(Hakim bakış açısı )
Ateş aramış olmasına rağmen Sude'ye ulaşamamıştı . Her gün ifşa atan kız bu gün yazmayı geç whatsap ta aktif bile olmamıştı. Aysima'nın numarasının üzerine tıkladı . Kardeşi ile Sude çok yakındı Sude ye neler olduğunu en iyi o bilirdi .
Mesaj kısmında görünen ilk şey Sude'nin ay gibi parlayan gülüşüyle başka bir tarafa baktığı bir fotoğraftı. Aysima o gün çok eğlendiklerini söyleyerek geceden bir kare atmıştı .
Bir kaç çalıştan sonra hat düşmedi ve kesildi . Tekrar arayacağı sırada da kardeşi geri dönüş yaptı .
"Aysima ."
"Efendim abi ."
"Sesin neden öyle senin ? Bir sorun yok değil mi ?"
"Var ama benim değil . "
"Sesin titriyor Aysima . Neler oluyor?"
"Görüntülü arayacağım sesini kapat sakın ses çıkarma ."
"Tamam . "
Konuşmayı bitirdikten hemen sonra gelen görüntülü çağrıyı kabul etti . Telefonun sesini sadece karşıyı duyacağı şekilde ayarladı ve kalan tüm sesleri kapattı.
Aysima önce kendi odasından çıktı ve iki yanında olan odaya girdi . Bura Ateş'in oldasıydı . Başta ağlama sesi geldi , sonra da ekrana Sude girdi . Odanın en ucunda yere oturmuş , çökmüş demek daha doğru olurdu sanırım , ağlıyordu .
Onu ilk defa gören biri bile bu göz yaşlarındaki acı dolu feryadı anlardı. Oysaki ne bir hıçkırık ne de bir bağırmaya ev sahipliği yapıyordu bu ağlama. Duyulan tek ses nefes sesleri ve iç çekişlerdi .
Bir insan nasıl böyle olurdu ?
Nasıl hiç ağlamamış gibi içten güler , hiç gülmemiş gibi acı dolu ağlardı ?
Üzüntüsü nasıl herkese etki ederdi?
Nasıl can yakardı tek damla göz yaşı?
Nasıl kimseye fark ettirmeden insanın içine işlerdi ?Sude bütün bunları fark etmeden yapıyordu ve bir çok kişi fark etmese de hayatlarının merkezinde o oluyordu .
Neler yaşamıştı da sessiz ce ağlamayı öğrenmişti o narin görünümlü bedeni?
En hüzünlü ve acı dolu ağlama hep en sessiz olan değil miydi zaten ?
Kendi kendine yetmeyi öğrenecek kadar ne yaşamıştı da sessizce ağlıyordu ?
Ateş emindi ki bağırarak ağlasa bile bu kadar canını yakmazdı .
Göğsündeki hayali pençeler Sude'nin her iç çekişinde kalbini sıkıyordu . Neden böyle olduğu hakkında ise en ufak bir fikri yoktu .
Bildirim paneline düşen mesaj ile Aysima yukarıdan okudu .
Asker'im : Telefonu ona ver .
Aysima kamerayı kendine çevirip abisine el salladı ve telefonu Sude'ye verdi . Onun da gözleri kızarmıştı .
Sude göz yaşlarını silip gülümsedi .
"Ooo asker beyciğim sen bizi arar mıydın? "
"Tabi arardım . "
Sude'nin sesi titriyordu ama yine de gülümsüyordu . Ateş'in kalbi bir kere daha sıkıştı o an .
" Neden telefonuna bakmadın ? Çok merak ettim seni . "
"Telefonum nerde onu bile bilmiyorum Ateş . Üzgünüm. Seni de merakta bırakmışım . "
Ateşin içi yanıyordu . Sude nin hisleri sanki ona doğru akıyordu .
"Üzgün olduğunu görebiliyorum ayrıca hissediyorum da . Peki seni bu kadar üzen ne ?"
"Şimdi seni de üzmeye hiç gerek yok bence . Buna hakkım da yok gerçi . O yüzden beni boş ver sen ."
"Nasıl yok ! Sude saçmalama ben sana o kadar derdimi tasamı anlatmışım . Tek yorumda bulunmadan dinlemiş , sonunda moralimi yükseltecek o kadar konuşma yapmışsın . Şimdi gelmiş hakkım yok diyorsun . "
"Var mı ? Sana sadece dostça nasihatler verdim . Bir şey beklemeden . Onlar için beni dinlemek zorunda değilsin . Vicdan azabı da çekme . Senden bir şey beklemiyorum ben ."
"Sude sen duygusal olunca çok saçmalıyorsun ha! "
"Olabilir şu an dediğim kelimeleri tam seçemiyorum sanırım . Çok takma sen beni ."
" Şu an çok güzel görünüyorsun biliyor musun ? Herkes ağlayınca güzel olmayı beceremez . "
"Şu an sende saçmaladın ."
"Hayır oldukça ciddi ve ne dediğimin gayet farkındayım küçük hanım. "
"Tamam yeter bu kadar . Şen yapınca garip oluyor ben yapınca eğlenceliydi . "
Odayı ikisinin kahkahası doldururken üzüntüler bir nebze de olsa unutulmuş , unutulmasa da göz ardı edilmişti.
.....
Sad bölümle geldim .
Nasıl? ???

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asker Bey
Teen FictionAkserdeyken gelen mesaj ve aldatıldığını öğrenen bir adam . Onu seven bir kadın ve güzel bir sohbetle başlayan ilişki .