Hayırdır inşallah!

53 3 0
                                    

Hayırdır inşallah dedim, çıktım yola... Dizlerim titreye titreye yürüyordum. Ayazla birbirimize ölüm ayıracak diye söz vermiştik. Bu kadar çabuk pes edecek olma ihtimali beni korkutuyordu. O benim bu şehiri sevme nedenim, dert ortağım, en iyi arkadaşımdı. Benim onunla evlilik hayallerim vardı. Korkuyla, gözlerim dolmuş bir şekilde adaya doğru ilerlemeye devam ettim. Sonuçta olacak ile öleceğe kimse çare bulamıyordu.

Ayaz sahil yolunda arabasının içinde bekliyordu. Girdim arabaya, çok soğuktu bana karşı, gözlerim doldu. "Sana bir şey göstermem lazım" dedi. Sevgilisini mi gösterecekti? Allahım bu korkunç bir durum. O kadar acımasız olamazdı herhalde. Gözlerimden yaşlar süzülüyordu. Bana baktı ağlıyorsun dedi. Daha gelmedik mi dedim sadece.
Adaya geldik, indik, salak salak etrafa bakındım, oturup kaderimin bana yine ne yapacağını bekledim. Kız nerdeydi acaba, güzel miydi, nasıl bir vicdansızsınız siz! Hakan'ın düğünü olur kız beklerim, Ayazda aynı muhabbet. Ayaz bir anda arkamdan yaklaştı, gözlerimi kapattı, ne oluyor ya dememe kalmadan gözlerimi açıverdi.

Aman Allahım inanmıyorum sana Ayaz! Bu nasıl bir şeydir böyle!

Bir sandal, içi gül yapraklarıyla dolu, minik mumlar, bir ayıcık. Elimi tuttu, beni sandala bindirdi. Küçük bir gezinti yaptık. Herşey o kadar kusursuzdu ki. Allahım çok seviyorum. Bu yüzden meşgulmüş. Günahını almışım! Zaten günah almaktan cehennemlik oldum. Aşkım benim! Ayaz varsa herşey tamam benim için. Çok aşığım ona. Kalbimde büyük bir yeri var onun. Her zaman kalacak bir yeri.
Akşama kadar beraberdik, yemek yedik, düşüncelerimi anlattım, bana baya güldü, ne gülüyorsun salak, aldatıyorsun sandım hatta seri katilsin beni öldürmek zorundasın sandım!

Akşama kadar beraberdik, yemek yedik, düşüncelerimi anlattım, bana baya güldü, ne gülüyorsun salak, aldatıyorsun sandım hatta seri katilsin beni öldürmek zorundasın sandım!

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ayaz benim benliğimi baştan yaratan, profilimi ortaya koyan adam. Çok kibar, çok yakışıklı ve bana çok değer veriyor. Çok insan girdi hayatıma. Oysa ben Hakandan başkasını sevemem sanıyordum. Ayaz, bildiklerimi unutturdu, anladıklarımı değiştirdi. Çünkü kendime çok yakın hissediyorum. Diğer yarım gibi geliyor bana. Ayaz benim ezberimi bozdu. Beraber yemek yapıyoruz, tezgaha oturuyorum ona küsünce, şişko kıracaksın orayı diyor, korkup atlıyorum parasını ben öderim diye. Bir hatam olunca sessiz sedasız kimseye çaktırmadan o uyarıyor, gecenin bir yarısı arayıp sizi seviyorum bayan diyor kapatıyor telefonu. Sadece ben değil, tüm gruba değer veriyor, önemsiyor bizi. Bir ihtiyacımız olsun ilk o koşuyor. Ona güveniyorum. İlerde ondan olan bebeklerimi uyutup buraya yazacağım bana kalan zamanımda, tabi şimdi finaller falan derken, ben evlenemem okul bitmiyor diye ağlıyorum orası ayrı konu.

 İlerde ondan olan bebeklerimi uyutup buraya yazacağım bana kalan zamanımda, tabi şimdi finaller falan derken, ben evlenemem okul bitmiyor diye ağlıyorum orası ayrı konu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Mini parti adı verilen, gayet geniş kapsamlı bir parti varmış

