Multide Dünyada ki Akademi
-Rose-
Adamın " herşey daha yeni başlıyor prenses " demesiyle olduğum yerden başka bir boyuta çekiliyorum adeta.
Yavaşça gözlerimi aralıyorum . İlk gördüğüm şey gri'nin en koyu tonundaki gözler oluyor. Nerede olduğumu anlamak için etrafıma bakıyorum. O sırada biriyle göz göze geliyorum. 20'lerine yeni basmış gibi görünen bir çocuk -tabii çocuk demek ne kadar doğru - bana bakıyor. Gözlerimiz buluşunca hemen benden kaçırıyor.
Bende ona çok bakmıyorum zaten. Kimse kim bananeydi. Sonra olanlar hafızamda yer edinmeye başlıyor. Akademinin revirinde olduğumuzu hatırlıyorum.
Abim " Canım daha iyi misin?? " sevecen bir ses tonu var. Daha çok meraklı diyorum.
" Evet daha iyiyim. "
Gülümsemesinin yüzünde yavaşça yayılmasını izliyorum.
"Pekâlâ. O zaman artık buradan çıkabiliriz. Hem daha sana okulu gezdiricem bücür. " son kelimesini sadece benim duyabileceğim bir şekilde söylüyor. Ve saçlarımı karıştırarak yanımdan kalkıyor.
Bense saçlarımı düzeltmekle meşgulüm. Gözüm yine ona takılıyor. Abimle beni izliyor büyük bir dikkatle.
Kaşları mı çatık onun??
Sakin diyorum kendi kendime.
Abim doktorun yanında çıkış işlemleriyle uğraşıyor.
" Adınız nedir?? "
Doktorun sorusuna tam cevap verecektim ki abim " Söylüyorum ya ben sana! " demesiyle buna gerek kalmadığını anlıyorum. Doktor sıkıntıyla derin bir nefes alıyor.O da sakinleşmeye çalışıyora benziyor. Bu beni güldürüyor. Duraklarım kıvrılıyor.
Abim işlemleri bitirir bitirmez beni kolumdan yakaladığı gibi sık ama temkinli adımlarla ilerliyor. Kapıdan çıkınca az daha bir kızla carpışıyordu abim.
Kız cırtlak sesiyle bir anda konuşmaya başlıyor.
" Dikkatli olsana. Az daha eziyordun.. " beni görünce cümlesi yarıda kesiliyor. Kim ki bu kız. Tanımıyorum. Ama o galiba beni tanıyor.Kız umursamadan bana omuzunu çarparak yanımdan geçiyor. Abim sabır çekerek ilerlemeye devam ediyor. Bugün bitmeyeceğe benziyor.
İlerliyoruz. Yollar karışık. Kafam da yollar gibi karışıyor. Sonunda artık insanlar görmeye başlıyoruz. Yani siz düşünün yol ne kadar ıssızdı. Yanından geçtiğimiz herkes bize bakıyor ve fısıldaşmaya başlıyor.
Abim " Canım abin popüler " diyor ve göz kırpıyor. İnsanların fısıldamasının sebebi belli olmuştu.
'Popüler çocuk ve yanında aptal yeni kız ' kendimizi bir yerlerden atabiliyor muyduk?" Sen misin popüler?? " tek kaşım kalkmış onu süzüyorum. Tipsiz ya.
Hadi ordan. Abim diye söylemiyorum çok yakışıklıdır. Ama bende bir o kadar kıskancım. Neyse." Kızım boy pos var güçlüyüm de daha ne?? " gözlerimi deviriyorum.
" Onu bunu boşver de şimdi beni nereye götürüyorsun? "
sorum üzerine biraz duraksıyor." aa decan'ın yanına gidiyoruz. İlk onunla görüşmemiz lazım. Annemle babam da orada hem. " annemle babamın da burada olduğunu öğrenince kalbim hızlanıyor. Korkuyorum.
" Sabah ki olanlar yüzünden mi? " kafasını bana çeviriyor ve üç saniye bakışıyoruz. Gözlerinde endişe ve korku var ama hemen duygularının üzerine duvar örüyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Suya Düşen Kan
FantasíaHava soğuktu , rüzgar kendini fazlasıyla belli edercesine esiyordu. Yol karanlıktı. Fazla karanlık. Koşar adımlarla hızını hiç kesmeden ilerliyordu. Arada bir de arkasına bakmayı ihmal etmiyordu. kimdi onlar, ne istemişti ondan. Kıyafetlerine bak...