"Özür dilerim." dedim ağlarken "Böyle olmasını istemedim."
"Hala aklım almıyor. Bana bunu yaptın, ama Ginny'e nasıl yapabildin?"
"Bir hataydı. Onu sevmiyorum, sarhoşken oluverdi işte."
"Her şey mükemmeldi Hermione, bana bunu neden yaptın?"
"Seni seviyorum." dedim alınlarımızı birbirine dayayıp "Sana aşığım Draco Malfoy. Her şey için özür dilerim."
Yüzünü ellerimin arasına alıp onun da gözlerinin yaşlı olduğunu görmemle onu dudaklarından öpüp son bir kez kokusunu içime çektim.
"Lütfen." diye fısıldadım "Beni affettiğinde yine gel."
"Ginny'e Muggle dünyasına gideceğimi söyledim." dedi Harry içeriye girip "Ne oldu?"
"Yaptım." dedim "Sana söylediğimi yani."
Salonun köşesindeki turkuaz rengindeki koltuğumda uzanmış, ağlayamadan uzanıyordum. Pek ağlayan biri değildim ama hamilelik dengemi tepetaklak etmişti. Draco gittiğinden beri ağlamam hiç durmamıştı, bir saat öncesine kadar da artık gözyaşlarımın bittiğine ikna olmuştum.
"Pekala." dedi "Uzun sürmüş."
"Aslında sürmedi. Yedi ay olacak."
"Merlin'in Sakalı! Nasıl?"
"Önemli değil." dedim omuz silkip "Ben çok kötü hissediyorum Harry."
"Neden?"
"Çünkü onun bir baba olamayacağını anladığım anda onu hayatımdan çıkarmam gerektiğini biliyordum. Ve ona senden hamile kaldığımı söyledim."
"Ne?" dedi Harry çıldırmış bir şekilde kendini yanına atıp "Neden?"
"Geri dönmeyeceğinden emin olmak için." dedim uzandığım kanepeye gözyaşlarım tekrardan dökülürken "Beni terk etmesini sağladım. Tek başıma düşünüp duruyorum, hayatımın en güzel aylarıydı!"
Şimdiden pişman hissediyordum. Hayatımın hatasını yapmıştım belki de, ama artık geçmişti. Hataysa bir hata olarak kalacaktı, doğruyu yaptıysam bile içimde hep bir ukde kalacaktı. Asla bilemeyecektim, asla doğruyu mu yanlışı mı seçtiğimi bilemeyecektim.
"Bunu kendi iyiliğin için yaptın. Hem, belki sana geri dönecek, nereden biliyorsun?"
"Dönse ne diyeceğim ki? Şaka yaptım! Senden hamile kaldım aslında, babalık yapmak ister misin?"
"Bence Malfoy kendi çocuğunu görünce bunlara inanacaktır."
"Öyle mi diyorsun?" dedim burnumu çekip. Hamilelikten dolayı geç çalışan beynimin alarm vermesiyle kaşlarımı çatıp ayağa kalktım. "Sen! Sen Draco olduğunu nereden biliyorsun?"
Harry kahkaha atıp kanepeye uzanınca aynı benim gibi tavana baktı "Seni tanıyorum, Hermione." dedi "Ayrıca şu an onun Slytherin hırkasını giymiyor musun?"
Üstüme bakıp derin bir iç çektim ve sırtımı kanepeye yasladım "Çok canım acıyor." dedim "Onu sevmek, onu kaybetmek, onun canını yakmak... Hepsi beni çok üzüyor."
"Ne yaşadınız en ufak bir fikrim yok." dedi Harry "Ama kader sana bir oyun oynadı ve seni bu yaşta anne olmaya zorladı. Sen de bir anne olacaksın. Draco'nun bu resme dahil olmak istediği an olabileceğini -maalesef ki- biliyorum. O zaman neyi düşünüyorsun ki? Kendine biraz zaman ver, belki bebeğini kucağına alınca sırf tüm bu sırrın yükünü omzundan atmak için ona söyleyeceksin. Bunu bilemeyiz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tangled // Dramione
Fanfiction"Ama bu hayatımı feda etmem demek." diye fısıldadım. "Asla böyle olmasını istemezdim." dedi derin bir iç çekip "Ama görünen o ki tek şansımız sensin, Hermione. Tek şansımız doğacak çocukların."