14.Bölüm

405 11 2
                                    

(ertesi gün)

Miran ve Reyyan arabayla evlerinin önüne kadar gelmişlerdi. Reyyan arka koltukta uyuyan Derman'a baktıktan sonra Miran'a dönüp"Miran, Derman da uyumuş ben bir annemlere haber verip geleyim mi" dedi . "Olur bir tanem ben çıkarırım Derman'ı" dedi Miran ve arabadan indiler. Reyyan Şadoğlu konağına koşarken Miran da oğlunu kucağına almadan önce karısının heyecanını gülerek izliyordu.

Reyyan kapıdan büyük bir sevinçle girmişti fakat mutfağın önündeki masada Handan'ı ağlıyor görünce ister istemez yüzü soldu. "Yenge" diye seslenip yanına oturdu "İyi misin" diye sordu. Handan yanaklarını silip "İyiyim Reyyan sağ ol" dedi. "Emin misin?" "Yok canım öyle Yarenle konuşuyorduk da ondan bir ağladım"

Reyyan, Yaren'in adını duyması bile yüzünün değişmesine sebep oldu ama yine de Handan'ın durumuna anlam veremediği için "Kötü bir şey yok inşallah" diyerek sorguladı. "Var aslında" dedi Handan lafı daha fazla gevelemeden. "Noldu" diye sordu Reyyan. Handan yine ağlamaya başlamıştı "Biliyorsun uzun zaman oldu Yaren ve Harun evleneli artık bir çocuk istemişler birkaç ay geçtikten sonra hala gebe kalmayınca doktora gitmişler. Doktor Yaren'e kısır demiş" deyince Reyyan şok olmuştu ama ne bile diyemeden Handan'ı teselli etmeye karar verdi çünkü kadın daha içli ağlamaya başladı "Yenge dur bir üzülme hem bak her şey çok gelişti belki başka doktor hatta yurtdışında vardır tedavi hatta Asiye halama da aynısını demişler ama bak onun Almanya'da olmuş çocuğu" dedi Reyyan. Handan kendini biraz toparladıktan sonra cevap verdi "Yok Reyyan zaten bayadır biliyorlarmış da söylemiyorlarmış bize Harun her yeri araştırmış ben halanla konuştum geçen gün farklıymış ikisi Yaren'in hiç çocuğu olmayacak"

"Yenge biliyorum zor bir durum fakat üzmeyin kendinizi. Bu kadar istiyorlarsa çocuk bir sürü yetim var anne-baba bekleyen onlardan birini evlat edinsinler" dedi Reyyan. "Yaren de öyle diyor" "E daha ne Harun mu kabul etmemiş" "Yok canım o hiç sorun etmemiş evlat edineceğimiz de bizim çocuğumuz olacak demiş" "O zaman sorun ne"

Handan gözleri dolu dolu "Daha demin aradı başvuruları kabul edilmiş bir kız bebeği evlat ediniyorlar. Bebeği görür görmez aklıma Reyyan geldi diyor. 'Ben amcama ve ona bu kötülüğü yaptım şimdi ben de ömrümce ya öğrenirse ya öğrendikten sonra benden nefret ederse korkusunu yaşayacağım' deyince öyle dayanamadım" dedi. Reyyan Yaren'i affedemezdi ama böyle bir beddua etmedi edemezdi de. "Yenge—" "Deme bir şey Reyyan.Biz ettiklerimizi çekiyoruz bir şey deyip de iyice utandırma"

Handan ayağa kalktı gözlerini silip "Hadi sen de ananın babanın yanına git tuttum ben seni. Yarenler de bir iki güne buraya gelip bu konuyu konuşacaklardı bizimkilerle siz ikiniz de o zaman konuşursunuz" dedi. Reyyan başını salladı Handan tam gidecekken geri dönüp "Şimdilik aramızda kalsın olur mu?" dedi. "Olur yenge için rahat olsun" dedi Reyyan. Handan merdivenlerden ağır ağır çıktı. Reyyan ise ne kadar sevmese de yalan yok üzülmüştü Yaren'in halini tabiki de her şeyi unutacak değildi ama bunun için de sevinemezdi o bunları düşünürken Zehra Bahar'ın elinden tutmuş merdivenlerden geliyordu "Reyyan hoş geldin annem" dedi. Reyyan Bahar'ın küçük adımlarını görünce gülümsedi "Hoş bulduk anne sana müjdeli haberim var" dedi Reyyan. Zehra "Neymiş" diyemeden Reyyan ona koşup sarıldı "Anne çok iyi sıralama yapmışım beklediğimden de iyi" dedi. Zehra da tek eliyle sırtından sarıldı kızına "Afferin benim güzel kızıma" dedikten sonra geri çekilip yanaklarından öptü. Onlar sevinçlerini yaşarken Handan da yukarıdan onları hüzünlü bir tebessümle izliyordu. Er ya da geç hayat herkesi hakettiği yere getirmişti. Bir taraf gerçek mutluluğa ulaşırken bir taraf onları imrenerek ve pişmanlıkla izliyordu.

ReyMir Konağı:

Reyyan Şadoğlu konağından kendi evlerine gelmişti. İlk önce oğlunun odasına girip uyuduğunu görünce kendi odasına girdi. Odadaki nane aromalı koku içini ferahlatmıştı o sırada Miran banyonun kapısından çıktı. "Hoş geldin sevindi mi annenler" dedi Miran ve Reyyan'ın yanına geldi. "Hem de çok sevindiler ben bile hala sevincimi üstümden atamadım ki" dedi Reyyan kıpır kıpır sesiyle. Miran avuçlarının arasına aldı karısının yüzünü "Yerim senin o sevincini. Hadi duşa gir rahatla senin için hazırladım" dedi. "Ne zahmet ettin" dedi Reyyan. "Zahmet de neymiş? Kaç gündür benim yüzümden sinirlerin alt üst oldu sürekli ağlayıp durdun şimdi güzelce duşunu al rahatla.Sonra piknik yaparız hava çok güzel" dedi Miran. Reyyan elleriyle Miran'ın sakallarını okşadı "Teşekkür ederim" deyip çenesinden öptü daha sonra banyoya girdi. Kapıyı kapattıktan sonra Derman'ın uyuma saatini hesapladığında daha çok uyur diye düşündü çünkü eve varmadan hemen önce uykuya dalmıştı minik oğlu bunun için aklındakini yapabilirim diyerek Miran'a seslendi "Miraaan"

MeyusHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin