Asker Bey

1:0

"Sude gidiyorum ben ."

"Tamam anne. Gelirim ben sonra."

"Sen git Zeynep teyze . Biz biraz daha oturalım . "

"Tamam kızım . Çok geçe kalma ."

"Tamaaammm."

Annem evden çıktığında saat sekiz buçuktu . Yarım saat mutfakta oyalanıp film izlemeye başlamıştık .

"Ya Sude !"

"Ne varr? "

"Tamam sen psikopatsın onu biliyoruz da . Ben korkuyorum lan !"

"Tamam hadi başka bir şey yapalım."
"Ne yapalım . "

"Fatma ve abin uyumadıysa Tabu oynayalım ."

"Tamam . Ben Fatma'ya bakayım yukarı çıkmaya erindim ."

"Tamam . Çıkıyorum ben ."

Koşar adımlarla Ateş'in odasına çıktım . Kapıyı çaldığımda Ateş'in gir komutuyla içeri girmiştim ki , girmemle çıkmam bir oldu .

Neden mi çünkü Ateş'in üstü çıplaktı ve tişörtü de elindeydi . Içerden gülme sesi geldikten sonra kapı açıldı. 

"Giyimdim gel ."

"Sen ne demeye gel diyorsun ki ?"

"Annem sandım . "

"Neden başka kimse girmiyor mu buraya . "

"Yoo . Ya annem girer ya da Aysima . Aysima direk dalar annem de kapıyı çalar . "

"Tamam o zaman bundan sonra üstün müsait değilse kimseye gir deme . "

"Tamam güzelim.  Demem . Sen ne demeye gelmiştin . "

"Ha , tabu oynayalım demeye gelmiştim ben . Oynayalım mı ?"

"Oynayalım bakalım . Hadi sen in saçımı kurutup geleyim . "

"Tamam . Acele etme iyice kurut. "

"Hadi git hadi . "

Gülümseyip odadan çıktım . Yavaş adımlarla aşağıya inip mutfağa girerek su aldım .

Salona geçtiğimde hepsi salondaydı.

"Ee kim kim grup oluyoruz . "

"Ben Fatma'yla olacağım . Sende abimle oyna . "

"Tamam . "

"Biz başlayalım . "

"Kaç dakika olsun ?"

"Iki dakika . "

"Fatmalar başlasın. "

"Tamam ben anlatıyorum ."

Telefondaki Tabuyu açıp eline verdim . Ilk kelime Biber'di .

"Bak şimdi Aysi . Senin annen bunu hiç sevmez . Sende sevmezsin . Eve döner siparişi verdiğin zaman yanında gelir falan ."

"Turşu ."

"Ha işte . Ne turşusu sevmezsin sen ?"
"Domates ."

"Başka ?"

"Kara lahana ."

"Başka ?"

"Acı biber ."

"Birini al ."

"Acı. "

"Hayır diğeri ."

"Biber ."

"Tamam sonraki . Pas . Ay bu da zor pas . Tamam bu olur . "

Kelime incir .

"Yazın okul varken falan Sude'gil haftasonu nereye gider ?"

" Anneanesinin yanına."

"Orda ne yaparlar ?"

"Ekşi,  pestil , pekmez , zeytin top..."

"Tamam tamam . Pestil'ı neyle yaparlar ."

"Incirle ."

"Ne oluyor o zaman . "

"Incir ."

"Süre doldu ya ."

"Iki . Idare eder bir şey . "

"Sıra sizde."

"Ben anlatıyorum o zaman ."

"Buyrun küçük hanım ."

Kelime Piknik tüpü .

"Berkay'ın sen askere gitmeden önce çantana koymaya çalıştığı bir şey . "

"Yemek , piknik tüpü ."

"Ikincisi ."

"Piknik tüpü. "

"Sıradaki ."

Kelime silah .

"Macmillen Tac50 neydi . Sana mesaj attığımda önünde nöbet tuttuğun bir şey . "

"Silah ."

"Sıradaki ."

Kelime vantilatör .

"Memoş'un köye götürdüğü sonra da burası çok sıcak keşke götürmeseydim dediği bir şey ."

"Vantilatör. "

"Sıradaki . "

Kelime maket bıçağı .

"Falçata ."

"Maket bıçağı. "

"Süre doldu lan yeter . " (aysima)

"Tamam lan al ."

Yarım saat kadar oynamış sonra da romantik komedi bir film izlemeye başlamıştık .

( dış anlatım )

Sude üç günün yorgunluğu ile film izlerken dayanamamış ve uyumuştu . Hemen karşısında oturan Ateş ise onun uyuduğunu sonradan fark etmişti .

Ayağa kalkarak onu kucağına almış ve Aysimaya bakmıştı .

"Benim odamın kapısını aç da yatırayım ."

"Tamam abi ."

Ateş kucağındaki kızı çok hafif bir eşyayı taşıyormuş gibi kolayca taşırken Aysima ima dolu bir şekilde gülüyordu .

Sebebi ise belliydi . Aysima uyusa Sude'den beş kilo daha az olmasına rağmen abisi onu kucağına almaz ve uyandırıp yerine yatmasını söylerdi .
"Sırıtıp durma . Kapıyı aç hadi ."

"Bana diyen önce kendine baksa."

"Bende ne varmış ?"

"Sende sırıtıyorsun."

"Kapıyı aç aysi !"

"Tamam ya ."

Aysima kapıyı açıp aşağıya indiğinde Ateş te içeri girmişti . Bir an burnuna dolan kokunun kaynağına burnunu daha da yaklaştırıp daha derinden solumak istese de koku Sude'nin boynundan geldiği için bu fikirden vaz geçmişti .

Ateş kendi rahatı adına aldığı çift kişilik yatağa Sude'yi yatırdıktan sonra pikeyi beline kadar çekmiş ve odada bulunan koltuğa oturmuştu .

Sude'yi izlemeye başladığında kendinin de uykusu olduğunu fark etmişti .

Zeynep hanım'ı arayarak Sude'nin uyuya kaldığını söylemiş sonra da koltuğa yatarak Sude'yi izleme eylemine kaldığı yerden devam etmişti .

. . .