Bugün öyle bir fırtına vardı ki İstanbulda kuzenim bizim eve inmiş. Annem kertenkeleyi yakalasın diye çağırmış. Kuzenim kuyruğundan yakalayıp balkondan atmış hayvan aşağı düşmeden uçmuş. Aklıma şey geldi. "I beLiEVe i CaN fLy"
***
Tadı güzel...
Belki Manjiro'nun dudaklarına dokunduğu için tadı güzel...
Ortam ağırlaştı. On beş dakika sadece dorayaki yemek için odasına giren Manjiro kızın dudaklarını ahlaksızca arzulamıştı ve onu öpmüştü.
"Şimdi." Manjiro'nun içinden bir ses söyledi bunu ona. Mikey de uydu.
Gülen genç kızın dudaklarına kapandı. Nefessiz kalana kadar öptü kızı. Geri çekildiğinde odada sadece ikisinin kalp atış sesi duyuluyordu. Sano Manjiro kıza kalp krizi geçirtmek üzereydi.
Genç kızın yüzü kıpkırmızı olmuştu. Daha yutamadığı doroyakisi boğazına kaçınca panikle öksürmeye başladı.
"Kasumi! Kapın niye kilitli lan?!" Ran'ın öfkeli sesiyle genç kız panikledi.
Hızlıca ayağa kalkıp bağırdı. "Ü-üstü-mü giy-giyiniyorum!" Bağırdığında Ran kapıyı zorlamayı bıraktı.
Manjiro'yu hızlıca dolaba sokup kapattı. Koşarak kapıyı açtı. Bedenini kapının arkasına saklanıp başını çıkardı. "E-efendim?"
Ran odaya şüpheyle bakıp kardeşine elindeki poşeti uzattı. "Al. Sana mochi aldık. Erken uyu, sonra uykunu alamayacaksın."
Genç kız gülümsedi. "T-tamam!" Gülümseyerek konuştuğunda Ran da gülümsedi. Kardeşinden nasıl şüphe duymuştu ki?
"İyi geceler." diyerek gitti.
Genç kız abisinin gitmesiyle kapıyı kapatıp dolabın kapağını açtı. Manjiro parmak uçlarıyla tuttuğu pembe sütyene bakıyordu. Genç kıza güldü. "Güzel sütyen."
Kasumi yanakları ateş derecesinde yanarken gözlerini kapatıp elinden çekti sütyeni. "Ma-manjiro!"
![](https://img.wattpad.com/cover/291836185-288-k774739.jpg)