EMİR+18

-itaat-

×

Derince bir nefes alıp bugünkü ihtiyacımı yerine getirmek üzere 303 numaralı odaya girdim.
Bunu ilk defa yapmayacaktım ama yine de heyecanlıydım işte.

Kapıyı açtığımda yaklaşık otuzlarının ortasında görünen karizmatik bir adamla karşılaştım.
Oldukça yakışıklı bu genç adam keyfimi yerine getirebilirdi.

İkimizde ne için burada olduğumuzu biliyorduk. O da benim gibi işi uzatmayı sevmiyor olacak ki aynı anda birbirimize doğru yürüdük.

Tam ortada buluştuğumuz sırada tek bir kere gözlerime bakıp ardından kırmızı ruj sürdüğüm dudaklarımı öpmeye başladı.

Hızlı ve kendinden emin öpüşü dudaklarımın kıvrılmasına neden olurken halimden memnun şekilde ona karşılık verdim.

Bir süre sonra dili dudaklarımı aralayıp yavaşça ağzımın içine kaydığında eş zamanlı olarak inledik.

Bu ikimizi daha da gaza getirirken elleri sabırsız bir şekilde kalçalarımı buldu.

Yatağa yönelip kendiyle beraber beni de oturttuğunda sertliğini kalçalarımda hissetmek vücut ısımı artırmıştı.

Dayanamayıp öpüşümüzü sertleştirirken ellerimi ensesine dolayıp saçlarını çekiştirdim.

İlk defa birini bu kadar arzuluyor olmak bir yana ilk defa bu kadar çok zevk alıyor olmak beni şaşırtıyordu. Genelde ilişkilerimde resmiyet hakim olurdu ancak şuan kendimi kontrol edemiyor gibiydim.

Genç adam eliyle elbisemin iplerini çözerken bende dudaklarımı dudaklarından ayırıp boynunda gezdirmeye başladım.

Boğuk inlemeleri odayı doldururken hırsla elbisemi kafamdan çıkarıp bir kenara fırlattı.

Eli çıplak kalan göğüslerimi buldu. Bir eliyle sağ göğsümü yoğururken, sol göğsüme dudaklarını değdirdi.

Önce bir süre öptü ardından diliyle daireler çizdi. İki tarafında zevk almasını istiyordu demek.

Göğüs ucumu ağzına alıp yuvarladı. Hareketleri inlemelerimi artırırken hızlanması için kafasını kendimden uzaklaştırıp dudaklarını esir aldım.

Fazla zamanın yoktu. Yemeğe yetişmeliydim.

Nihayet nefes alma ihtiyacı hissettiğimde dudaklarını saldım. Üzerinden yavaşça ve ona sürtünerek kaydım.

Göğüslerim penisine sürtünürken derin bir iç çektiğini duydum. Bu kıkırdamama sebep olurken utanmaz bir şekilde gözlerine bakarak önünde diz çöktüm.

Ani olmaktan uzak, yavaşça ve sabırla elimi aleti etrafında gezdirdim. Bir iki kez daire çizdikten sonra kemerinin tokasını açarak pantolonu serbest bıraktım.

Genç adam bana yardımcı olarak doğruldu ve pantolonu
bacaklarından sıyırdı.

Kendini tamamen soyduktan sonra eski pozisyonunu aldı.

Gözlerimi vücudunda dolaştırmaya başladım. Oldukça kaslı ve iri biriydi. Esmer teni hafifçe terlemişti. Batan güneşin son ışıkları, üzerinde can buluyor ilahi güzelliğini ortaya çıkarıyordu.

Parlayan vücudu ona olan arzumu katlarken saçlarımı kavrayan eli kafamı erkekliğine iyice yaklaştırdı.

Dikkatimi tekrar topladığımda önümde dimdik duran aleti ancak fark edebildim.

Tanrım, daha önce böylesini görmemiştim.
Çok fazlaydı. Her şeyiyle.
Bununla baş edemezdim.

Fal taşı gibi açılan gözlerim karşısında dudakları yukarı kıvrılırken,
"Bitir işini,"diye emretti.