BÖLÜM 10 "Anlaşmaya Var Mısın?" (II.KISIM)

110 15 2
                                    




"DOKTOR ÇAĞIRMALI MIYIZ SİZCE, EFENDİM?" diyen Simon'ın sesini belli belirsiz duydu Grace.

          "Bilmiyorum. Tanrım... Grace, duyuyor musun beni?" Aiden'ın sesi çok endişeli geliyordu. Yavaşça Grace'in yanaklarına dokunurken sıkıntılı bir şekilde iç geçirdi.

          "Ona bir anda söylediniz. Hiç fırsat vermediniz."

          "Anlaması için ağırdan aldım." Aiden, düşündükçe kendini kötü hissediyordu. Tamam, Grace'in ona bunları söylediği anda iyi bir tepki vermeyeceğini tahmin etmişti (üstelik daha anlaşmalı bir evlilik olacağından bile bahsetmemişti.) ama bayılmasını da beklemezdi. Onunla evlenme fikri bu kadar kötüydü demek...

          Son bir kez yanağına dokunup onu dürttü. "Grace... Grace, duyuyor musun beni?"

          Grace, yerinde kıpırdanıp yavaşça gözlerini açtığında başının dibinde ona bakan iki çift gözlerle karşılaştı. Mırıltılı bir sesle, "Ne oldu bana?" diye sordu.       

          Aiden, rahat bir nefes verip Grace'in başının tepesinden geri çekildi. "Bayıldın. Şimdi iyi misin?"

          Grace, toplantı odasındaki rahatsız bir kanepeye yatırılmış olduğunu fark etti. Yavaş hareketlerle doğrularak başıyla onayladı. Simon, hızla onların yanlarından ayrılıp kapıda bekleyen hizmetçilerden birine su getirmesini söyledi. Aiden da masanın başından bir sandalye çekip Grace'in tam karşısına oturdu. Bir süre hiç konuşmadan birbirlerine baktıkları sırada hizmetçinin biri Grace'e içmesi için bir su verdi.

          Grace, suyundan içerken göz ucuyla kollarını göğsünde birleştirmiş ayakkabılarını izleyen Aiden'a bakıyordu. "Aiden, sen biraz önce bana ne dediğinin farkındasın, değil mi?"

          Aiden, başını kaldırıp ona baktı. "Evet."

          "Şaka yapıyordun herhalde?"

          "Hayır, şaka yapmıyordum."

          Grace, önünde duran sehpaya bardağını şak diye ses çıkararak bıraktı. "Bence sen ne dediğinin farkında değilsin. Bu durumda bile benimle dalga geçiyorsun."

          Aiden, kollarını serbest bırakıp elleriyle kendini işaret ederek, "Seninle dalga geçecek bir halim mi var, Grace?" dedi. Artık sinirlerinin git gide gerildiğini hissediyordu.

          "Sen çıldırmışsın!"

          "Hayır ama şu an çıldırmak üzereyim." diye mırıldandı Aiden.

          "Ah! Sen gerçekten ne düşündün? Evlilikten bahsederken aklından neler geçiyordu?"

          Aiden, "Bayıldığın için diyeceklerimin devamını duyamadın." dedi gözlerini devirerek.

          Grace, şüpheyle baktı. "Diyeceğin neymiş?"

          "Diyeceğim şu ki sana evlenelim dedim çünkü bu formaliteden bir evlilik olacak. Anlaşmalı bir evlilik... İkimizin de çıkarlarını gözeten bir evlilik."

          Grace, yerinde iyice doğrularak başını öne doğru uzattı. "Anlaşmalı bir evlilik mi?"

          Aiden sabırsızca yerinden kalkıp Grace'in önünde volta atmaya başladı. Ellerini saçlarına götürüp gözlerini bir süre yumduktan sonra, "Evet ve bunun senin için ne kadar zor olduğunu biliyorum. Babam... bu şekilde evlenmemizin doğru olacağına karar verdi. Bir yıl evli kalacağız ve sonunda anlaşmalı olarak boşanacağız." dedi. Sonra onu anlamasını dilercesine gözlerini genç kadına dikti.

Mükemmel Uyum - TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin