◆ ON GÖZ ◆

945 198 158
                                    

Öncelikle hepinize merhabalar arkadaşlar :))

Wattpad'deki ilk deneyimim olacak olan bu hikayem hayal dünyamın bir parçası olarak siz güzel okuyucularla buluşmak için can atıyor :))

İçinde aşk, gizem, bilimkurgu söz konusu

Umarim benimle beraber sizlerde eğlenerek okursunuz...

Bu aradaa ismim irem, bu hikayenin ismini tamamen bir random sonucu buldum :D

Şunu da eklemeliyim ki hikayede kurguladığım karakterlerle ilgili medya ekleme taraftarı değilim ve bence eklenmemeli de.

Çünkü hikayeye hayal ettiğimiz karakterle devam etmeliyiz diye düşünüyorum fakat yoğun talep olursa araştırmaya başlayabilirimm :)

KEYİFLİ OKUMALAARRR

______________________________________

Kafamdaki ve yüzümdeki şiddetli acı yetmezmiş gibi kulaklarıma bıçak gibi saplanan o ses ;

"BİİP BİİP BİİP BİİP BİİP BİİP .. "

Kendime gelmemi daha da zorlaştırıyordu.

Biraz daha bu iğrenç sesle ve acılarımla mücadele ettikten sonra toplamış olduğum o minicik enerjiyle gözlerimi açtım.

Gözlerimi açar açmaz tepden bana bakan tam on gözle karşılaştım.

Beyaz duvarlı, iğrenç hastane kokulu bir odanın ortasında duran beyaz bir yatağın içindeydim.Yanımdaki çekmecenin üstünde beyaz çiçekler beyaz bir vazonun içindeydi. Üzerimde yine beyaz bir hastane elbisesi vardı.

Bu insanların beyaza olan takıntısı da neydi böyle ?

Odayı incelemeyi bırakıp baş ucumda bana dehşetle bakan beş kişiye gözlerimi çevirdiğimde içlerinden bir çocuk uyanmamın şokundan kurtularak "Doktor, doktoru çağarmaya gidiyorum! " diyerek hastane odasından çıktı.

Kapının kapanmasını bekledikten sonra kalan tanımadığım dört kişiyle bakışma seramonimize devam ettik. Bunu fırsat bilerek hepsini süzme fırsatını yakaladım.

İlki uzun turuncumsu kahve saçlı, yüzüne çok dikkatli bakınca çilleri olduğunu fark edebileceğiniz çok sevimli bir kızdı.

Yanındaki çocuğa yüzümü işaret edip bir şeyler fısıldadıktan sonra eliyle çiçekli elbisesinin eteğini düzeltti.

Konuştuğu çocuğa bakınca dudağının üstündeki tek tük çıkmış biraz itici duran bıyıkları ve ağzından fışkırırcasına çıkmış ön dişleriyle bir kunduza benziyordu.

Diş telli bir kunduz.

Çiçekli elbiseli kızın söylediği şey her neyse bu dişlek çocuk bana bakarak yüzünü "üzgün surat" yapmaya çalıştıysada pek başarılı olamadı.

Yüzünü öyle komik bir şekle sokmuştu ki normalde hiç utanmadan kahkahalara boğulabilirdim ama şuan acılar içerisinde kıvrandığımdan fazla aldırmadan sıradaki kişiye geçtim.

Yüzü oval olan ve suratını kısaltabilmek için tam orantılı kahkülü olan düz, uzun, kahverengi saçlı bir kız elimi tutuyor ve dokunsan ağlayacak bir halde göz yaşları gözünden dökülmesin diye çok çaba sarf eden gerçektende güzel bir kızdı.

Nedenini bilmediğim bir şekilde kendimi ona yakın hissetmem elimi tutmasından kaynaklı değil sanırım. Gözümü bir yerlerden ısırdığını söyleyebilirim.

KYSLOFRİMAL #wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin