"Iyi ki varsın ve benim eşimsin. Seninle nice mutlu yıllara Allah seni benim başımdan eksik etmesin." Evlilik yıl dönümüydü tam bir yıl olmuştu bu gece . Nur göz yaşlarını tutamadı sevinç ten ağlıyordu. Ahmet saklandığı yerden çıkarak eşinin yanına gitti Nur Ahmete muhabbetle bakarak boynuna sarıldı.
-Benimde sana bir haber vermem lazım dedi.
Ahmet eşine dikkatle baktı.
-Ailemize yeni biri geliyor.
Ahmet sevinçten uçacak gibiydi baba olacağı haberi onu sevince boğmuştu Nur u kucakladı sarıldı sevinçten ne yapacağını şaşırmış haldeydi. Daha fazla dayanamayarak sevinç gözyaşlarını akıtmaya başladı.
Nur eşinin bu denli sevinmesi karşısında cok mutlu oldu ikiside yorgunluklarını unutmuştu bile.
Sabah ezanına kadar sohbet ve muhabbet etmişlerdi ve namazlarını kılarak uydular.Ilk annesine söylemişti Nur ,Halime hanım sevinçten kızına sarıldı ve torununa örgüler örmeye başladı. Babasına diyememsiti utanmıştı. Halime hanım söylemişti.
Ayten hanımın sevinci görülmeye değerdi.Üzerinden bir ay geçmişti Ahmet mümkün olduğunca evde kalıyor eşine yardım ediyordu. Yine böyle bir akşamda eşiyle güzelce sohbet eden Ahmet kapının çalmasıyla bir huzursuzluk kapladı odayı soğuk bir hava esti sanki Nur iliklerine kadar üşüdü. İçi ürperdi.
-Aç kapıyı polis. ..
Nur ve Ahmet birbirine baktı anlam veremedi ikiside Ahmet kapıyı açtı. Polisler hemen yere yatırarak kelepçe taktı. Nur ne olduğunu anlamadan kocasını o halde görünce çığlık attı.
-Nur sakin ol yanlış anlaşılma var hal olur diye eşini teselli etmeye çalıştı. Kendisi de buna bir anlam veremedi.
-Doktor Ali anerşiyi yaymanızdan dolayı sizi tutukluyoruz.Bundan bir hafta önce. ..
Şehrin en büyük hastane sahibi Adnan bey gelerek Ahmet e çalışması icin hastanesine davet etmişti. Ahmet en büyük usulsüzlük ve kirli oyunlar nedeniyle kabul etmemişti. Buna cok sinirlenen Adnan bey red edilme öfkesi ile kirli dostlarını araya koyarak anersist olduğu iftirasında bulunmuştu. Polisler Ahmet i arabaya bindirirken az ötede arabasından olanları izliyordu. Nurun perisan hali Ahmetin çaresizliği onu gayet memnun etmişti.
Ahmet arabaya bindiğinde Adnan beyi gördü ve aklına yanından ayrılırkenki sözü aklına geldi.
-Ahmet zeki adamsın bence kabul et yoksa olacaklardan sen sorumlusun. Bak karın hamile onu dul bırakırsın yada perişan olur.
Ahmet bunu yapacağına tahmin vermiyordu. Nur a dönerek.
-Hemen şimdi babanın yanına git aklım sende kalmasın.
-Ahmet ne oluyor.
-kirli bir tezgah var bana inan Nur ben mahsumum.
-İnanıyorum sana
-Nur.... Daha sözünü söylemeden gaza bastı polis ve hızla uzaklaştı. .
Bitkin ve perişan halde kapıyı çaldı Nur. Halime hanım elinde örgü kapıyı açtı , kızının bu hâlini görünce örgü elinden düştü ve hemen kızına sarıldı tuttu kolundan içeriye aldı.
-Nur kızım ne oldu sana ne bu halin Ahmet nerde?
-Ahmet.... Dedi ve gözyaşına boğuldu. Onu aldılar anne polisler geldi aldı onu.
-Polis mi niye aldılar kızım
-Bilmiyorum anne bilmiyorum.
Hasan ablasının bu şekilde eve gelmesine dayanamadi ağladı ve ablasına sarıldı. Halime hanım iki çocuğunu kanatları altına aldı içi yansada teselli etmeye çalışıyordu. Daha önce mutlulukla sarılanlar şimdi ise en hüzünlü zamanlarda birbirine kenetlenmisti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIYAH NUR
Fanfictionhikayede farkındalık yaşatmak ve bir şeyler anlatmak istiyorum keyifle okuyacağınızı tahmin ediyorum. Yorumlarınızı eksik etmeyin.