14 [M]

8.1K 625 285
                                    


Summer Falter

Yazar: zuzuzu

Çeviri: minnikiniz

BÖLÜM 14

Y.N: Bu bölüm biraz tetikleyici. Önceden uyarı yapma taraftarı değilim ama AFF kurallarına uymak zorundayım. BENDEN GÜNAH GİTTİ. BU KEZ UYARMADIĞIMI SÖYLEYEMEZSİNİZ. :)

Kyungsoo telekom şirketine vardığında bile, Jongin ile ilgili düşünceleri zihnini bunaltıyordu. Tam bir hayal kırıklığıydı çünkü daha o sabah bu görüşmeden edineceği dersleri özümsemeye şartlanmıştı. Fakat Jongin'den gelen basit bir bakış tüm planlarını silip süpürmüştü.

Nihayet Junmyeon'un sadece bir test mühendisi olmayıp, öyleymiş gibi görünmese de baş test mühendisi olan arkadaşı ile tanıştığında, beklediği gözdağını bile almamıştı. Lee Sungmin onunla aynı yaştaymış gibi görünüyordu hatta. Ses tonu genç ve anlaşılır, tebessümü ise kaygısızdı. Dürüst olmak gerekirse, şirkette oldukça emir verici bir konumda olduğu belli olmuyordu. Zamanlarını iyi değerlendirmek için, mühendis ona tasarısıyla doğrudan ilişkili olan bölümleri anlattı. Serbest alanlarda dolaştılar ve Sungmin onunla günlük işlemlerinin nedenlerini ve nasıllarını özveriyle tartıştı. Kyungsoo, notlar almak için elinde bir not defteri tutuyordu ancak başladıklarından beri tek bir şey yazmamıştı. Aklı Jongin, Jongin ve Jongin ile tepeleme dolu olduğundan Sungmin'in ona öğrettiği şeyleri kavrayamamıştı bile.

Evden çıkmadan önce kalbini acımasızca sarsılarak çarptıran şey sadece Jongin'in yüzünün hayaliydi. Jongin'in ona olan bakışları gerçekten ürkütücüydü, sanki bakışları kararmıştı ve onu avlayacak veya ona benzer bir şey yapacakmış gibi dipsizdi. Jongin arkasından sürekli bu şekilde mi bakıyordu? Onu öldürmeyi bu kadar fena hâlde mi istiyordu?

Eleman ona her zamankinden daha çok sövüyor olmalıydı.

Hiç şüphesiz, Jongin sadece ondan bıkmış gibi davranıyordu ancak gerçek şuydu ki bunca zamandır onu kafasında öldürmekteydi. Bu da nasıl başardığını açıklıyordu. Bu, Jongin'in onunla yaşamaya katlanmayı nasıl devam ettirdiğini açıklıyordu.

Kyungsoo iç çekti ve gözlerini kapattı. Ne yapmalıydı? Şimdi mi gitmeliydi? Pılını pırtısını toplayıp öylece gitmeli miydi? Jongin için şimdiye kadar bir şey yapmamıştı bile; sadece içindeki şeytanları çoğaltıyordu ve bu da yardımcı olmuyordu.

Ama ya Jongin eve yine sarhoş gelirse? Ona kim bakacaktı? İyi olduğundan kim olacaktı?

Gerçekten beyhudeydi.

Kyungsoo, sıkıntılarında kaybolmuşken görüşmenin çoktan bittiğini fark etmemişti. Hatta kabul ettiğini hatırlayamadığı kitapları kollarında tutuyor olduğunu bile fark etmemişti ama onların muhtemelen tasarısı için ek bir yardım olarak verildiğini idrak etti. Tüm bunları, Sungmin nihayet konuşmayı bitirip beklenti içinde ona bakana kadar fark etmemişti. Salak gibi göz kırptı ancak şükürler olsun ki aklını başına devşirip mühendisten edindiği bir yığın bilgi karşısında nutkunun tutulduğunu sebep göstererek özür dilemişti. Sungmin kıkırdadı ve onun bu boktan bahanesine kolayca inandı. Sungmin saatine bakarak panikledi ve ona hoşça kal diyerek aceleyle gitti. Kyungsoo Sungmin'in gidişine bakarken mühendisin nasıl da meşgul olduğunu, tüm çabasının çöpe gitmesi dışında kendisine bir şey kazandırmayan biri için nasıl da vakit yaratacak kadar nazik olduğunu fark etti.

Bütün oklar kendisini gösteriyordu tabii ki.

Binanın dışına çıkarken kaşlarını çattı. Birkaç adım önünde, karşısında dikilmiş, kollarını bağlamış ve ona sıcacık gülümseyen bir adamla duran tanıdık arabayı gördüğü zaman bomboş karşısına bakmaktaydı.

Summer Falter ★ [ÇEVİRİ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin