Salkımlara Tırmanış

260 18 10
                                    

Nazlı bana baktı ve gülümsedi. Cesaretimden dolayı gurur duyuyordu. Hemen Salkıma tırmanmaya başladı. Gözlerimi kapadım ve yavaş yavaş bende tırmanmaya başladım. Bir müddet gözümü açmadım. Gözlerimi açtığımda çok yüksekte olduğumu fark ettim. Korkuyordum. Düşmekten ve ölmekten. Şimdi ki etap daha zordu. Başka bir Salkıma atlamak zorundaydık. Nazlı Salkımı ileri geri sallıyor, hız kazanıp öbür salkıma atlamaya çalışıyordu. Ben hala olanlara bir gözü kapalı bakıyordum.Nazlı'nın çığlığıyla tamamen açtım gözlerimi. Ayağı salkımlardan birine dolanmış,baş aşağı sallanıyordu. Hemen bir elimi ona uzattım. Elime tutdu. Onu tüm gücümle kendime doğru çektim. El ele tutuşarak tüm salkımlardan birlikte atlayarak geçtik. Ben onu öbür salkıma iterken o benim kalkmama yardımcı oluyordu. Bu şekilde tüm bataklığı düşmeden geçmeyi başardık. Yere indiğimizde ormandan tamamen çıkmıştık. Ve arkamızda Alp alkışlayarak yanımıza geliyordu. Onu görünce sevinçten havalara uçtuk. Alp bizim okulda ki en sevdiğimiz arkadaşlarımızdan biriydi. Artık iki kişiydik üç olduk. Ama bu uzun sürmeyecek gibi görünüyordu. Alp istediğini yapan biriydi. Ona çok söz geçiremezdik. Bİze Efe'yi bulduğunu söyledi. ''Biz Efe'yle diğerlerini arayalım. Siz de Nazlı'yla devam edin''dedi. Biz de kabul ettik. Otobüs kazasını atlatmıştık. Salkım Ormanını da... Peki şimdi sırada ne vardı? Bizi nasıl olaylar bekliyordu bilmiyorduk. Yürümeye devam ettik. Karnımız da çok açtı. Önümüzde Kocaman bir nehir vardı. Ve yanında çok güzel meyveler.. Kırmızı, mavi, sarı renk renk.. Nazlı dayanamayıp bir tanesini yedi. Aradan yarım saat geçmişti. Nazlı'nın suratı git dide kızarıp, şişmeye başlıyordu. Yediği meyve zehirli olmalıydı. Halsızleşiyor, yürümekte zorlanıyordu. Yardım bulmam lazımdı. Hemen biraz arkasındaki eve girdim. Ev boştu. Su, yiyecek ve birazda ilaç aldım. Ve geri döndüğümde şok oldum. Nazlı orada yoktu.

Gezi MacerasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin