mühürlü delta | taekook-yoonmin

9:Krallığa uygun davran.

Hehehehhehe selam Tolga ve yeni bölüm geldi.

İyi okumalar:)

Bölüm hakkında,satır atalarına yorum yapmayı unutmayın.

__

Jimin-

"Jimin kaçma bebeğim!O kadar tatlı yiyemezsin!"

Elimdeki profiterol ile,odamızda kocamdan kaçıyordum.Ona tatlı yerken yakalamıştım ve hekim bana tatlı yerken kısıtlama getirdiği için,
bizim dolabımıza saklanarak yiyordum.Ne yapayım,canım çok istiyordu.

"Buldum seni küçük prens."

Ağzıma,burnuma çikolata bulaşmış,
tombul yanaklarımla birlikte ona bakarken,beni kucağına alıp,tiz bir şekilde çığlık atmamı sağlamıştı.

"Ya,Yoongi-sshi!Kilo aldım ben.Belin ağrır."Boynumu öpüp,gözlerimin içine baktı.

"Bebeğim ben 200 kiloluk savaş kılıçlarını çok rahat kaldırıyorum,bir deltayım ben.Sen bebek gibisin."

Yatağımıza nazikçe bıraktı bedenimi.
Kaseyi alıp,kenara koydu.Üzerime eğildi ardından.Heyecandan nefesimi yutmuştum.Çok aşıktım bu adama,her hareketiheyecalandırıyordu beni.

"Yoongi."dedim sessizce."Ne yapıyorsun?"

"Sen tatlını yedin.Bende tatlımı yiyeceğim."

Ellerimi boynunda birleştirdim kendime daha çok çekerek.Bakışları o kadar güzeldi ki,daha fazla sevmekten alıkoyamıyordum.

"Kralım,gelebilir miyim?"

Sinirli bir tavır ile üstümden kalkarken,"Kralınızı eşşekler burada dürtsün!"diye bağırdı.Kıkırdayarak yorganı gözümün altına kadar çektim.

"Gel asker."dedi,kral tavrına bürünürken.Asker,saygı ile eğilip Yoongi'nin önünde durdu.

"Efendim,prenses Sulli sizinle konuşmaya kapıya kadar geldi.Biz de geri çevirmedik."

Yoongi,üstüne ceketini geçirdi ve;"İyi yapmışsınız,aferin."dedi.

Kimdi bu Prenses Sulli?Neden gelmiştişimdi buraya?Yerimden kalkıp,kocamın başına usulca gittim.Kollarımı birbirine dolayıp,
üzgün ifadeyle suratına baktım.

"Ne oldu sevgilim?Niye astın güzel suratını?"

Dudaklarımı büzüp,iyice ona sokuldum."Kim o Prenses Sulli?Neden soruyor seni?"

Belimden tuttu,kucağına oturtmak için.Hafif şişkin karnımda,
parmaklarımızı birbirine geçirip bebeğimizin üzerinde gezdirdi.
Ama ben nasıl surat asacaktım şimdi bu adama?O benim kalbimin
erimesine sebep olurken,nasıl trip atacaktım?

"Bebeğimizi hissetmek istiyorum."

Gözlerimi kapatıp,o an ki huzura odaklandım sadece.Ne o sebepsiz gelen prenses umrumdaydı,ne başka birşey.

"Gitmen lazım aşkım."

"Sizden ayrılamıyorum ama."dedi,
kafasını boynuma yerleştirirken.
Ben heyecan ile derin bir nefes alıp,kolumu ona daha çok sardım.
Birşeyler söylerken,dudakları boynuma çarpıyordu.

"Git hadi,ama çabuk gel."

İstemeyerekte olsa indim kucağından.
Bir kaç dakika daha oyalandıktan sonra,odadan çıktı.Biraz ders çalışmam lazımdı,hamile kaldığımdan beri çok boşlamıştım.Hiç elim gitmiyordu ama,bir yerden devam etmem gerekiyordu.Çantamdan çalışmam gereken notları ve defteri alıp,sarayın kütüphanesine gittim.