mühürlü delta | taekook-yoonmin

7:Düğün Za(m)anı

Selaaam,Tolga geldi!

Nasılsınız,iyi misiniz???

Satır arası yorum istiyorum,fikirlerinizi merak ediyorum.

Birde,erken seviştirdin gibi cümleler duymak istemiyorum.Bununda normal bir eylem olduğunu,ve abartmamak gerektiğini unutmayalım.Ayrıca yazar benim,istemeyen okumaz:)<31

İyi okumalaaar.

Jeongguk-

Darmadağın olmuştuk.Yoongi hyung'un ölüm haberinden sonra,
Jimin kendini odasına kitlemiş,
Taehyung ise saraydan çekip gitmişti.
Ben ise yapayalnız salonun ortasında kalmıştım.Ne yapacaktım şimdi!?

Jimin'i,kardeşim gibi bildiğim kişiyi nasıl kendine getirecektim?Karnında daha yeni oluşan bebeği,yani benim yeğenim babasız kalmıştı.Üstüne kral,benim civcivimin ruh eşiydi.Ve birde deltasını kaybeden kişiler,
asla eskisi gibi olamıyordu.

Peki ya TaehyungAbisi,babası,kısacası herşeyi olan adamın ölüm haberini almış,üstüne bu haberi Jimin'e vermişti.Kafamı hemen toplamam gerekiyordu.Sarayı kendine getirmem gerekiyordu.

Bir klan söz konusuydu.Kral'ın ölüm haberinin verilmesi,başa kimin geçeceğinin konuşulması gerekiyordu.Bende herkes gibi çok üzgündüm.Ama birinin gerçekçi davranması lazımdı.Bunun için Taehyung'a ihtiyacım vardı.

"Efendim,Prens Jimin bayılmış!Lütfen gelir misiniz?"

Jimin'in bünyesi muhtemelen bu kadar acıyı kaldırmamıştı,şu an tek umudum,yeğenime bir şey olmamış olmasıydı.

---

Jimin şu an,Yoongi hyung'un tişörtüne sarılmış yatıyordu.Bebek şimdilik iyiydi,çağırdığımız hekim kontrol edilmesi gerektiğini söyleyip,ona ait ayırdığımız odaya gitti.Fakat civcivin ağzını bıçak açmıyordu.Sadece kralın çıkardığı tişörtü, arada öpüp kokluyordu.

Zaten kısa bir süre sonra,hekimin verdiği ilaç ile uyuya kalmıştı.Jimin'in iyice daldığını gördükten sonra,
üstüne ince bir örtü örttüm ve sessizce odadan çıktım.

"Jeongguk."

Bana seslenen Taehyung'tu.Şükürler olsun,hemen yanıma gelmişti.Hızlı bir şekilde koşup,kollarımı ona sardım.

"Sana bir şey olacak diye çok korktum."

dedim,gözyaşlarımı silerek.Onun gözleri kan çanağıydı.

"Yoongi hyung'a kim bunu yaptıysa,
hepsini geberteceğim."

Yanaklarını avcumun içine alıp,göz göze gelmemizi sağladım.

"Bana bak Taehyung,sakin olup
düşünmemiz gerekiyor.Biliyorum,çok zor.Ama elimizden şuan başka bir şey gelmiyor.Şimdi odamıza gidelim,ben sana ılık bir çay yapacağım.Sonra oturup mantıklı bir şekilde düşüneceğiz tamam mı?

Uzun bir şekilde,onunla konuştuğum zaman,biraz olsun gerçeğin farkına varmıştı.

"Tamam,gidiyorum ben."

dedi ve,ölüden farksız bir şekilde yürümeye başladı.Oflayarak mutfağa doğru yürümeye başladım.Buraları toparlamak,benim sandığımdan daha zor olacaktı.Isıtıcıya su koyup,kafamı aşağıya doğru eğdim.Başımda keskin bir ağrı vardı.

"İyi misiniz?"Hekimin bana seslenmesi ile kafamı kaldırıp,buruk bir gülümseme ile ona baktım.

"Sağolun,iyiyim.Ama sevgilimin gözleri çok kızarmış,ona beş dakika bakar mısınız?"