P-21"Dumanların Ardındaki Küçük Kız. "

162 15 126
                                    

Keyifli okumalar dilerim^^

Keyifli okumalar dilerim^^

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Kalben- Al Beni.
Model- Sarı Kurdeleler.

21

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


21. Bölüm: Dumanların Ardındaki Küçük Kız.

Gözlerine, bir buçuk senenin ardından, ilk defa bu kadar dikkatli bakıyordum. Anlamak ister gibi. Ne yaşadığını, neler olduğunu, her şeyin cevabını almak umuduyla. Ancak susuyordu. Bana asırlar gibi gelen bir dakika boyunca yalnızca susmuştu.

Ve ardından dudakları aralandı. Tam o an, odanın içinde telefonumun melodisi duyuldu.

Elimde olduğunun belki de yeni farkına vardığım telefonumun ekranına baktığımda, bakışlarımı dikkatle beni izleyen Poyraz'a çevirdim. Arayan Oğuz'du. Çağrıyı tam reddediyorum ki, üstten yine Oğuz'la ait bir mesaj bildirimi düştü. Kaşlarım çatıldı. Bakışlarım telefon ve Poyraz arasında mekik dokurken, çağrıyı yanıtladım ve telefonu kulağıma yasladım.

"Doğa!" dedi hızla. Sesi oldukça teleşlı ve endişeli çıkıyordu. "Çok kötü bir şey oldu!"

"N-ne oldu?" diye sordum, titreyen sesimle.

"Deden, kalp krizi geçirdi. Hastaneye kaldırdılar. Şimdi ameliyatta."

Telefonu kulağımda zorlukla zaptederek derin bir nefes almaya çalıştım. "Ne diyorsun sen Oğuz?!" diye sordum dehşet içinde. Telefon elimden kayıp giderken, geriye doğru bir adım atmıştım başımın dönmesiyle.

"Doğa!" Poyraz'ın dudaklarından dökülen adımla beraber, kendime gelmeye çalışırken, elini belime yerleştirerek yere düşmemi engellemişti. Kendimi yavaşça ondan kurtarıp, çantama attığım anahtarı çıkardım ve kapının deliğine taktım hızla. Titreyen ellerimle beraber kapıyı açarken, bakışlarım, salonun sonundaki kalabalık çıkış kapısına kaydı. Muhtemelen magazinciler hala oradaydılar. Bakışlarım kararıyor, gözlerim kimseyi görmüyordu sanki.

Arka çıkış kapısına doğru ilerlediğimde, orada kimsenin olmaması için içimden dualar ediyordum. Sonunda oraya ulaştığımda, kimse yoktu. Geceye karışan soğuk ayaz, ve dışarıda duyulan tek ses, ön kapıdaki kalabalığın gürültülü sesi ve, hemen yan tarafımızda, otobandan hızla geçmekte olan arabaların sesleriydi.

PUSULAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin