0.6

1.1K 80 235
                                    

hazırdaki bölümü atıyorum lütfen yıldıza basıp yorum yapmayı unutmayın! normalde bekletecektim ama içim elvermedi... bir sonraki bölüm vizelerden sonra gelebilir sanırım <3

"siktirtme kendini de, aşkını da! bana ne lan senin aşkından?" diyerek sinirle karışık soludu berk. tolga yanına gelmiş, aybike'ye karşı olan aşkından bahsetmeye başlamıştı. berk ise aybike'nin okulda olmamasını fırsat bilerek, sınıfta tolga'yla yalnız olmasını da hesaba katarak kapıyı kapatıp elini sertçe sıraya vurmuştu.

tolga, kızıl oğlanın bağırmasına karşılık alayla güldü. "hayırdır?" diyerek sordu el kol yaparak. bu oğlanın bugün damarına basacak ve aybike'ye karşı ne hissettiğini öğrenecekti. çünkü okulda aybike'yi kazanmak için önündeki tek ve en büyük engel berk'ti. "aybike seni neden bu kadar ilgilendiriyor berk? kızdan nefret etmiyor musun sen?"

berk, tolga'nın açık sözlülüğüyle sorduğu soruya karşı afallasa da belli etmedi. edemezdi de. tolga'nın eline koz vermek istemiyordu. yutkundu. sert bakışları tolga'nın sinir bozucu yüzünde gezindi bir süre. "sana ne?"

ufak bir kahkaha attı tolga. "bu mu cevabın?" berk ise sinsi bir sırıtış kondurdu dudaklarına. ağır adımlarla tolga ile aralarındaki mesafeyi kapattı. boyunun verdiği avantajla, tolga'nın yüzüne üstten üstten bakarken yakalarını kavradı ve sahteden düzeltmeye başladı.

"aybike seni sevmiyor, tolga." tolga, berk'in kurduğu cümleye karşı sinirlense de pek belli etmedi. yakasını kavrayan ellerini itti. bir adım geriye doğru gittikten sonra, "seni mi seviyor?" diyerek sordu küçümseyici ses tonuyla.

berk'in aniden gerilen yüz hatlarıyla doğru noktayı bulduğunu anlamıştı. üstüne gidecek, berk'in sevgi açlığından yararlanarak aybike'yi sevdiğini kızıl oğlandan duyacaktı. gerisi kolaydı. cebindeki ses kayıt cihazı tüm işi onun yerine hallediyordu nasılsa.

"noldu?" diyerek sordu, tolga. tek gözünü kırpmayı ihmal etmemişti. "sustun? susar mıydın sen ya?" berk sinirle bir soluk verdi. haklıydı. tolga, ilk defa sonuna kadar haklıydı. aybike, kendisine kötü davranan bir herifi neden sevecekti?

düşündü. hiç güldürmemişti aybike'yi, mutlu etmemişti. üzüntüsüne, gözyaşına sebep olmuştu. böyle bir insan neden sevilecekti? belki böyle olmasaydım severdi beni diyerek düşündü. hemen ardından ise başını olumsuz anlamda sallayarak kendisine geldi. tolga varken bunları düşünrmezdi çünkü ona fırsat yaratmak istemiyordu.

"aybike'nin seni sevebilme ihtimalini, adının berk özkaya olduğu kadar iyi biliyorsun!" diyerek üstüne basa basa konuşmuştu tolga. berk'e yaklaşmış, yakalarını tutmuş ve düzeltir gibi yapmaya başlamıştı. "ama sen o kızın gözünde bir hiçsin oğlum, anladın mı? koskoca bir hiç! bu yüzden içinde aybike'ye karşı ne varsa hepsi si-" sözlerini tamamlayamasına neden olan şey, berk'in attığı sert kafaydı.

sendeleyip düşmemek için sıralardan birisine tutunduğu sırada hızını ve hırsını alamayıp dudağının kenarına bir yumruk geçirmişti. bu darbeyle kendisini yerde bulmuştu tolga. "sakın!" diyerek uyarırcasına işaret parmağını doğrultmuştu berk. sinirleri resmen tavandaydı ve kontrol etmekte güçlük çekiyordu. "bir daha sakın aybike'ye karşı olan duygularımı ağzına alma! onlar senin gibi bir sik kafalının ağzına yakışacak şeyler değil!"

bu sefer de tolga sinirle ayağa kalkmış, berk'e yaklaşarak gözünün alt kısmına sertçe kafa atmıştı. berk, bu ani darbeyle sendelediğinde bağırmıştı tolga. "ne duygusu lan? ne yakışması! kızı ne hale soktuğunu görmüyor musun!"

"seviyorum lan!" diyerek bağırmıştı berk, yumruğunu tolga'nın yanağına geçirirken. "seviyorum ve onun seni sevmesini istemiyorum!" istediği itirafı alınca zafer kazanmışçasına sırıtmıştı tolga. içeri aniden müdür yardımcısının girmesiyle hızlı davranmış, berk'in kaşına doğru sertçe yeni bir kafa daha atmıştı. hocanın bağırışını umursamadan ise son sözlerini söylemişti.

ben seni çok sevdim, ayberHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin