-Yorumlarınızla hikayeyi nasıl bulduğunuz hakkında beni bilgilendirinnnn nütfennn 🤍🤍🤍🤍
"Bu belgeler imzalanacak, bir de katılmanız gereken bir duruşma var Bayan Granger." dedi Rose masamın önüne kağıtları bırakıp "Bir de toplantı yapılacakmış."
"Hangi ara hangisine gidecekmişim?" dedim belgeleri okurken. "Hastaneye gitmem gerektiğini söylemiştim."
"Duruşmaya ben giderim, sen toplantıya katıl istersen." dedi Draco kapıdan girerken.
"Duruşmaya ikiniz de gidecekmişsiniz. Toplantıya da öyleydi sanırım." dedikten sonra notlarına baktı "Evet doğru hatırlamışım."
"Ama yetişemeyiz ki, toplantıyı erteleyebilirler mi diye sorup geleyim." dedi Draco "Sen de ben gelene kadar kalkma."
"Pekala." dedim gözlerimi devirip "Bunları imzaladım ama şu belgedeki rakamlarda yanlışlık var, yarın teftiş için Draco ile giderim."
"Ben hep okumadan imzalıyorsunuz sanıyordum." dedi Rose gülümseyip "Ee, nasılsınız?"
"İyiyim." dedim derin bir nefes alıp "Taşınma biraz zorluyor."
"Hamilelik nasıl?" diye fısıldadığında güldüm.
"O da iyi, zaten yakında herkes anlar."
"Yüzük nerede yahu?" dedi tek kaşını kaldırıp "Bir erkeğin yüzüğü sevdiği kadına vermesi gerekir. Yoksa Muggle dünyasında öyle değil miydi?"
"Aslında öyle." dedim "Ama olaylardan dolayı tamamen aklımdan çıkmıştı açıkçası."
"Astoria'yı bu hafta kovacaklar, benden söylemesi." dedi tekrardan sessizce "Çok aksi, davranışları hiç normal değil. Zaten doğru dürüst işe geldiği de yok."
"Umarım onun için en iyisi neyse o olur." dedim omuz silkip.
"Toplantı yarın sabaha ertelendi." dedi Draco ellerini çırpıp "Şimdi seni yemeğe çıkartıyorum ve ardından duruşmaya gidiyoruz."
"Şuraya uğramamız lazım." dedim belgeyi ona uzatıp "Vergide bir yanlışlık var."
"Ona da yarın toplantıdan sonra bakarız." dedi bakmadan masasına koyarak "Hadi, çok güzel bir yer buldum. Muggle dünyasındaymış ama çok güzel bir yer."
"İstersen sen de gel Rose." dedim ayağa kalkarken "Farklılık olur."
"Ben aşağıdakilerle yerim herhalde, size afiyet olsun."
Rose inerken masaya tutunarak doğruldum. Daha yeni beşinci ayıma girecektim fakat çok fazla sancım oluyordu.
"Ne oldu, iyi misin?" dedi Draco yüzümü buruşturduğumı görünce "İlk önce hastaneye gidelim mi?"
"Bir şey yok." dedim elimi başıma koyup "Her zamanki sancı, biraz yürüyeyim geçer."
"Bence üşütüyorsun." dedi kabanımı tutup. Giymeme yardımcı olurken söylenmeye devam ediyordu "Cisimleniyor olabiliriz ama hava yine de soğuk."
"Sana da her ay kış sanırım." dedim gözlerimi devirip "Çok sıcaklıyorum, hamile olsan anlardın. Hem senin de epeydir başın ağrıyor. Önce kendinle ilgilen, canım."
"Ben sadece sizi düşünüyorum." dedi yanağımı öpüp "Dün gece Meksika diye söyleniyordun, ben de önce anlamadım ama yemekleri çok meşhurmuş. Seninle Meksika'da yemek yiyelim diye düşündüm."
Bunu söylerken heyecanla kaşlarını oynatmasına kahkaha atıp elini tuttum. Gurur duymamı bekler gibi bir hali vardı ve yaptığı -yapacağı- jestten epey memnundu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tangled // Dramione
Fanfic"Ama bu hayatımı feda etmem demek." diye fısıldadım. "Asla böyle olmasını istemezdim." dedi derin bir iç çekip "Ama görünen o ki tek şansımız sensin, Hermione. Tek şansımız doğacak çocukların."