Evet biliyorum son bölümün üzerinden iki sene geçti.. Ama ben gerçekten çok özledim ve yazmaya ihtiyacım olduğunu fark ettim.
Ne diyorsunuz yazmaya devam edelim mi bu kurguyu?
Birde lütfen aralarda yorum yaparsanız çok sevinirim hikaye akışı hakkında daha çok fikre sahip olabilmem içinn
💗💗💗💗
Ellerim dudaklarımda nefes nefeseydim. Ufacık bir dokunuş nasıl vücudumu böylesine titretmişti. Damarımda gezen alkol ile sakin kalmama pek yardımcı olamaz gibiydi. Kafamı kaldırdığımda herkesin oyuna devam ettiğini gördüm. Onlar için ufak bir şeydi.
Uzun yıllardır yaşamadığım panikataklarım baş göstermeye başlayınca nefes alacağımı söyleyip dışarı çıktım. Kapının önündeki iki merdivene çöktüğümde yine içşel sorgularımla baş başaydım.Bir yanım artık ufak olmadığımı ve ilk öpücük denen şeyin bir saçmalık olmasını söylüyordu, diğer çocuk yanım ise yıllardır bu anın hayaliyle yaşadığını. Birde içimde benden bağımsız bir düşünce daha vardı. Kafamın içinde sürekli eğer seni öpen Atakan olsaydı hala burada böyle salak gibi oturuyor mu olurdun yoksa üst katta öpücüğü mü kutlardın diyordu.
Arkamdan çarpan kapının sesi ile oraya doğru döndüm. Kartal telaşla yanıma doğru gelip oturmuştu.
"Melodi kalkıp gittiğini fark etmedim. Bir sorun mu var? Bak eğer az önce olanla ilgiliyse bir oyun zaten ve ben sen olur dedin diye yaptım. Zaten bu oyunda sürekli olan bir şey eminim daha önce yapmışsındır."
Ben onun düşüncesini destekler bir şekilde kafamı sallarken o bir anda ayağa kalkıp başını tutmuştu.
"Hassiktir!"
"Hay ben aklımı sikeyim. Melodi sen alkollüsün. Ben, ben düşünemedim yemin ederim. Çok uzun zamandır içmediğini düşünemedim. Muhtemelen sana ne sorduğumuzu bile anlamadın. Hassiktir"
Kendi kendine bağırırken bense sesi hala boğuk duyduğum için cevap veremiyordum.
"Hatta. Hayır ya ilk öpücüğün bu olamaz değil mi? Bunu senden almış olamam?"
Gözümden bir damla yaş aktığında kalkıp ona sarıldım. Ve fısıldadım.
"Eğer benim ilk öpücüğüme layık biri varsa o da sensin."
İçi rahatlamalıydı artık.
"Ben yine de yapmamalıydım çok özür dilerim melodi. Yemin ederim ki düşünemedim."
Ne kadar sorun yok desem de böyle devam edeceğini bildiğimden onu kolundan tutup içeri sürükledim. Salona girdiğimde oyun çoktan bitmiş ve ortalık toplanmaya başlamıştı.
"Biz ortalığı toplayalım sonra güzel bir film açar izleriz olur mu?"
Herkes teker teker onaylar sesler çıkardığında Nisa ile mutfağın yolundaydık.
Zaten çok dağıtmadığımız için toplamakta o kadar zor olmamıştı.
Alp bir ara bizi kontrol etmek için mutfağa uğramış sonra da içeri geri dönmüştü. Salona döndüğümüzde bir film açıp hep birlikte izlemeye başladık. Daha doğrusu onlar izlemişti çünkü ben yalnızca birkaç dakika sonra uyuya kalmıştım.
Sabah ise her zamanki gibi herkesten erken uyandığımda saat 6 yı biraz geçiyordu. Uykuya çok düşkün bir insan olmadığımdan yattığım koltuktan kalkıp üst kata çıkıp üzerimi değiştirdim. Sitenin içinde turlamak için kulaklıklarım ile birlikte kendimi dışarı attım. İlk turumu attığımda evin kapısından çıkan Atakan'ı gördüğümde biraz duraklayıp onu bekledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENİN NUMARAN? |Beşiktaş
Ficção GeralAnnesi ve babası Beşiktaş kulübünün efsanelerinden olan Melodi onların izinden Beşiktaş'a gönül verir ama bu kez sahada değil. Tercüman olarak çıktığı antrenmanda kafasına yediği yumrukla başlayan bu macerada bizimle misiniz? "Sende farklı bir şeyl...