Baht Oyunu (15'ten Sonra) #AdBor

23

Emre, Ada'ya yaklaştı ve nazikçe elini öptü.

Emre: Bu güzelliğinizi neye borçlusunuz hanımefendi?

Ada: Teşekkür ederim. Bu arada bende Ada... (Ada göz ucuyla Bora'ya baktı. Bora o sırada yumruğunu sıkmakla meşguldü.)

Ali: Bora sakin olsana ne oluyor? (diye mırıldandı.)

Bora: Yok sakinim Ali? Ne alakası var? (bu cümleleri kurarken bile gözünü ayırmadan Emre ve Ada'ya bakıyordu.)

Ali: Valla kuzen bana çok sakinmişsin gibi gelmedi. Adamı gözlerinle yedin bitirdin.

Bora: Alii tamam saçmalamayı kes. Sana güvendim umarım güvenimi boşa çıkarmazsın.

Emre: Eee benim odam nerde acaba?

Ada: Ben sizi hemen götür-

Bora: Hayır Ada, Ali gösterir Emre Bey'in odasını.

Ada: Niye ya ben götürürdüm hem şirketi de gezdirirdim.

Bora: Hayır dedim Ada, Ali gezdirir.

Ada: Neden?

Bora: Çünkü... Çünkü seninle işimiz var Ada, acil. Hadi Ali sen ilgilen Emre Bey'le. (Ali olanlara anlam veremeden Emre'yi odadan çıkardı. Ada ve Bora yalnız kalmıştı.)

Ada: Neymiş bizim acil olan işimiz Bora Bey?

Bora: Şey... Birazdan toplantımız var ya hani onun için dosyaları hazırlaman gerekiyor. Toplantı da eksik bir şey olsun istemiyorum.

Ada: Tamam da o işi zaten Pırıl yapıyor.

Bora: Pırıl'a mı güvenecez Ada? Hadi sende bak ilgilen. Eksik bir şey olmasın. (Ada anlam veremiyordu olanlara. Bora'yı daha fazla sinirlendirmeden odadan çıktı.)

Ali, Emre'yi bir zamanlar Rüzgar'ın olan odaya yerleşmesini istemişti. Ali odadan çıkarken Ada da masasına geçip oturmuştu.

***

Herkes geldikten sonra Bora toplantı için konuşmaya başladı. Ve yine gözü Emre'deydi sürekli.

Bora: Arkadaşlar biliyorsunuz ki bu haftanın yazısı için bir konu seçmeliyiz. Ve bunu yine hep birlikte belirleyeceğiz. Bir fikri olan var mı? Hangi konu üzerine düşünmeliyiz? Evet yaratıcı fikirler bekliyorum sizden... Emre Bey?

Emre bir anda sorunun kendisine yöneltileceğini bilemediği için etrafına bakınmaya başladı.

Emre: Eee... (bir cevap bulamayınca Ada bir anda atlayıp, dikkatleri üzerine çekmeye çalıştı. Ada'nın yaptığı hareket Bora'nın yine dikkatinden kaçmamıştı.)

Ada: İzin verirseniz Emre Bey yerine-

Emre: Emre de lütfen...

Bora'nın siniri iyice tepesine çıkmıştı. Emre'nin bilerek yaptığını bile düşünmüştü. Bora kimseye belli etmeden elindeki kalemi masanın altında kırmıştı. Ama Ada neyseki fark etmişti. Sözüne devam etti.

Ada: Eee tamam hemen toparlıyorum. Ben toplantıdan önce birkaç konu düşündüm. Hatta bunun için hazırlıkta yaptım. Buyrun Bora Bey siz şöyle notlarıma bir bakın isterseniz. (diyerek elindeki kağıtları Bora'ya uzattı. Bora hala burnundan soluyordu.)

Bora: Beğenmedim.

Ada: Ama daha bakmadınız ki?

Bora: Baktım Ada ve beğenmedim.

Ada: Ama yinede hepsine bir baksaydınız Bora Bey? (Ada, Bora'nın yaptığının bilerek yapıldığını çok ama çok iyi biliyordu.)

Bora: Ada uzatma, hadi arkadaşlar daha yaratıcı fikirler bulun. Emre Bey sizden hala bir fikir alamadık nedense?