Baht Oyunu (15'ten Sonra) #AdBor

25

Tuğçe: Ne... Hayır bunu asla kabul etmiyorum! Asla! Ada benim yaptığım onca emeğin üzerine konacak! Ve benim yıllarca o koltuğa oturmak için neler yaptığım belliyken bir anlık kararla ona sahip olacak öyle mi? Bende buna karşı çıkmayıp, susup oturacağım mı yani!

Bora: Aynen öyle Tuğçe. Bak yapacağın şeyi ne kadar da iyi biliyorsun. Hadi şimdi bu şirketten defol git! Hadi!

Tuğçe, sinirden delirmiş bir şekilde Ada'ya yanaşır.

Tuğçe: Ben buna asla izin vermeyeceğim! Sende erken sevinme, o koltuğu elinden alacağım!

Bora: Tuğçe yeter dedim! Güzellikle söyledim anlamadın, zoru kullanmadan ya bu şirketten git ya da güvenliği çağırmak zorunda kalacağım.

Tuğçe: Çağırsana! Hadi çağır! Hala bu şirketin ortağı olduğumu sana daha kaç kere söylemem gerekiyor Bora?

Bora: Şimdilik bu şirketin ortağısın Tuğçe! Karar çıktığında hala bu şirkette kalmak için ne bahane uyduracaksın merak ediyorum!

Tuğçe: Onu göreceğiz! Şimdilik gidiyorum ama dönüşüm uzun sürmeyecek!

Tuğçe şirketi terk etti. Bora gidişini izledikten sonra Ada'ya döndü. Ada verecek bir cevabı olmadığı için Tuğçe'ye karşı sinir küpü olmuştu. Hemen odadan çıkıp, kendi odasına geldi, ardından da Bora.

Ada: Bora Bey ben size dedim de mi? Tuğçe Hanım boş durmayacak! Bu koltuğu almak için elinden geleni yapacak!

Bora: Öyle bir şey asla olmayacak Ada.

Ada: Nasıl bu kadar emin konuşabiliyorsunuz anlamıyorum.

Bora: Eğer ortaklıktan fesh edilemezse bu editörlüğü senin elinden alamaz Ada. Eğer bu şirkette kalmaya devam ederse kabul edebileceği tek bir seçenek var!

Ada: Neymiş o?

Bora: Ofis boy... Yani demem o ki bu editörlük senin hakkın ve bende bu şirketin sahibi olaraktan senin bu editörlüğü hak ettiğini biliyorum. Senin elinden kimsenin almasına da izin vermem! Şimdi bu odaya istediğin gibi yerleşebilirsin! Benim bir yere uğramam gerekiyor, sana kolay gelsin Ada.

Bora gittikten sonra Ada, odaya göz gezdirmeye başladı. Bir kutu alıp Tuğçe'nin eşyalarını topladı. Ardından eski masasına gidip, bilgisayarını ve not defterini aldı. Bora'nın dediğine göre bu oda gerçekten onundu. İçi rahat olmamakla birlikte gülümsedi.

***

Öğleden sonra Bora, Tuğçe'yi ortaklıktan fesh etmek için kurul toplantısına çağırdı. Toplantıya Ada giremediği için meraktan o kadar yerinde duramıyordu ki toplantı odasının önünde dönüp duruyordu.

Ada: Hadi ama yaaa...

O anda yaklaşık yarım saat süren toplantı sona erdi. Tuğçe ve Bora toplantı odasından çıkarken suratlarından o kadar hiçbir şey belli olmuyordu ki Ada anlamakta güçlük çekiyordu.

Bora: Herkes toplansın! Herkes!

Ada şok içinde Bora'nın ağzından dökülecek cümleleri bekliyordu. Ve sonunda herkes toplandı.

Bora: Tuğçe'nin bu şirketle olan ortaklığı maalesef ki fesh edilemedi. Ama bu şirketle yapılacak herhangi bir anlaşmada söz hakkına sahip olamayacak! Verilen hiçbir karara karışamayacak! Şimdi kendisine soruyorum! Her şeye rağmen bu şirkette kalmaya devam edecek mi? Benim uygun gördüğüm pozisyonda çalışmayı kabul ediyor mu?

Tuğçe bir an duraksadı. Ortaklığı devam ediyordu evet ama editörlüğü elinden alınmıştı. Bora'nın teklifini kabul edecekti ama o editörlüğü bir gün geri almak için de elinden geleni yapacaktı.