek bir şeyler konuşan iki kişiydi.

"Tam olarak neye bakmam gerek?"

"Abraxas onu üzecek!" Jessica'nın Kaşların ilgi ile kalktığında ima ile Marvolo'ya baktı.
O Passifica'yı mı düşünüyordu?

"Neden öyle bakıyorsun bana?"

"Sen Passifica'yı mı düşünüyorsun?"

"Tabii ki hayı-" tam bağırarak kıza itiraz edecekken imalı bakışları onu susturdu.
"Lanet girsin..." Dedi sessizce ve birkaç küfür savurdu.

"O senin kardeşin ve onu düşünmen normal Neden bu kadar abartıyorsun?"

"O benim kardeşim falan değil!"
Tekrar öfke ile Jessica'yw bağırdığında yüzündeki sırıtma büyüdü.

Şu an eski Jessica olsa yüksek ihtimalle kalbi kırılırdı ama maalesef şu an Tom Riddle'ı kâle bile alamıyordu..

"Madem kardeşin değil, neden onun için endişeleniyorsun Marvolo? Madem kardeşin değil, neden zarar görmemesi için Rabastan lestrange'i görevlendirdin? Anlamayacak kadar aptal olduğumu mu sanıyorsun? Sen içten içe ona değer veriyors-"

"Sus artık!"

"Sen de sözümü kesme!"

"Sana söyleyende kabahat ben kendim hallederim!" Dedi Tom ve öfkeyle Passifica'nın yanına ilerledi.

Promise - T.M.RHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin