Three Dates Together | ROSEKOOK

uyku

Jungkook:
Buluşmak ister misin
güzelim

Siz:
Hiç hayır diyebilir miyim

Jungkook:
Ne zaman alayım seni

Siz:
Alayım derken sanki araban
varmış gibi konuşuyorsun. Taksiye
gideceğimiz yere gideceğiz sanki
bilmiyorum.

Jungkook:
Şimdi güzelim biliyorsun ki
taksi ile gidiyoruz. Otobüsle
gitmiyoruz.

Siz:
Jungkook sende biliyorsun
ki seninle birlikte yağmurda
ve karda yürüyebilirim.
Görüldü✔️✔️

Siz:
Görüldü mü?

Jungkook:
Pardon bu cümleden
sonra ufak çaplı bir kalp
krizi geçirmişim

Siz:
Neyse sen beni bir saate al

Jungkook:
1 saat çok değil mi
Ben seni özledim

Siz:
Abartma Jungkook birlikte
yediğimiz yemeğin üzerinden
üç gün geçti.

Jungkook:
O günü hatırladıkça
sinirim bozulacak.
Her neyse ben de
hazırlanacağım.

~

Telefonumu çalışma masama koydum. Dolabımdan siyah mini eteğim ile yeşil ve beyaz renklerde olan hırkamı çıkardım. Eteğimin üstüne hırkamı giyip düğmelerini ilikledim. Siyah çantamın içine gerekenleri koydum. Ben hazırlanırken kırk beş dakika geçtiği için çantamı alıp ayakkabılarımı giydim. Beş dakika bekledikten sonra yaklaşan taksinin içine baktım. Jungkook ön koltuktan kalkıp arka koltuğun kapısını açtı. O da arka koltuğa oturduktan sonra taksici ilerlemeye başladı.

"Nereye gidiyoruz."

"İlk gün gittiğimiz kafeye. İstersen başka bir yere gidelim."

"Hayır, oraya gidelim."

Kafeye geldikten sonra inip bahçedeki masaya geçtik. Oturup sipariş verdik. Bende yine soru sormaya başladım. Çünkü ilişkimizi fazlası ile ilerletmiş olsakta onun hakkında bilmediğim çok şey vardı.

"Daha önce hiç sevgilin oldu mu?"

"Hayır olmadı."

"Neden?"

"Buraya tamamen yerleşene kadar ailemle Kore'nin tamamını gezdik neredeyse. Annem öldükten sonra abim ve annemle birlikte Seul'e yerleştik. Bu yüzden daha önce bir kızdan hoşlanma şansım pek olmadı."

Annesinin öldüğünü bilmiyordum. Lisa yaptığı derin araştırmada bunu öğrenememişti. Yüzüm düştüğünde elimi tuttu.

"Ben buna alıştım Chae. Artık üzülmüyorum."

Boş duran diğer elimle Jungkook'un elini kavradım. Yüzüne hafifçe gülümsedim.

"Peki o zaman. Senin bana soracağın bir şey var mı?"

"Ben de sana aynı soruyu sorabilirdim belki eğer daha önce Yugyeom ile çıktığını tüm okul bilmeseydi."