**
"Yirmi birinci, kutsal denek seçme günümüze hepiniz hoş geldiniz!"
Robotik ses, koca salonun içinde yankılandığında kollarımı bedenime sararak ısınmaya çalıştım.
"Bugün büyük gün! Vertex Bilim Merkezini birincilikle bitiren Albert Brice Martin, kendisine yeni bir denek seçecek."
Denek adayı olmamın verdiği stres, robotun hoparlörden çıkan mekanik sesine tahammül etmemi zorlaştırıyordu. Yarım saat içerisinde buradan sahiplenmiş bir denek olarak çıkabilirdim ya da bir yıl sonra yine kutsal denek seçme gününde kalbi ağzında atarak sahiplenme korkusuyla yaşayan muhtemel denek adayı olarak da.
Yıl 2141
Yaşanılacak yer arıyorduk, doğa haklı olarak hanesine bizi kabul etmiyordu. Rüzgar bize düşmandı. Artık hafif esen meltemler yoktu dünyamızda. İnsanların hayati fonksiyonlarıyla oyun oynarcasına esen ya ölüm ya da sakatlık vadeden kasırgalar vardı.
Albert Brice, taht denilebilecek kadar şatafatlı sandalyesinden kalkarak salonun ortasına yürüdü.
Albert Brice.
İsmi oldukça zikredilirdi.
Albert Brice, 3D yazıcıyı geliştirdi.
Albert Brice, xspeni-2037 virüsünün aşısını buldu.
Albert Brice, medikal kozalara yeni boyut getirdi.
Albert Brice, hidroponik çiftlikleri üretti.
Albert Brice, Harane köyünde çıkan mutasyonun iğnesini buldu.
Onun hakkında gördüğüm haberler zihnime düşerken tüm tüylerimi ürpertecek, bacaklarımı zangır zangır titretecek haber kulaklarımda çınladı.
Albert Brice, sinirini bozan deneği sülüğe çevirdi.
Kurbağayı öperek prense çeviren yoktu bu devirde, hedefleri uğruna bir canı gözünü kırpmadan deney faresi gibi kullanan bilim insanları vardı fakat ben hiçbirine kızamıyordum. Kızamazdım da. Onlar sayesinde yaşıyorduk, aldığımız nefes bile onların sayesindeydi.
Vertex Bilim Merkezi olmasa hepimiz bir hiçtik.
İlk denek fikri cereyan ederken başta hayvan severler olmak üzere bir grup insan harici herkes heyecanla karşılamıştı. Mantıklıydı, vicdana uygundu.
Tabii, düzen doğru işleseydi.
Bize denilen; tecavüzcüleri, katilleri, vatan hainlerini en ağır deneylere tabii tutulacak hem onlar cezalandırılacak hem de bir yararları dokunulacak...
Yıl 2120, denek yasası yürürlüğe girdi.
Tüm anayasa değişti ve tüm insanlık sindirildi.
Tecavüzcüler yoksul halktan olmadığı müddetçe ceza almadı.
Ölüm, zenginin elinden geldikçe hoş karşılandı.
Denek, yoksul halkı hakkını ararken buldu.
Kimse adil sorgulanmadı ve tarih tekerrür etti. Adalet yine ve yine düzgün işlenmedi. Norlan Hükümeti, kendi halkını cezalandırdı. Sömürdü.
Albert Brice, yeri göğü titreştiren güçlü adımlarla koyun sürüsü gibi dizilen denek topluluğun önüne geçti. Bizim önümüze.
Nefesler tutuldu.
Bakışları, tüm deneklerin üzerinde ağır ağır gezinirken gözleri benim gözlerimin üzerinde durdu. Kirpiklerim titreşti, bacaklarımın bağı çözüldü. Gözlerinde tüm tüylerimin ürpermesine ve koca bir huzursuzluğa kapılmama neden olacak bir hırs vardı. Bakışları herkesten daha çok benim üzerimde oyalandığında koca bir huzursuzluğa kapıldım.
Ben olamazdım.
Beni geçti ve üsten bir şekilde diğer deneklere baktı sonra da düzgün diksiyonuyla "Evet," dedi.
Ortalıktaki gürültü anında sessizleşti, meraklı bakışlar salonun ortasındaki adamı buldu. Dudaklarının arasından çıkacak olan isim; bir hayatı tüketecek, geri kalan birçok deneğin rahat nefes almasını sağlayacaktı.
"2141 yılında seçtiğim denek," Ortalıkta olan bakışları tekrar beni bulduğunda gözlerimin içine bakarak konuşmasına devam etti. "Ariadne İris Melan."
Ariadne İris Melan.
Zihnimde sirkülasyona giren kendi ismim, ismimi tekrarlayan ses Albert Brice.
Etrafta dolaşan şaşkınlık nidalarını da fısıltıları da işitebiliyordum. Her ne kadar tam olarak ne dediklerini duymasam da, şaşırmalarının nedenini tahmin edebiliyordum. Albert Brice'ın bir kız seçmesine şaşırmışlardı. Hele ki bağışıklık sistemi benim kadar düşük bir kızı.
Yaka kartlarımızda hepimizin değerleri yazıyordu ve herkes onun ilk seçme hakkını neden en iyi değerle sahip olan Arthur'la yapmak yerine, işine yaramayacak belki de ilk deneyde elinde kalacak bir kızı seçtiğini merak ediyordu. Buna ben de dahil olmak üzere.
Fakat merak, korkumun çok daha altında kaldı.
Artık resmi olarak sahiplendirdiğim gerçeğiyle ellerim ve ayaklarımdan tüm güç çekildi. Kalbim şiddetle atmaya başladı, midem kasıldı, bulandı.
Bundan sonra yaşayacaklarım tamamen belirsizdi, beni koruyan hiçbir yasa kalmamıştı. Onun beni seçmesiyle ben artık insan olmaktan çıkmış, ipleri Albert Brice'ın elinde olan kuklaya dönüşmüştüm.
Dolan gözlerimi onun dipsiz bir kuyuyu andıran gözlerine diktiğim an, robotik ses tüm salonda son kez yankılandı.
"Ariadne İris Melan, işlediği suçun kefareti için bir yıl süreyle Albert Brice Martin tarafından denek olarak kullanılacaktır."
**
Yeni bir hikaye, inanılmaz bir heyecan!
VERTEX; heyecanı, nefreti, aşkı, acıyı, hırsı tüm duyguları en uç noktalarda yaşayacağımız bir hikaye. Distopik, olası yeni bir dünya.
Bu hikayede yetişkin öğeler içeren ve olumsuz örnek teşkil edecek davranışlar olacak. Karakterlerin davranışlarını o şartlar altında ve bulundukları konumlara göre yorumlarsanız daha çok keyif alarak okuyacağınızı düşünüyorum.
Bölümler Asalak Fenomen final verdikten sonra gelecek.
Birlikte güzel bir yolculuğa çıkacağımıza eminim, ilerleyen zamanlarda VERTEX'in yeni bölümlerinde görüşmek dileğiyle...
İg: merveegnr_
tw: mervegnr_
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VERTEX
Science FictionYüzyıllardır aynı şey; büyük balık küçük balığı yer. ** Hikayede +18 unsurlar olacaktır, lütfen yaşı küçükler okumasın. "Benim kaybedecek bir şeyim de yok." Elini kaldırdı, çenemi iki parmağının arasına aldı. Ben canımın acımasına kendimi alıştırm...