🍋🍭
Optik kağıdını ve kitapçığı nöbetçi öğretmene doğru gidip verdim.
"Çıkabilir miyim?"
"Olmaz zili beklemelisin." Başımı sallayıp zili bekledim. Kısa süre sonra zil de çalmıştı. Eğilip sert atan kalp atışları ile sınıftan çıktım. Sınavım güzel geçmişti ama yine de beni bırakmıyor bu kötü düşünceler.
Adımlarımı bir an durdurup derin nefes aldım ve aldığım nefesi bıraktım. Sonra yeniden türümeye başladım. Merdivenlerden inerken Kacchan'ın da çıkışa doğru gittiğini gördüm.
Aynı okulda sınava girdiğimizi buraya geldiğimde anlamıştım. Uzakta oturuyordu, annem selam vermemi istemişti ama korkup gitmemiştim yanına. Çünkü hâlâ eski Kacchan'dı.
Ama bu sefer beni görmüştü.
"Boktan Deku?"
"K-Kacchan..." Bağıracağı anda kendini durdurdu. Kaşlarını sinirle çatıp arkasına döndü ve çıkışa ilerledi.
Bu sefer ona sormak istiyordum, sınavının nasıl geçtiğini. Hızla merdivenlerden inip ona doğru koştum.
"Bekle Kacchan!" Dediğimde şeye uyup durmasıyla şaşırdım. Yanına gidip tam konuşacağım sıra yakamdan tutup beni çekiştirdi.
"K-Kacchan, ne-"
"Bana herkesin içinde 'Kacchan, Kacchan' deme!"
"Ö-özür Kacca-" Elimle ağzımı kapattım. Alışmıştım işte. Elim hâlâ ağzımın üzerindeyken özür diledim tekrardan. Ne diyeceğimi hatırlayıp elimi ağzımdan çektim.
"Ş-şey, sınavın nasıl geçti?"
"Ha? Senden daha iyi yaptığım kesin boktan Deku." Dediği şeyle güldüm.
"Bastırıc..."
Çok sessiz konuşup son anda sesini kesmesiyle ne dediğini anlamamıştım.
"Ne?"
"Bastır... sıkt..."
"Biraz daha yüksek sesle konuşsan?"
"Bastırıcını sıktın mı?!" Birden bağırmasıyla irkildim. Sonra sorusunu anlamlandırıp cevap verdim.
"E-evet ama neden?" Sinirlendiğini dişlerini sımsıkı sıktığından anladım.
"Omegasın ya sen, hani feromonlarını alfalar-" Birden durup elini yüzüne getirdi ve alnını ovaladı. "Tch!" Arkaya dönüp ilerledi.
Orada kalakalmıştım. Kalbim yine hızlanmıştı. Neydi bu kaç gündür olanlar?
🍋🍭
Okul tatil olalı 3 hafta geçmişti. Sınav puanımı girdiğim günden beri merak ediyordum. Ya düşükse? Ne yaparım? Kaşlarımı çatıp ellerimi yanaklarıma sertçe vurdum.
Hayır! Kötü düşünce yok! Neden iyi düşünmüyorum ki? Ya puanım düşündüğümden yüksekse? İstediğim okula gidebilirdim! Hayatımı istediğim şekilde yaşayabilirim! Kendi hayatımı kendim şekillendiriyorum sonuçta. Elimden geleni yapmalıyım ki güzel bir şekilde yaşayayım hayatımı.
Gülümsediğimi yeni anladığımda daha çok güldüm.
"İzuku, yemek saati!"
"Tamam!"
Odamdan çıkıp mutfağa girdim. Evin nerdeyse her yerini sarmıştı bu lezzetli kokular. Sandalyeye geçip önümdeki yemeğe başladım.
"İzuku."
"Efendim anne."
Ocaktaki yemekten bana doğru döndü. Yavaşça masaya yaklaşıp o da oturdu. Bu hareketleriyle daha da meraklanmıştım.
"Sınav sonuçları açıklanmış." Duyduğum şeyle heyecanlandım. Ama o an ağzımda yemek olduğu için öksürürken ardı ardına gelmişti.
"İ-İzuku! Sakin ol! Su iç!" Birkaç kere öksürürken sonra şu içip hemen ayaklandım.
"İzuku, gidemezsin."
"N-neden?!" Kaşlarını çatmıştı. Neden böyle sinirliydi? Yoksa puanım kötü müydü?
Gözlerimin dolduğunu hissettim. Annem bunu görünce ayaklanıp bana doğru adımladı. "T-tatlım! Şaka yapıyordum sadece. Ağlama." Beni göğsüne bastırdı.
"Şaka mı?"
"Şaka. Ama gerçekten açıklandı sonuçlar."
Burnumu çekip konuştum tekrardan. "E bakalım!"
"Hayır!"
"Neden?" Gülümseyip beni omzumdan tutup sandalyeye geri oturttu.
"Gözlerini kapat ve açma."
"T-tamam." Gözlerimi kapatıp üstüne de ellerimi koydum. Merakla bekliyorumdum. Neler oluyor böyle?
"İzuku..." Birkaç saniye sonra annemin sesini duydum yine.
"556 puanın kutlu olsun!" Cümleyi bitirdiği an bi patlama sesi duydum ve anında gözlerimi açtım. Havadan konfetiler dökülüyordu. Annem arkadan yanıma gelip bana sarıldı.
"İşte benim İzuku'm!"
556 puan? Ben? Ne?
🍋🍭
Okul müdürünün odasında oturmuş müdürü bekliyorduk. Annem hâlâ dünden beri aynı konuyu konuşuyordu.
"...Ne demek bir omega U.A. Lisesine gidemezmiş? Ha! İzuku'm o lafları hepinize yutturdu!"
"A-anne yeter artık." Gülümseyip konuşmuştum. Bu hali komik gelse de bu kadarı yeterliydi.
Odaya müdürün girmesiyle ayaklandık. Müdür koltuğuna adımlarkan elleriyle sandalyeleri gösterdi.
"Oturun lütfen."
Koltuğuna oturup konuştu tekrar.
"Tercihler için geldiniz yanılmıyorsam." Annem müdürü onayladı. Müdür okul numaramı ve kart şifremi sordu. Yanıtladıktan sonra bilgisayardan bir şeylere baktı.
Anında bana baktı. "Midoriya, 556,862 puan mı?" Başımı salladım. Tabii omega olduğum için herkes şaşırıyordu.
"Midoriya-kun, ne mutlu bize sana öğretebildiysek."
"Teşekkür ederim sensei."
"Söyle bakalım tercihlerini." Başımı sallayıp saniselik düşüncelerime daldım.
U.A. Lisesi sadece iki veya üç omega alır okula. Düşünürsem bu kadar yüksek puan alan tek omega ben olamazdım. Ama benim hayalim, istediğim her U.A. Lisesiydi.
"Birinciye lütfen U.A. Lisesi yazar mısınız?" Başta biraz şaşırıp sonra yazdı. "Başka?"
"Ve Wakamono Lisesi."
"Başka?"
"Bu kadar."
"Tamam, ama bu konuyu ailenle görüştün değil mi? Çünkü bu önemli bir..."
Biraz uzun konuşmadan sonra kendimi tutamadım.
"Sensei, acaba Kacca- Bakugou kaç puan aldı?"
"Ah o çılgın çocuk mu? O da 545 puan almıştı. Sanırım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sweet Smell llBakuDekull
Fiksi Penggemar🍋Omegaverse🍭 ...Çok zaman geçmeden ekşi tatlısı bana da bulaştı. ‼️ !Yanship! +16