;12;

1.3K 126 51
                                    

Şey merhaba... Çok dövmeyin lütfen cidden özür dilerim ama söz (her söz verdiğimde ters tepiyor ama) bitireceğim bu kitabı. Bundan sonra da tüm kitabı taslakta bitirmeden yayınlarsam banlayın beni. (Sonra geri açın kendime de güvenemiyorum pek.)

Neyse çok özür dilerim. Biliyorum hikayeyi yine unuttunuz. Ben kendim bile unuttum. Şaka yapmıyorum dün gece okudum tüm kitabı baştan. Umarım hâlâ okuyorsunuzdur kitabı şimdiden destekleriniz için teşekkür ediyorum.

İyi okumalar.

Okuldan eve gelmiştik ve Levent her zamanki gibi sözünde durmuştu. Benimle eve gelmişti ve mutfakta yemek yapmakla meşguldü. Direkt uyumamamı önce yemek yememi istediğinden, çünkü uyuduğumda kısa süreli değil en az birkaç saat uyuduğumu biliyordu, beni koltuğa yatırtıp üstümü örtmüştü. İyice mayışmıştım ama uykum ağır olduğundan uyumamak için kendimi tutuyordum. Levent'i daha da çok zahmete sokup bir de beni uyandırmak için uğraştırmak istemiyordum.

Koltuğun bu kadar rahat olduğunu şu ana kadar nasıl fark etmemiştim acaba. Sanki beni içine çekiyordu. Kendimi sıkmaya devam etsem de göz kapaklarımın kapanmasına engel olamamıştım. Kendime kıza kıza uykuya dalmıştım.

Uykum yavaş yavaş açılıyordu. Homurdanıp yan tarafıma döndüm. Koltuğumuz ne zamandır bu kadar genişti? Durumdaki garipliği fark edip birbirine uzun zaman uyumadıktan sonra iyi bir uyku çektiğim için sıkıca yapışmış olan göz kapaklarımı zar zor araladım. Etrafı daha inceleyemeden önce belime Levent'in kolu atılmış sonra da daha olayı kavrayamadan Levent tarafından geriye doğru çekilmiş ve kolları arasına girmiştim.

Kalbim hızını iyice arttırmış vücudumdaki bütün kan sanki yüzüme çekilmişti. Belli ki Levent beni odama taşımıştı ve nedense kendisi de yanıma yatmaya karar vermişti. Gerçekten bilinçli yapsa bu kadar olmazdı. Ben hislerimi fark etmeden önce de hep böyle miydik? Geriye baktığımda görüyordum ki aynen böyleydik. Nasıl bu zamana kadar dayanmıştım hayretti doğrusu.

Levent kollarını sıkılaştırıp daha da dibime girdi. Neyse ki hâlâ uyuyordu. Belki bir şekilde kolları arasından sıvışırsam kendimi toparlayıp bu durumdan zararsız kurtulmayı başarabilirdim.

Derince bir nefes alıp belimdeki kolunu kaldırmaya çalıştım. Ama anında huysuzlaştığı için daha kaldırmadan vazgeçtim. Acaba alttan sürüne sürüne sıvışabilir miyim diye düşünürken Levent'in sıcak nefesini boynumda hissetmemle dona kaldım. Uyanık olsa net bir şekilde kalp atışlarımı duyacağından emindim. Sanki kalbim göğüs kafesimden fırlamış vücudumun her yerinde atıyordu. Durumumu daha da kötüleştirmek ister gibi Levent sessizce homurdanıp yüzünü enseme değdirdi. Artık nefesini ve dudaklarını heyecandan ısınmış ensemde iyice hissedebiliyordum.

Kendime ne kadar engel olmaya çalışsam da kendimi ya beni onu sevdiğim gibi sevse ve bana o yüzden böyle sarılsa nasıl olurdu diye düşünmekten alıkoyamadım. Ne kadar sıvışmaya çalışsam da kollarının arasında olmak çok rahat hissettiriyordu. Beni bırakmak istemeyişi beni biraz mutlu etmiyor da değildi. Hislerimi anlamasından korkmasam bu durum benim için son derece iyi olurdu ama işleri akışına bırakmaktan korktuğum için bu durumdan kurtulmam lazımdı. Sanki tüm vücudum baştan sona kızarmış gibi hissediyordum ve uyanıp bu halimi görürse bu kez ya durumu anlar ya da beni hastaneye yatırmaya çalışırdı herhalde.

