Cani patron, gecenin bir yarısı uyandığında uyanma sebebini anlamadığı için sinirliydi. Belki de sinirlenmek için bahane arıyordu, o anlık kimsenin umrunda değildi bu. Ama yok, belki de ChanYeol'ün umrundaydı çünkü patronu uyuyamadığı için sinirlenmiş bir şekilde onun odasına dalmıştı.
ChanYeol, öyle çıt sesinden uyanacak biri değildi ama kapının açılıp kapanma sesiyle uyanacak kadar da diken üstünde bir hayatı olduğundan patronu odasına girdiğinde hemen uyanmıştı.
"Sorun nedir, efendim?"
Gözünü zorlukla açıyordu ama patronu oda içinde yürürken başıyla onu takip edebilecek kadar da görüyordu şükür ki.
"Bilmem."
Son derece sinir bozucu bir şekilde omuzlarını silkip de sanki normal bir zamanda sohbet ediyorlarmış gibi görünüyordu BaekHyun. Bu yaptığına sinirlenmesi gerekirdi ChanYeol'ün. Öyle olmadı tabii.
"Yardım edebilecek miyim size?
"Günlerdir ağır antrenman yapıyorsun, yorgun olmalısın. Yat, uyu sen."
"Sorun değil yardım edebileceksem eğer."
"Uyu, dedim."
"Anlaşıldı, efendim."
Patronu odasının içinde sağa sola yürürken yatağın içine girip uyku pozisyonunu almıştı ChanYeol. Emir, uyuması gerektiği yönündeydi; o da uyuyacaktı haliyle.
BaekHyun, göz ucuyla uyumaya kaldığı yerden devam etmeye çalışan yardımcısına bakıyor olsa da genellikle odanın içindeki yerleri değişen eşyaları ayırt ediyordu kendince. Sinirliydi ama bu sinirini yatıştırabilecekleri bir şey yoktu o anlarda. Bu yüzden en azından ertesi güne yardımcısı dinç olsun ki BaekHyun'a iyi bakabilsindi. Çünkü BaekHyun, uyuyamadığı günün ertesi sabahına kimsenin karşı karşıya denk gelmek istemeyeceği bir halde başlardı. O hallerine ise en fazla ChanYeol katlanabiliyordu. ChanYeol'ün en iyi yardımcı olma sebeplerinden birisi de buydu.
"Patron, yatağın içinde durmanız daha iyi. Bu şekilde üşütebilirsiniz."
Yatağın içinde, yarı açık gözler ile ona bakarak bu cümleyi kuran adamına uyup onun yatağına girmişti, BaekHyun. Neden mi? Çünkü ChanYeol'ün de dediği gibi gece soğuktu ve BaekHyun da üşümeye başlamıştı.
"ChanYeol?"
"Buyrun, efendim."
Bir türlü uyumasına izin vermemişti ChanYeol'ün. Açıkçası pek de umursuyor gibi de durmuyordu patron olan.
"Bana veliaht lazım. Bir çocuk."
"Evlat mı edineceksiniz?"
Uykusu dağılan ChanYeol, daha demin uyuması gerektiğini söyleyen patronunu arar olmuştu. Bunu sesli dile getirse emindi ki dilini kaybederdi.
"Bir kadını da becerebilirim, ChanYeol."
Söylemek konusunda emin olamayarak cevap vermişti ChanYeol.
"O kadını da öldürürdünüz ama."
Bir müddet tavana bakarak düşünmüştü BaekHyun. Oturur pozisyonda durarak yatağını zapt ettiği yardımcısını haklı buluyordu. Bir kadınla birlikte olabilir, onu hamile bırakabilirdi ama yaşamasına izin verebilir miydi? BaekHyun'un becerdiği insanları öldürmesi onun için bir ritüel gibiydi. Önemsiz oldukları için hemen öldürürdü ama bir kadını, daha doğrusu çocuğunu taşıyor olma ihtimali olan bir kadını da öldürür müydü? Becerdikten sonra anında öldürürdü BaekHyun. Bu yüzden bebeğini taşıyor olma ihtimaline güvenerek bir kadını öldürmeyi ertelemek ona göre değildi. Kadın anında hamile kalacak değildi de zaten. Dahası, daha önce bir kadınla birlikte bile olmamıştı o.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Daeng! (BaekYeol)
Historia Corta-BaekYeol- İlk kez görenin içten içe 'Bu muymuş mafya lideri?' diyerek iğnelediği ve iğrenir gözlerle baktığı bir patrondu o. Tüm aşağılayıcı gözlere ve sözlere rağmen tek gülümseyişiyle herkesi tir tir titreten ve bir o kadar da korkunç olan biriyd...