Matemde Kalan Düşler

11. Bölüm " Küllenmiş Yas"

      Keyifli okumalar dilerim

Oy ve  yorumlarınız benim için çok önemli onları eksik etmeseniz çok sevinirim canlarım ❤️

                     11. Bölüm
                  Küllenmiş Yas

           Sia - Angel by the wing

            Faith Maria - nvm
                     

Bazı sevgiler yok olmak için vardır. Bazı insanlar ise daima sevgisizliğe mahkumdur. İnsanların gözlerinde onlara karşı hep bir nefret olur.
Böyle olunca seninde içindeki sevgi  küllenip yok olur.  Sonra insanlar sana sıradan gelir. Ve onları yok etmek sırandalaşır. Sonra her şey alt üst oluyor hayat gibi...

" Sen gerçekten çok gaddarsın" zehir zemberek sözlerine devam eden adamı dinlemeye son verip bende konuşmaya başladım.

" Öyle olmasaydım bu gün burada olmazdım!"sahte bir kahkaha ile devam ettim konuşmama" Senin aklına ihtiyacım yok. Bir daha benim işime karışma! "Diyerek telefonu yüzüne kapatım. Ondan gelecek cevabı dinlememiştim zaten gerekte yoktu. İnsanların yaptığım şeylere çok kötüymüş gözüyle baktığında bana çok normal geliyor.

Bu bana sunulan yolu bulduğumda
kim olduğumu bilmiyordum.
Ne yapmam gerekiyor bilmiyordum
Sadece sonu görünmeyen bir karanlık vardı önümde. Bana o karanlıkta cesur bir şekilde yürümek kaldı
Sonra koca bir ateş sardı etrafımı
Önce gögsümden başladı beni yakmaya sonra etrafı tamamen sardı. O ateşten sağ kurtulmanın tek yollu ellerimi yakmaktı ve bende öyle yaptım.
Kendimi sonsuza dek yaktım.

İçimde küllenmiş hiç bir duygumun yasını tutmadım. Yas her zaman iyi kalpliler için sağlam bir yoldur. Kötüler içinde gadar bir intikamdır.

Parmaklarımın saçlarımın arasına daldırıp gergince düzeltip derin bir nefes aldım. Kapı çalmadan açılınca kaşlarım çatarak hızlıca kapıya döndüm. Gelen Pınar 'dı

" Teyzen geldi aşağıda seni görmek istiyormuş."

" O nerden çıkıp geldi bu kadar işini içinde"
Pınar bu sözlerime bilmem der gibi omuz silkip kapıya doğru yürümeye başladı. Bir kaç adım sonra dönüp bana baktı.

" Ben odamdayım. Ters bir şey olursa haber verirsin"Ona cevap vermek yerine başımı salladım. O odadan çıkıp gittikten sonra bende merdivenleri birer birer inip salona vardım.
Teyzemi yıllar sonra ilk defa görmeyi beklemiyordum. Hele o olaydan sonra hiç. Şimdi buraya neden geldiğini aşırı merak ediyorum.

Tekli koltuklardan birine oturmuş bacak bacak üstüne atıp öfkeli bir şekilde telefondan bi şeyler okuyor. Bazen kaşlarını çatıyor bazen ise yumruğunu. 2 dakika boyunca ben onu izledim oda telefonda ki yazıyı tekrar tekrar okudu. Başım dik bir şekilde yürüyüp salona girdim. Topuklu ayakkabılarım sesini duyan teyzem başını telefonundan hızla çıkıp bana baktı. Tam on bir yıl önce onunla yüz yüze gelip konuştum. Bıraktığım gibi değildi kırışıklıklarını estetiğin arkasına saklamıştı ama koyu kahverengi gözleri bu konuda hiç başarılı değil. Kısa kahverengi saçları açıktı. Yıllar onu yaşlandırmıştı. İlk konuşan ben oldum.

" Seni buraya tam olarak ne getirdi çok merak ediyorum" diyerek karşısında ki koltuğa oturdu.

" Seni görmek istedim" dedi her sözcüğün altına vurgu yapmıştı. Aslında bu dediğinin altında binlerce anlam vardı. Bakışlarında buz gibi hava vardı. İçimi üşüten, beni o karanlığa geri yollayan.