.
.
.
selaaamm ✨💅•••••
{anlatım, felix}
annesi babasının -hyunjin'nin de yani- fotoğrafını salondaki küçük masaya koymuş bakıyordu.
"bugün onun doğum günü ... " mırıldanarak elindeki fuların kokusunu içine çekti.
derin bir nefes aldı "parfüm kokusu burnumda" sesi titremiş, gözleri dolmuştu.
felix ise onu arkasından izliyordu. fark etmişti.
"sen olmasan aramız iyi olacaktı"
felix anlamayan bakışlarla bakıyordu.
"hah? kim? anlamıyorum .. "
"yapmasının sebebi.. SENİN BABAN OLMAKTAN UTANMASIYDI! " annesinin sesi giderek yükselmiş sinirli bir şekilde felix'e dönmüştü.
"ona benziyorsun" kafasını hafifçe salladı. ve ekledi.
"ama onun tırnağı değilsin"
felix oldukça şaşırmış ve korkmuştu. küçük bedeni hafifçe titremişti ağlayacak gibi olmuş kafasını yere eğip ayaklarına baktı.
"gel buraya" çocuk sessizdi.
"SANA GEL DEDİM" kadının sesi gereksiz yere yükseldi, felix korkar adımlarla yavaşça annesinin önünde dikildi.
kadın elindeki parfümü felix'in her yerine bol bol sıkıp kendine de sıktı. masadaki fularıda alıp kokusunu içine tekrar tekrar çekti. felix ne yapıyorsun der gibi kadını izledi.
"sana asla zarar vermem, biliyorsun değil mi? "
felix kollarını annesine hafifçe sardı ve sessizce birkaç kez özür diledi.
"benim iyi oğlum olacaksın... değil mi? "
aynı ses tonu ile dudaklarını araladı "her zaman" felix'in kafasında bir sürü soru işareti vardı hiçbir şey anlamıyordu. annesinin ruh hastası olduğunu düşünmeye başladı.
" be-ben olmasaydım aranız mı iyi olacaktı? "
"ve.. kime benziyorum? " gencin sesi titremişti. kadının söyledikleri ağır gelmişti, ağlamak istedi. ve gözleri doldu. annesi gülümseyerek saçlarını okşadı.
"hadi odana git felix" kafasını sallayıp odasına adımladı, abisi ve babası evde yoktu. odasına geçip kapıyı kapatıp dibine oturup bacaklarını kendine çekti. alnını dizlerine koyarak dudaklarından küçük bir hıçkırık kaçtı. yanaklarından süzülen yaşları hızlıca silip ayağa kalkıp kapıya yürüdü, fakat annesi çoktan kilitlemişti. kaşlarını çatıp alnını kapıya yasladı.
"kilitlediğini neden ben duymadım? " ses yoktu.
"anne?" ekledi. "orda mısın? "
"hadi ama küçük çocuk değilim ben! "
yine ses yoktu, oysaki çoktan evden çıkmıştı."abimi aramam lazım abımı aramam lazım abimi aramam lazım" telaş yaparak sayıklıyor ve telefonunu bulmaya çalışıyordu. salonda bırakmıştı.
"şimdi ne yapacağım.. " sitem ederek ellerini saçlarına geçirip yatağına uzandı.
"acaba camdan mı atlasam? "
"ama çok yüksek" eli ayağı dolaşmış yerinde kıpırdanmıştı.
"A ODAM HYUNJİN İLE AYNI YERDE SESLENSEM DUYABİLİR BENİ! " heyecanla yerinden kalkıp pencereyi açıp biraz aşağı sarktı.
"PİŞT HYUNJİN-AH" biraz bekledi.
"NE VAR BE!? " çok geçmeden hyunjin'nin sesini duyunca yüzünde bir gülümseme oluşmuştu.
"SAÇLARINI YUKARIYA DOĞRU UZATSANA"
"n-ne? " saçları elbette o kadar da uzun değildi.
"NE SAÇMALIYORSUN YA DÜN YETERİNCE AKSİYON YAŞADIM ZATEN ABİM VE ABİN YÜZÜNE CEZALIYIM BEN! " hyunjin dudaklarını büzerek yatağına tekrardan uzanıp manga okumaya devam etti.
"cidden mi lan"
"seni duymUYORUM SUS BENCE SİNİRLERİM BOZUK ZATEN " gözlerini devrirerek gözüne giren saçlarını geriye attı.
"hyunjin ya.. sanırım annem evi terk etti. ve beni odaya kilitledi .. "
hyunjin gözlerini mangadan çekip cam'a baktı.
"ne? cidden mi- "
"ŞAKA YAPAR GİBİ BİR HALİM Mİ VAR ACABA!? " sesini yine yükseltip biraz daha aşağıya sarktı.
"DUR DUR BEKLE GELİYORUM"
felix sessizce kendi kendine onaylayıp yatağına geri oturdu.hyunjin hızlı bir şekilde bahçeye çıkıp felix'in odasının önüne geldi ve seslendi.
"HEY FELİX BAK BİR " felix hemen yatağından kalkıp pencereden baktı.
hyunjin kollarını açtı. "ATLA BAK ASLINDA O KADAR YÜKSEK DEĞİL"
"tamam bağırmayı kes"
"YA HAYIR OLMAZ OLMAZ ÖLÜRÜM" hyunjin gözlerini devirerek biraz daha yaklaştı. "felix bana güvenmelisin"
"hey dur, evin anahtarı kapının hemen yanındaki saksıda olmalı baksan? " hyunjin kafasını sallayıp dediği saksıyı görüp içine baktı.
"neden saksının içine koyarsın ki felix"
o sırada felix odasının kapının arkasında durdu,onu duyuyordu.
"boş yapmada bul, kenarına bak salak"" tamam bekle " hyunjin en sonunda bulup kapıyı açıp içeri girip odasının kapısına yaklaştı.
" tamam içeri girdim ama... " ayaklarına dolanan kediye baktı. kedininde üstünde de bir civciv vardı. hafifçe kıkırdayıp ikisini kucağına aldı.
"senin çocuklarını buldum, ben niye bunları hiç görmedim? "
"aa... lixie ile minmin -şu an salladım xjsosn- ha sen gelince kayboluyorlar"
"vay alındım" kıkırdayıp yere bıraktı ve kapıya yaslandı.
" e şimdi odanın yedek anahtarı nerde? "
"odamdaydı ama sanki abimin odasında görmüştüm"
"tanrım... neden sahip çıkmazsın ki" hayıflanıp chan'ın odasına girdi.
"chris hyung amma dağınıkmış" ki dağınık biri değildi. sadece hyunjin abartıyordu.
"nerde olabilir ki" diye düşünürken biraz etrafı dağıttı, chan onu kesebilirdi.
en sonunda bulup gülümseyip felix'in odasının kapısını açtı.
"çok korktum aslında hyunjin .." hyunjin kocaman kollarıyla karşısındaki bedene sıkıca sardı.
"korkma, ben senin yanındayım"
••••••••••
AAYAYAYAYAYAAY*-*
NASILDI ✨✨
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alt Komşum||HyunLix-TAMAMLANDI
Fanficalt komşum💙 -olm napıyonuz lan yukarda? çilli çocuk -sana ne? ne yapıyorsak yapıyoruz. {argo ve küfür içerebilir, argo bir sanattır. } yan ship; bangİnho, seungİn, minSung, chanChang. {texting x düz yazı} start; hatırlamıyorum.. finish; ¯...