199 17 97
                                    

Gülümseyen suratlı cani patron ile sabah, öğle ve akşam yemeği yemek ChanYeol için alışıldık bir durumdu. Uzun zamandır beraber yerlerdi ve hâlâ da elinde olmadan ilk kez beraber yiyorlarmış gibi gergin olurdu. Dengesiz bir patronu vardı. Kıskançlığın ne olduğunu bilmeyen ama az biraz hissedince de bu duyguyu ona yaşatanı ortadan kaldıran biriydi bu patron. Duygularla nasıl başa çıkacağını bilmediği için hemen silahını eline alırdı. Bazen, nadir de olsa, tüm bu camianın ondan korkmasına neden olan şeyi yapardı; işkenceyi. Eğer ki biri onun işine çomak soksun, istediği bir şeyi yerine getirmesin ya da ne bileyim, biri onu oyuna getirmeye çalışsın; işte o zaman rutubet kokan deposuna gider ve yakaladığı kişiyi ölmekten beter ederdi. Cehennemin ön gösterimini yapardı o depoda. Aslında mafya camiasında bunun normal karşılanması gerekirdi ama BaekHyun'dan korkulmasının asıl sebebi bu değildi elbet de. BaekHyun, işkence çektirirken bile aşırı zevk alarak işini yapan biriydi. Kullandığı teknikler ya da kendi ritüeli, bambaşka bir işkence türüydü ve bu sancılı hikayeyi sadece duymuş olan kişiler bile ondan çekinmeye başlardı. Bu yüzden adı çıkmıştı ve onun adını duyan herkes karşısında işememek için kendini tutmak zorunda kalırdı.

Şuan ise evlerindeydi patron ve baş yardımcısı dediğimiz iki adam.

BaekHyun, ChanYeol'e sırtını keseletiyordu banyodayken. Bunu, ChanYeol'e dışarda görev vermediği her zaman yaptırırdı aslında. Küvetin içinde çırılçıplak otururken -dizlerini kendine çekip kolları ayak bileklerinin olduğu yerden bacaklarına sarılırken- ChanYeol'ü de yanına alır ve ona vücudunu yıkamasını söylerdi. Yalnız olmayı sevmiyordu ve bu yüzden olabilecek her yerde yanına ChanYeol'ü alıyordu. Çünkü ondan başka güvenebileceği kimsesi yoktu.

"Sırtıma masaj da yapar mısın Yeol?"

"Elbette efendim."

Kaygan sırtından omuzlarına geçen parmakların hareketi ile inler gibi ses çıkarıp başını geriye atmıştı. Mükemmel hissettiriyordu kesinlikle.

"Süpersin. Ah, cidden, çok iyi."

"Geceliğinizi de hazırlamamı ister misiniz?"

"Saçlarımı da yıkadıktan sonra yaparsın."

"Peki."

Şampuan kapağının açılıp kapanma sesinden sonra nemli saçlarına dalmıştı bir el. Daha sonra tek elin yanına diğer el de eklenmiş ve kafa derisine masaj yapılmaya başlanmıştı. Uyku bastırmaya başlamıştı bile.

"Üşüdüm."

"Suyu açıyorum o zaman."

Başındaki eller gidip de yerini sıcak su almıştı şimdi. ChanYeol, duş başlığını yerinden çıkarıp kendisi yön vererek patronunun saçını yıkıyordu. Ah, bir de kendisi de çıplaktı sırf patronu istedi diye. Bu yüzden üzerinin ıslanmaması için dert etmesine gerek yoktu ama itiraf etmeliydi ki kendisi de üşümüştü.

"Sana doğru döneceğim."

Duyduğu cümle ile duş başlığını patronunun başından uzaklaştırıp onun kendisine dönmesini beklemişti. Kendi vücudu da yapılı ve kaslıydı ama kesinlikle patronunki gibi aşırı belirgin kaslı değildi. Her gördüğünde nutku tutulurdu ChanYeol'ün, şimdi olduğu gibi. Patronu fazla çekiciydi.

"Suyu yere değil, başıma tutman gerekiyor Chan."

"Özür dilerim, dalmışım."

"Beni çıplak gördüğün ilk sefer değil ki, hâlâ alışamadın."

Daeng! (BaekYeol)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin