Summer Falter
Yazar: zuzuzu
Çeviri: minnikiniz
BÖLÜM 11
Jongin ertesi sabah uyandığında kafasını bir milyon eden bir ağrıyla karşılaştı. Kuruyan boğazında kalan likörün tadını hissederek homurdandı. Zayıflayan gücüyle şakaklarına masaj yaparak kendini oturur pozisyona getirdiğinde yüzü acıyla kırışmıştı. Birkaç kez daha hölö hölö ettikten sonra, Jongin temiz bir iç çamaşırı ve tişörtün içinde olduğunu fark ederek kafa karışıklığıyla göz kırptı. Parıldayan kocaman gözlerin ve sıcak, soluk ellerin hatırası aniden kafasına dank ederken üstünü başını değiştirecek gücü nereden bulduğu konusunda kafa yormak üzereydi. Puslu anıların zihnine yağmur gibi yağdığı hızlı bir geri dönüş gibiydi. Sebebini bilmeyerek, birden kendini tüm dermanı kesilmiş bir durumda buldu. Olan biten her şeyi hatırlamıyor olabilirdi ancak yabancının küçük bedeniyle onu tek başına taşımak için nasıl debelendiğini, güzel gözlerindeki acı eşliğinde onunla nasıl ilgilendiğini hatırlıyordu ve bu kafasını karıştırıyordu.
Yabancının onu temizlerkenki dokunuşlarını hâlâ hissedebiliyordu sanki. Önünde beliren yaş dolu gözlerin manzarasının büyüsüne kapılarak, tüm vücudu titremeye başlamıştı. Yabancının dün gece neden hıçkırdığını anlayamıyordu. Her damla gözyaşı, neden öyle olabileceğini zorlukla düşündüğü acının milyonlarca tasvirine dönüşmüştü. Küçük adamın, yanaklarını lekeleyen yaşları nasıl sildiğini, onları durdurmak için nasıl mücadele ettiğini ancak asla durmadıklarını görmüştü. Küçük adamın ona nasıl baktığını görmüştü ve bu bakış, onu tepeden tırnağa savunmasız bırakan bir bakıştı. Eğer bundan sonra daha fazla bir şey olduysa da, Jongin'in haberi yoktu. Yine de, yabancının onun için neden bunları yaptığı kocaman bir muammaydı. Ve Jongin'in kalbi fena hâlde ağrımaya başlıyordu.
Niye siktiğimin kalbi bile ağrıyordu ki?!
Bu, Jongin'i fena hâlde rahatsız etmişti. Jongin'in, ikisi arasında hiçbir şekilde arkadaşlık istemediği gün gibi ortadayken yabancının neden onunla ilgilendiğini anlayamıyordu. Ona aynı şekilde davranabilecekken yabancının neden sürekli kendisine yaklaştığını anlayamıyordu. Etkilenmemenin neden bu kadar lanet derece zor olduğunu da anlayamıyordu.
Ve siktir, masanın yanında bir bardak su ve bir ilaç vardı.
Bir an için ilacı almayı düşündü ancak anında tam tersini yapmaya karar verdi. Dün gece yaptıklarından ötürü ona karşı yumuşayacağını düşünüyorsa siktirsin oradan, bu olmayacaktı.
Kapıdaki bir çıkırt sesi, kalp atışını hızlandırdı. Kyungsoo, elindeki market poşetlerini taşıyarak içeri yürüdü. Bakışları buluştu ve Jongin, diğerinin gözlerinde bir duyarlılık kıvılcımı gördü. Kyungsoo, dudaklarını gerip ona bir tebessüm etmeden önce nefes aldı. Jongin'in kalbi yine acıdı.
Yabancının sevimlice gülümseyen suratına yumruğu geçirmek için şiddetli bir dürtü duyuyordu ancak bunun yerine, hiç sikinde değilmiş gibi davrandı ve uzaklaştı.
Kyungsoo kaşlarını çatmak istedi ancak onun yerine dudaklarını birbirine bastırdı. Yorgun argın, Jongin'i geçip mutfağa ilerledi ve poşetleri yere bıraktı. Arkasını dönüp tuttuğu soluğunu bırakmak için yüzünü musluğa çevirdi. Dün gece ona kanıtlamıştı ki onun eski Jongin'i yitip gitmişti ve onu eskiden olduğu şekilde değiştirebileceğine dair şüpheleri vardı, özellikle de Jongin onu hayatına burnunu sokup duran bir yabancı olarak görürken. Ancak öyle olsa da Kyungsoo daima Jongin'i izleyecek ve yolundan sapmaması için elinden gelenin en iyisini yapacaktı, o kadar mükemmel olmasa da, yoldan çıkmamasını sağlayacak kadar yeterli olacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Summer Falter ★ [ÇEVİRİ]
General FictionSummer Falter Yazar : zuzuzu Çeviri : minnikiniz TANITIM Kyungsoo hem en iyisini hem de en kötüsünü bir arada yaşıyordu. O bir erkekti ve her diğer yıl bir kıza dönüşüyordu. Bu bir hastalık değildi. Bir lanet de değildi. Tedavisi yoktu. Ve kaçınılma...