Aklıma dün beni uyutmayan o itirafı geldi. Hoşlandığı biri vardı. Bugünki davranışları zaten beni hassaslaştırmıştı. Her geçen gün daha da bağlanıyordum sanki ona. Beni yerle bir ediyordu bu tatlı davranışları. Şimdi böyle nazik davranacağı, bana sarıldığı gibi sarılacağı biri mi vardı? Belki de benim o kişi olduğumu hayal ediyordu bana uykusunda sarılırken. Kardeşim haklıydı cidden kendime eziyet etmekten hoşlanıyorum sanki. Kendim için her şeyi daha zor hale getirmekte ustaydım. Kendi kendimi ağlatmayı yine başarmıştım. Belki de bu anın tadını çıkarmak daha iyiydi. Bir daha bana böyle sarılacak mıydı bilmiyordum. Eğer bir şekilde hislerimi öğrenirse sarılmayacağı kesindi. En azından onu kaybetmeden önce biraz mutlu olmayı hak ediyordum bence.

Tüm cesaretimi toplayıp uyanmamasını umarak mızmızlanmasını umursamayarak yan tatafıma döndüm. Yüzüm olan dönük olmuştu böylece. Kıpırdanmam bitince zaten tam olarak gevşetmediği kollarını tekrar belime sardı ve bana sıkıca sarıldı. Kalbimin çırpınışlarını görmezden gelerek ben de kolumu ona sardım ve yüzümü göğsüne yasladım. Kokusunu çok yoğun bir şekilde duyabiliyordum ve sanki ölecekmişim gibi hissediyordum. Karada cenneti bulmuşum gibi. Artık engellemekten vazgeçtiğim göz yaşlarım ardı arkası kesilmeksizin akıyordu. Uyansa kendimi açıklayamazdım ama artık bir önemi yoktu. Onu öyle ya da böyle kaybedecektim zaten.

Levent rüyasında ne görüyordu bilmiyorum ama gitgide daha da üstüme çuvallanıyordu. Şikayetim yoktu tabii, yani en azından üstüme bir de bacağını atana kadar. Beni boğmaya mı çalışıyordu acaba? Bir de çok yapılı biri olmasa da boy farkımız  bir karıştan fazla olduğu için bana göre daha ağırdı ve şu an bacağının altında eziliyordum. Zar zor elimden geldiğince bacağını üstümden itmeye çalıştım. İlk defa sorunsuz işe yaramıştı. Ama bu kez de dönüp sırtüstü yatmış beni de patates çuvalı gibi göğsünde konumlandırmıştı.

Kafamı kaldırıp yüzüne baktım. Bu nasıl uyumaktı bilmiyordum ama hâlâ uyuyordu. Şikayet edecek değildim. Kafamı göğsünün üstüne geri yerleştirdim. Kalp atışlarını daha net duyabiliyordum bu pozisyonda. Ama bir gariplik vardı. Uyuduğundan neredeyse emindim ama kalbi çok hızlı atıyordu. Yine yüzüne bakıp kontrol edeyim derken bacağım biraz yukarı doğru katlanmış ve sert bir şeye değmişti. Sert bir şey. Levent'in boğuk bir şekilde inlemesiyle gözlerim yuvarlarından çıkacak gibi açılmıştı.

Beynim ne olduğunu algılar algılamaz Levent'in homurdanmalarına kulak asmayıp son hızla yerimden fırlayıp kolları arasından çıkmış kendimi tuvalete kapatmıştım. Yine. Olduğum yere çöküp yüzümü ellerimin arasına aldım. Levent beni öldürmeye çalışıyordu. Şimdi nasıl yüzüne bakacaktım bilmiyordum.

Ayy az kalsın smut yoluna gidiyordum U dönüşü yaptım. Ömrüm boyunca smut yazabileceğimi sanmıyorum.

Umarım bölüm iyi olmuştur. Fikirlerinizi belirtmekten çekinmeyin. Sonraki bölümde görüşürüz.

Levent bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin