1. BÖLÜM

147 8 3
                                    

-Sein-

Saray fazlasıyla hareketliydi bugün. Aslına bakılırsa hergün böyleydi ama bugün bi başkaydı. Merakla ana salona doğru ilerlemeye başladım. Neler olduğunu öğrenmek istiyordum. Aklıma birsürü kötü fikir yer edinmeye başlamıştı.

Olamazdı diğmi ona kötü bisey olmuş olamazdı. Ah neler düşünüyordum böyle. Sırtımdan soğuk terlerin aktığını hissettim. Yüzümü elimden geldiğince ifadesiz tutmaya çalışarak ana salonun önünde durdum.

Gözlerimi kapattım ve hayır kendine gel Sein dedim. Güçlü ol -görün-. Kapılar yavaşça açıldı. Kapıların açılmasıyla tüm dikkatler benim üzerimdeydi. İçeridekilerin yüz ifadelerini tarttiktan sonra merakım ikiye katlanmisti. Neler oluyordu bugün böyle?

Babam yani Kral Alberto heyecanlı bi şekilde bana ona yaklaşmamıişaret etti. Yanına yaklaştım ve bana birşeyler söylemesini beklemeye başladım. Kafamı babama doğru çevirdiğimde kalakaldım. Gülüyordu. Yıllardır hatta belkide asırlardır somurtan o adam şimdi yüzünde büyük bir coşkuyla gülümsüyordu.

"Bulduk onu" dedi. Boğazım düğümlendi. Gözlerim yaşardı. Ama bunlar mutluluktandı. Bulmuştuk onu, sonunda geri dönecekti. Ona karşı olan özlemim kabardı. Kafamı yavaşça aşağıya eğdim. Bende gülümsedim. O karanlık günlerden sonra bende ilk defa gulumsuyordum.

Arkamı döndüm ve mutluluk göz yaşları akıtan anneme doğru koştum, sarıldık birbirimize. İşte o zaman fark ettim biz yıllardır birer ölüydük. Bizi ayakta tutan şeyse onun bir gün buraya geri dönücek olmasıydı.

Karanlık günleri geride bırakmıştık. Ama hala eksik birşeyler vardı. O eksiklik yakında dolucaktı. Emindim......

Birkaç bölüm kısa oldu ama diğer bölümler oldukça uzun. Yorumlarınızı ve beğenilerinizi bekliyorum.

Suya Düşen KanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin