İnsanların iki tarafı olurdu bu hayatta biri dış hayata gösterdikleri tarafı diğeri ise kendi iç dünyasındaki taraflarıdır. İnsanların bu hayatta genelde iki tarafınıda görmüş biriydim,çünkü hayatıma sonuna kadar güveneceğim insanları alırdım. Ama bizde insanız belki mükemmel giden en doğru işte bile hata yapabiliyorduk. Tıpkı benim yaptığım gibi.
Sinirli miydim bilmiyorum,ama iç sesim sinirliydi sanırım. Nereye gittiğimi bilmeden ayaklarım bir yere sürüklüyordu beni. Okuldan çıkmıştım her geçişimde dikkat ettiğim tırafik ışıklarına dikkat etmeden geçmiş,kendime araba çarpmasını bile önemsememiştim. Ayaklarım bir yere gidiyor ruhum ve bedenim de takip ediyordu en sonunda bir yerde durduğumda geldiğim yere baktım. Burası rüyamda gördüğüm iskeleydi. Sadece rüyama özel olduğunu sanmıştım. Aama burası alışılmışın dışında güzeldi. Hayal gücümün ötesindeydi. Dikildiğim yerde yavaş yavaş oturmaya başlamış en sonunda oturmuştum. Bacaklarımı vücuduma çekmiş denizin sesini dinlemeye başlamıştım. Bahsetmemiştim ama burası bir o kadar sessiz bir yerdi yani doğadaki bütün sesleri işitiliyordu.
Gözlerimi kapattığım sırada yanımda bir hareketlilik oluştu kim olduğu hakkında bir fikrim yoktu bu yüzden gözlerimi açıp baktığımda aynı benim gibi oturan bir Yumin görmüştüm. Bana bakmış el sallamıştı ve tekrar denize bakmaya başlamıştı."Yumin sen nerden çıktın." şaşırmıştım,buraya gelirken ne yanımda ne de arkamda biri vardı yani ben öyle düşünüyordum."Ah sanırım rahatsız ettim Jungwon. Özür dilerim,aslında tesadüfen oldu kantinden çıkarken seni sinirli bir şekilde okuldan çıkarken gördüm geldiğin yöne baktığımda Jay'in belirli bir yerde durmuş sana baktığını gördüm. Senin kendine bişey yapmandan korktum bu yüzden peşinden geldim rahatsız olmamışsındır umarım." İç sesim Yumin'e fazla güvenmeme mi söylüyordu fakat beynim ise ona sonsuz güvenebileceğimi söylüyordu.
"Endişelenecek bir durum yok Yumin,merak etme ben senin bildiğin intihara meyilli insanlardan veya psikopata bağlayan insanlardan değilim." kelimelerimi söyledikçe Yumin geriliyordu sanki kelimelerimin altında onun sırrını açığa çıkaracak bişeyler vardı ama o zaman anlamamıştım bunu."Niye öyle düşüneyim Jungwon,senin öyle olmadığını biliyorum ki bunları demen beni yanlış tanıdığını gösterir." Yanılıyordu,Yumin'i fazla tanımıyordum,aksine sınıfta birbirimize selam vermekten ileri gitmemiştik hiçbir zaman. Daha fazla ileriye gitmemek için başımı sallamakla yetindim ve denize bakmaya devam ettim.
Orda ikimiz konuşmadan kaç saat kaldık bilmiyordum. Sanırım şuan kafamı bu kadar kolay şeylere yormak istemiyordum. Kendimi dinledikten sonra ayağa kalkmıştım. Yumin'e bakmıyordum. Ama sanırım o bana bakıyordu. Mantığıma yenik düşüp ona baktığımda tahmin ettiğim gibi bana bakıyordu. Elimi ona uzatarak kalkmasını belirtmiştim,elimi tutarak benim gibi ayaklanmıştı. Daha sonra ellerimizi ayırmadık yani öyle bir gereksinim duymamıştım kendi adıma. O sıra kafamda bazı şeyleri tartıyordum. Yumin'in yanında da Jay ile olduğum gibi rahatmıydım. Sanırım evet,ama Yumin yanımdayken yaşadığım hisler daha farklıydı Yumin ile herşeyi en zirvesine kadar tatmak istemiyordum mesela. Midemde veya kalbimde kelebekler de uçuşmuyordu o yanımdayken. Belki Yumin ile birbirimizi yeni tanıdığımız içindi yaşadığım bu hisler.
Kendimi fazla zorlamamıştım gözlerim ilk Yumin ile kenetli ellerimize kaydı sonra Yumin'e rahatsız gibi durmuyordu aksine gülümsüyordu."Rahatsızsan bırakabilirim ellerimizi." Sorumla Yumin'in gözü ellerimize gitti elini çekmeye çalışırken istemsizce tuttum elini."Ben rahatsız değilim,yanlış manada düşünmeni istememem sadece sormuştum." Mesafeli konuşuyordum kafam fazla karışıktı şuan hiçbir hareketimi kendi iradem ile yapmıyordum.
Evlerimize dönene kadar konuşmadık. Yumin ile evlerimiz yakındı onun kapısının önüne geldiğimizde ellerimizi bırakmış birbirimize el sallamıştık. Eve gitmek için arkamı döndükten sonra Yumin önüme geçmiş yanağımdan öpmüştü,evine geri gitmişti. Hiçbir şey demeden. O an aklıma Jay Hyung ile tanıştığımız gün geldi aklıma beni yanağımdan öpmek için bile utanarak izin istemişti. Çok şapşaldık o gün,yüzümde istemsiz gülümseme olmuştu.