Pamuk Prens | bxb

[46]

Derin: Ne yaptınız? (23:31)

Derin: Merak ettim.

Ateş: Uyuyor şimdi. (01:53)

Derin: Daha iyi oldu mu peki?

Ateş: Evet, duş aldırdım buna. Pansuman falan yaptım. Biraz sızlansa da uyuttum hemen.

Derin: Ne olmuş ki ona? Kötü görünüyordu.

Ateş: Bilmiyorum. Bizi de alakadar etmiyor zaten.

Ateş: Sabah olunca yine eski haline döner o.

Ateş: İğrenç tavırlarından bir şey kaybetmez yani.

Ateş: Yine bir kavgaya karışıp dayak yemiştir.

Ateş: Ne olacak başka?

Derin: Fazla önyargılı davranmıyor musun sence de?

Derin: Sinan'ın o an sana nasıl baktığını gördüm.

Derin: Arkadaş olarak kalmamanıza rağmen düştüğünde yine gelip sana sığındı.

Ateş: Tanıyorum onu.

Ateş: Asıl sen tüm olanlara rağmen nasıl hâlâ Sinan'ı savunabiliyorsun bana?

Derin: ÇÜNKÜ SANA NASIL BAKTIĞINI GÖRDÜM. PİŞMAN BELLİ Kİ.

Ateş: Yaptığı onca boktan sonra pişman olma hakkına sahip olduğunu düşünmüyorum.

Ateş: Pişman olduğunu da sanmıyorum.

Ateş: Sabah olunca sende göreceksin zaten.

Derin: Sinan sende iyice takıntı olmaya başladı.

Ateş: Seninde şu Sinan avukatlığın bitmedi.

Derin: Konuyu döndürüp dolaştırıp buraya getirmeyi kesmelisin.

Ateş: Sen de konuyu oraya çekeceğim hareketler sergilemeyi kesmelisin.

Derin: Tamam, hiçbir şey demiyorum.

Derin: Hiç çekilecek gibi değilsin şuan.

Ateş: Çekme o zaman. Zorla mı?

Ateş: O kadar zaman Sinan'ın sana yaptığı iğrençliklerle boğuşurken hâlâ onu savunman garip geliyor bana.

Derin: Onu savunmuyorum ya da affetmiyorum ama sana karşı pişman gibi geldi bana.

Ateş: Her neyse, bir sonuca varamıyoruz böyle.

Ateş: Yatacağım ben. İyi geceler.

Derin: İyi geceler.

(Görüldü)

*
Gerçekten iğrenç bir hayat.

Tırnaklarımı yeni kestim. Kısa tırnağa alışamadığım için yazım hatası yapıp duruyorum. Otomatik düzeltme açık olmasa yazdıklarım sadece randoma benziyor. Zor bir durum. Niye anlattığımı sorgulamayın.

Yeşil.