Three Dates Together | ROSEKOOK

randevudan önce

Jungkook:
Günaydın Chaeyoung.

Siz:
Günaydın

Jungkook:
Dün bir şey mi oldu?
Haber vermedin.

Siz:
Kendimi biraz kötü
hissediyordum. Üzgünüm
telefonumu elime alıp sana
haber veremedim.

Jungkook:
Sıkıntı değil. Sen şu an
iyi misin?

Siz:
Evet gayet iyiyim. Bu sefer
buluşacağımız saati sen haber
ver ama.

~

Buluşacağım adama misafirimiz gelmişti o yüzden seni tamamen unutmuştum demek ayıp olacağı için ufak minik tatlış bir yalan söylemekten çekinmemiştim. Hayır yani taş gibi çocuğa nasıl diyeyim "unuttum" diye.

Odama baskın yapar gibi giren Lisa'ya baktım. Sonra tekrar telefonuma döndüm. Kanepemde duran yastığı alıp yüzüme fırlattığında ablamın neler çektiğini anlamıştım.

"Lisa, senin derdin ne?"

"Sensin. Hani Jihyo'ya söyleyecektin? Daniel ile yakın olursam Taehyung ile de yakın olurum."

"Öğleden sonra iki dersim var. O zaman birlikte konuşuruz."

Elimde açık şekilde duran telefonuma baktım.

~

Jungkook:
Sanırım bu günkü derslerimiz
aynı saatte. Okuldan sonra
buluşmaya ne dersin?

Siz:
Bana uyar

~

Tekrar başımı kaldırıp Lisa'ya baktım.

"Bu günü boşversek canım arkadaşım?"

"Niye? Bu günün neyi var?"

Telefonumu kaldırıp Lisa'ya gösterdim. Lisa gülmeye başladı.

"Niye yalan söyledin ki? Misafirlerimiz gelmişti desen olmuyor muydu?"

"Çocuğun yerinde siz olsanız ve ben desem ki "misafirimiz geldiği için onlarla ilgilendim seni unuttum" ne hissederdiniz hanımefendi?"

Lisa ne dediğimi anladığı için bana kafa sallayıp vücuduma baktı.

"Ne giyeceksin peki?"

"Okuldan sonra olacağı için günlük giyineceğim."

Bana göz devirdikten sonra dolabıma doğru gitti. Daha iki gün önce özenle temizlediğim dolabımı karıştırarak bana kıyafet aradı. Özel günlerde giymek için aldığım saten pembe ve büzgülü elbisemi dolabımdan çıkardığı zaman ayağa kalktım. Ben o elbiseyi giymeye kıyamıyordum bile.

"Hayır Lisa, onu giyemem."

"Giyeceksin. Elbiseyi dolabında çürüsün diye almadın."

"Zaten defileye gidermiş gibi olurum. Çok abartı kaçar."

"Ne güzel işte. Yıllar sonra Jungkook'a "ilk buluştuğumuzda üstümde ne vardı?" gibi saçma bir soru sorarsan asla unutmaz."