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Mini parti adı verilen, gayet geniş kapsamlı bir parti varmış. Adının mini olmasının nedeni, sadece bir grup erkek çıkıp gecelere kadar şarkılar söylüyormuş. Bana mide bulandırıcı geldi. Çünkü bir grubu saatlerce dinlemek pek mantıklı gelmiyordu. Aslında çocuklar İzmirin yakışıklı çocuklarından. Hatta gayet yakışıklı diyebilirim. Gayet eğlenceli bir grupmuş. Gitmek istemiyordum ama Ayazın ısrarlarına katlanamadım tamam gidelim dedim. Hemen araştırdım tabi. Cumhuriyet sokağında Hanedan kafe gideceğimiz mekan. Bu grubun partilerine baktım, içkili, cipslerin, kolaların, çerezlerin olduğu, hınca hınç dolu partiler. Ne kadar kötü olabilir diye düşünüyordum. 8 de başlıyormuş, biz iyi bir yer bulmak için 7de orda olacakmışız. Girişi 5 TL. Eller havaya oynarız, biraz içeriz, cipsler de benimdir, bence fena değil. Bu kadar kiloyla hala cips düşünmem ayrı konu. Kızlar pek bir mutlu oldu, çocuklar gerçekten yakışıklıydı tamam kabul ama umudunuzu kırmak gibi olmasın kızlar, o çocuklar ne İzmir kızları görüyor, sizi mi beğenecekler şimdi? Tamam sizde güzelsiniz benim meleklerimsiniz ama İzmirdeyiz doğruya doğru şimdi.
Hazırlanmaya başladık, ben kotumu giydim kızlara baktım elbise giymişler, kızım deli misin partiye gidiyoruz diyorum, ne olacak ya diyorlar. Allahım beni neden bunların arasına yollarsın ki? Tamam seviyorum da. Olmuyor böyle. Pek anlaşamıyoruz sanki!
Biraz atıştırdık, ben gayet her zamanki gibi yedim, dışarı çıkarken yemek yemeden gidemem, ya aç kalırsam diye ödüm kopar.
Kızlar yemediler, salata yiyorlardı. Neymiş efendim kıyafetin içine girmeleri gerekiyormuş. Affedersiniz kızlar da her gün zeytinyağlı dolmalar, içli köfteler falan löp löp yerken bugün o salatalar sizi kurtarmayacak benden söylemesi. Bu yaptıkları hamburgerin yanında diyet kola isteyip diyetteyim demek gibi oldu. Grubun salağı yada en zekisi benim bu durumda. Hazırlandık, ben baya önceden hazırlandım, yatakta oturmuştum. Bunlar saçlarını yapıyorlar. Saat 7 oldu Ayaz aradı, hadi çıkıyoruz dedim, asansörü çağırdım. Ulan heyecanlısınız tamam da 4 kişilik asansöre 5 kişi bindik, zaten kendilerinden ağır çantaları var, ne desem bilemedim. Evimiz 6.katta, 4e geldik, asansör durdu. Basıyorum, yok olmuyor kaldık resmen. Işığı kapandı asansörün salak gibi kaldık. Ayazı aramak istedim, çekmiyor. 17.dakikada kızlar artık ağlamaya başladılar, ama nasıl ağlıyorlar, geç kaldık diye. Terden yapış yapış olduk ya, makyajları bozuldu. Canlarım ya! Tabi Ayaz bir sorun olduğunu anlamış, baktım aşağıda asansöre vuruyor sesi kulaklarıma geliyor. Baktı orda değiliz, kat kat çıkmaya başladı. 4.kata gelince kendimizi yırtarcasına bağırmaya başladık. Apartman görevlisine haber verdi, çıkardılar bizi. Yemin ederim ağlayacaktım. Ayaza sarıldım, kızlar geç kaldık diye ağlıyorlardı, bindik arabaya. Yol bana baya uzun geldi. Saat 19:43te Hanedan yazısını gördüm. Mistik canlı müzik grubu by Orçun Kale yazıyordu. Kızlar hemen havalılaştı, az önce kıçından ter akan kız grubu şimdi Lady Gaga oldu bak sen. İçeri gerçekten çok dolu, kızlar kendini gösterme çabasında. Ayaz, biz geç kalınca bize masa ayırtmış. Masa baya arkada ama sorun yok. Zaten izlemek isteyen bar bölümüne gidiyor, burda sadece yemek yiyorsun. Oturduk beklemeye başladık. 8 civarı grubun gelmesi gerekiyordu 20:32de anons edildi, geldiler. Grubun sarışını özür diledi, trafik falan fistan dedi. Bunlar başladı şarkılarını söylemeye. Dinlemeye başladık, kusacaktım! Bayık bayık söylüyorlar. Kızlar da inanmıyorum, mucize bu, seslere bak inanmıyorum moduna girdiler. Telefonumdan başımı kaldırmadım. Bir süre sonra çişim geldi, orda duran bar görevlisi bir kıza tuvaletin yerini sordum, işaret etti, ben giderken Nil köşede sapsarı olmuş bekliyordu. Gittim hemen, ne bu halin iyi misin dedim, çişim geldi, tek gidemedim dedi. Aldım bunu tuvalete gittik. Tuvalette ayrı bir parti var sandım çok doluydu! Bir kabin boşaldı baktım Nil beraber girelim dedi, saçmalama gir dedim. Ya millet boşuna beklemesin dedi, kimsenin bakmadığı bir an beni pat diye kolumdan tuttu içeri çekti, ne yapıyorsun dememe kalmadan pantolonu indirdi, oturdu. Şırıl şırıl çişini yaptı. Sonra dedim yapacak bir şey yok bende yaptım. Kapıdaki kadın sinirden çıldırmış durumda kapıya vuruyordu. Aman Allahım biz burdan nasıl çıkalım şimdi? Bunu hiç hesaplamamıştım. Çıkamıyoruz, bildiğin çıkamıyoruz. Bir ara kapıyı açtım, baktım bizim kızlar da orda. Kapıyı geri kapattım, polisi ara polisi demeye başladım. Rezil olacaktık ama çıkmazsakta bizim kabini ateşe verme olasılıkları vardı. Allahım sen yardım et dedim, açtım kapıyı, iki kız bir kapıdan çıkmaya çalışıyoruz. Nasıl şok oldular, nasıl kahkaha atıyorlar görsen. Tam o an Ayazın da kapıda olduğunu gördüm, oh ne güzel ya rezil olmuşuz! Sürekli dalga geçtiler, klozete sığdınız mı diye dalga geçtiler, ölmek istedim!

Oysa kiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin