Be mine

25

Katsuki ofise girip, shotoyu kenara oturtmasıyla kendi sandalyesine geçerek kollarını masaya koyup genci süzdü..

Bakugou: Görüşmeyi kısa tutalım Dabi, fazla yorgunum.

Shoto siyah saçlıyı dikkatle izlerken, dabi ona hiç bakmadan sırıtarak, sarışının karşısında ayakta durmasıyla ellerini cebine attı.

Dabi: Ah tabi... Hemen konuya geleyim. Katsuki, biliyorsun ki babam seninle bir anlaşma yapmak istiyor.

Bakugou: Ve cevabını aldığı halde seni mi yolladı?

Dabi: Benimle aranın daha iyi olduğunu düşünüyor, ayrıca teklifi incelediğimde bir kaç küçük değişiklik yaparak geldim. Senin de işine yarayacak, dinlemende fayda var.

Sarışın geriye yaslanıp düşünürken, gözüne çarpan çocuğun şaşkınlık dolu bakışlarıyla yeniden doğruldu.

Bakugou: Shoto? İyi misin?

İki adamda shotoya dönünce, istemsizce gözleri sarışına kayarak yutkundu,

Shoto: İ-iyiyim, yorgunum ben... Hava almaya çıkıyorum.

Sarışın başıyla onayladığında, çocuk kalkıp dabiye bir kez daha bakamadan odadan çıktı...

Dabi: Arkadaşın mı?

Bakugou: Sevgilim.

Dabi şok olsada, sırıtışını büyümesiyle sarışına baktı.

Bakugou: Her neyse, anlat bakalım sen ne diyeceksin?

Genç, cebinden çıkardığı kağıdı, katsukiye uzatarak telefonunu alıp eğildi.

Dabi: Bu kağıtta yeni maddeler yazıyor, izininle bir telefon görüşmesi yapıp geleceğim. Sonrada, maddeler üzerinde konuşuruz.

Katsuki kağıda alıp onaylaması üzerine, okumaya başlarken siyah saçlı genç odadan çıktı.

Adımları şirket balkonuna yöneldiğinde, tahmini üzerine shotoda orda ve demirliklere tutunmuş, soğuk esen rüzgara karşı derin bir nefes alıyordu...

Kapının açılmasıyla, bomboş olan balkonda çocuk hızla ardına dönüp gelen kişiye baktı.
Dabi ise kapıyı kapatarak, kardeşine doğru yürüdü.

Dabi: Shoto, zengin avcısı olacağını hiç düşünmezdim...

Ardından başını öne eğip kahkaha atı,

Dabi: Babamdan intikamını bu şekilde mi alacaksın?

Shoto ardında olan tek eliyle tutuğu demiri sıkıca kavrayıp, bu sözler üzerine ellerini indirdi.

Shoto: Ne saçmalıyorsun sen... Sizin gibi parada gözüm olduğunu mu sanıyorsun?!

Çocuk kaşlarını çatarak, mavi gözlerin içine baktı.

Shoto: Yazık.. babam senide zehirlemiş.

Dabi bu sözlerle çocuğun üzerine ilerleyip, onu yakasından tutarak hızla kendine çekti!

Dabi: Ben çok mu mutluyum sanıyorsun! Sadece senin için katlanıyordum o herife. Ama sen evden gittiğin gün benim başka çarem kalmadı...

Mavi gözleri parlarken, bir anda sönmesiyle elleride gevşedi gencin. Ve yavaşça bıraktığı yakalar ile başını eğdi.

Dabi: Sen.. Neden katsuki ile berabersin?

Shoto: Çünkü onunla yaşıyorum, tek başıma geçinmek için yeterli değildim. Ve onunla kalarak hem çalışıp, hem birikim yapmaya karar vermiştim.

Çocukta başını eğip bir iki adım geri giderek, ardına dönmesiyle tekrar tutundu demirlere.

Shoto: Ama babam nerde çalıştığımı öğrenmiş... İşten atıldım.

Katsuki: Ne..?

Shoto, duyduğu sesle ardına dönerken, hafif dolmuş olan gözleri kırmızıları gördü..

Sarışın, çocuğun yanına ilerleyerek, omuzlarından tuttuğu gibi onu kendine çekip sarıldı.

Katsuki: Neden bana söylemedin?

Çocuk dişlerini sıkarak, aniden sarıldığı bedeni itip demirlere dayandı!
Kimsenin ona acımasını istemiyordu, hele ki katsukinin hiç.

Shoto: Söylesem ne yapacaktın ki, bilmene gerek yoktu.

Katsuki: Bir işin olmadığı için elbette destek olacaktım, söylemeliydin.

Shoto: Yardıma ihtiyacım olsaydı söylerdim.

Sarışın dişlerini sıkarak, çocuğun yüzüne iyice yaklaştı.

Katsuki: Sevgili olduğumuzu unutuyorsun. Bana anlatman gerekirdi!

Shoto: yaa~ Sözde sevgili!

-

Sözde sevgilisi parlama hemen kırdın çocuğumu.

Ehe şey.. keyifli okumalar ✨