Önceki bölüme 31 beğeni gelmiş. ŞALFKFDDCCDDÖVD
***
Birinci damla,
İkinci damla,
Üçüncü damla,
Böyle devam etti genç kızın iki dudağının arasından çıkan kanlar. Ta ki küçük bir göl oluşturup genç kızın bedeninin solmasını sağlayana kadar.
Tanımıyordu yapanları. Tek bildiği şey Ran ve Rindou'yu tehdit etmek için yapılan bir şeydi. Boğazı çok acıyordu. Piç herif öyle sıkmıştı ki iz kalmıştı.
Vücudundaki kan gittikçe azaldığı için soğuk bir titreme ele geçirmişti bedenini. Mermer bile kızın bedeninden daha soğuktu. Bugün Ran alacaktı onu.
Daha çok kızacaktı kıza. Geç kaldığı için. Okul bomboştu. Zaten genç kız da biraz daha ders çalışmak için kalmıştı. Keşke kalmasaydı.
"Kasumi!" Ran'ın öfkeli sesini duyduğunda gözlerini hafifçe araladı. Lanet olsun ki hareket edemiyordu. Kapının açılış sesini duyduğunda tepki veremedi. "Kasumi?"
Yanına koştuğunu hissetti abisinin. Yüzü avuçlanıp kaldırıldığında Ran'ın endişeli gözleriyle kendi boş gözleriyle buluştu.
Genç adamın korkusu gözlerinden belliydi. Genç kızı kaldırıp kucağına aldı. "Kim bunu yaptıysa onu geberteceğim." Dişleri arasından tıslarken kızın bilinci kapanmak üzereydi.
Hızlıca sınıftan çıktı. Hızlı adımlarla revire ilerledi. Genç adamın kalbi deli gibi atıyordu. Korku bedenini öyle yoğun şekilde ele geçirmişti ki kelimeler bile kifayetsiz kalıyordu.
Revirdeki hemşire henüz gitmemişti. Ran içeri girdiğinde irkildi genç kadın. Kucağındaki kızı gördüğünde ise daha çok şok geçirdi.
Hemşire hızlıca kızı sedyeye alıp Ran'ın çıkardı. Yapabileceği pek bir şey yoktu ama hem ambulansı aramıştı hem de ilk yardıma başlamıştı.
Ran dışarıda kafayı yemek üzereydi. Bunun kim tarafından yapıldığını çok iyi biliyordu ve o iti öldürmemek için zor duruyordu. Bu kadar kolay ölemezdi.
Genç kız bir anda artmaya başlayan kalp atışlarıyla inledi. Vücudu yanıyordu. Hemşire elinden bir şey gelmediği için çaresizlikle bakıyordu. "R-ran..."
Fısıltısı kesikti fakat Ran'ın içeriye odaklanmış
dikkatiyle duyması normaldi. Hızlıca kapıyı açıp içeri girdi. Gözleri kız kardeşini bulduğunda yanına gidip elini tuttu. Yatağa yaklaşıp eğildi. "Prensesim, burdayım merak etme." Kızın saçlarını yüzünden çekip gülümsedi. "Geçecek. Abin herşeyi düzeltecek."
Daha çok kendini inandırmak için söylüyordu çünkü kızın duyduğu aşikardı. Acıyla buradan yüzü Ran'ın kalbini eziyordu. "Rindou'ya söyleyeyim mi mochi alsın sana? Çok seversin sen."
Genç kız elini okşayan abisine bakıp öksürdü. Ağzından çıkan kanlar yataktan aşağı dökülürken ambulans sesi gelmişti.
