Leave Me Alone (Please Don't) I Don't Wanna Hurt You

254 15 41
                                    

"PIETRO" diye bağırdım. Siktir. Napmıştım ben? "Siktir, siktir... Hayır! Gerçek değil bu. Rüyadayım ben. Rüyadayım. Di mi Nat? Bir şey desenize! Lütfen, lütfen Wanda. Tokat at bana da uyanayım. B-ben yapmam böyle bir şey." Pietro'yu götürmüşlerdi. Wanda ve Nat ise benim gibi dona kalmıştı. Şokun etkisinden çıkınca konuşmayı ağlayarak kesmiştim. Wanda da şokun etkisinden çıkmış kendini kaybetmiş bir şekilde ağlıyor, hıçkırıklara boğuluyordu. Natasha'nın da iyi olmadığına emindim ama birinin Wanda ve beni sakinleştirmesi gerekiyordu. Clint yanımıza gelince Natasha Wandayı alıp dışarı çıkmıştı. Büyük ihtimalle Pietro'nun yanına gidiyorlardı. Bense ağlamamı durduramamış yerde yıkılmış bir şekilde Clint'e sarılıyordum. 

"N-neden s-sevdiğim herkesi i-incitiyorum? N-neden sevdiğim h-herkes b-benden ayrılıyor? Neden Clint?" 

"Hey, hey Tonya. Bana bak. Kimsenin ayrıldığı falan yok. Pietro da iyileşecek. Kendini üzme lütfen. Hem senin suçun değildi ki olanlar. Nereden bilebilirdin ki gücünün bir anda ortaya çıkıp Pietro'yu vuracağını." 

Ama sakinleşmiyordum. Düşünceler, hisler beynimin içinde susmak bilmiyordu. En sonunda Clint'i kendimden ittim. "Uzak dur benden! Sana da zarar vermek istemiyorum."

"Tonya-"

"Hayır! Yaklaşma bana. Lütfen Clint. Sevdiğim bir kişiye daha zarar vermeyi kaldıramam."

O sırada duygu patlamam yüzünden olduğunu düşündüğüm bir şekilde ellerimden yine lacivert ışın çıktı. Neyse ki Clint ışın ona ulaşmadan hareket edip kaçmıştı ışından. Bu kadarı bana fazla gelmişti. Şu hayatta babam, abim olarak gördüğüm tek kişiye az kalsın zarar veriyordum. Koşmaya başladım.

"TONYA!"

"Uzak durun benden! Ben sizi hak etmiyorum. Yaklaşmayın bana!"

Koşarak odama çıktım. Kapımı kilitledim. Kendimi yatağa fırlattım. Kafamı yastığa gömüp bağırdım. Sonra ağlamaya başladım. Ben kriz geçirirken yine lacivert bir ışık etrafa saçıldı. Çok parlaktı. Sanki bir patlama yaşanmışçasına parladı ve her yer aydınlandı. Çok daha değişik hissediyordum. Ayak sesleri duydum. Sanırım patlamayı görmüş ve ya hissetmişlerdi. "Tonya! İyi misin?" Steve'in sesiydi bu. Kapıya doğru döndüm. Arkadan başka kişilerin sesleri geliyordu ama anlayamamıştım. Keşke kapının arkasındakileri görebilsem diye düşünmemle kapının duvarın arkasındakileri lacivert bir şekilde görmem bir olmuştu. Gücümden kaynaklı olmalı diye düşündüm. Eğer böyleyse Steve, Sam, Scott, Clint ve Bucky'ye -her ne kadar beni hala sevememiş olsa da- zarar vermek istemezdim. 

"İyiyim. Şimdi lütfen uzaklaşın buradan. Size zarar vermek istemiyorum."

"Emin misin? Friday odanda bir patlama gerçekleştiğini söyledi. Işığını ben de gördüm. Bir şey olmadığına emin misin?" Bucky bile endişelenmiş gibiydi.

"Eminim. Şimdi Lütfen size zarar vermeden gidin."

"Sen öyle diyorsan." Dedi Steve ve uzaklaştılar. 







Aradan dört gün geçmişti. Bana söylediklerine göre Pietro iyileşmişti ama onu hiç görmemiştim. Odamdan hiç ayrılmıyordum. Çünkü ayrılmaktan çok korkuyordum. Aslında moralimi en çok bozan şey odamın kilidini çok kolay bir şekilde açabilecekken kimsenin gelmemesi olmuştu. Demek ki korkuyorlar diye düşünmüştüm. Yatağımdan yine kabus görerek sıçramıştım. Son dört gündür kabus görünce yanıma gelen kimsede yoktu. Ama böylesi daha iyi diye düşündüm. Ben bu acıyı yıllardır çekiyordum onlarınsa benim yüzünden acı çekmesinden iyidir diye düşünüyordum. Ama artık kabuslarıma dayanamıyordum. Yorganımı üstüme çektim ve ağlamaya başladım. Birkaç dakika sonra vücudumu çevreleyen bir şey hissettim. Yorganımı üstümden çektim. "Pietro?" Ağlamaktan kırılan sesimden dolayı ağzımdan bir fısıltı gibi çıktı.

"Hey güzellik. Sana ne oldu böyle?"

"S-sen burada olmamalısın ben... Ben sana-"

"Zarar verebilirsin. Yani en azından sen öyle düşünüyorsun. Ama bak bana turp gibiyim." Onun sesi de ağlamaklı çıkmıştı. Sıkıca ona sarıldım o da bana sarılmıştı. Arkadan Wanda ve Nat gelmişti.

"Çok sevgili hızlı çocuğuna bir şey olmadığını söylemiştik değil mi?"  Nat konuşunca onu ne kadar özlediğimi fark etmiştim. Wanda bebeğimi ise ayrı özlemiştim. Çok pişman hissettim. Wanda'nın en ok bana ihtiyacı olduğu zamanda kendimi odama tıkmıştım ve onun başına daha çok dert açmıştım.

"Sakın öyle düşünme Tonya. Sen benim için hiçbir zaman dert değilsin. Senin de kendi dertlerin var." 

"Bu kadar düşünceli olmak size fazla gelmiyor mu?" Kıkırdadım. Cidden her zaman yanımdaydılar.  "E hadi ne bekliyorsunuz öyle?" dedim ve kollarımı açtım. Üçünü de öyle çok özlemiştim ki... Ayrıldığımızda Clint kapıda bizi izliyordu. Pietro aklımı okumuş gibi konuştu. "Kapının orada portal falan mı var herkes bi anda kapının orada çıkıveriyo?" Güldük. 

"Çocuklar... Sizi özlemiş olabilirim ama bu sizin için çok endişelendiğim gerçeğini değiştirmiyor."

"Pietro ile olan teklifimiz hala geçerli. Sana güçlerini keşfetmen ve onları kontrol edebilmen için yardım edebiliriz."

"Olur. Ama lütfen Tony'nin bu olanlardan haberinin olmadığını söyleyin."

"Haberi yok merak etme Tonya. Yurtdışında bunlardan bihaber tatil yapıyor şu anda."

"Haber vermediğin için teşekkürler Clint. Ve bu eğitimleri de öğrenmesin lütfen."

"Merak etme."

"Peki o zaman eğitimleri nerede ve ne zaman yapıcaz?" Ne kadar erken benim için o kadar iyiydi.

"Sen ne zaman istersen bahçedeki boş sahada yapabiliriz güzellik."

"Peki o zaman yarın sabah ilk eğitime başlayalım mı? Kendimi hiç hazır hissetmiyorum şu anda."

"Tamamdır. Peki Nat'le benim yanında kalmamızı ister misin?"

"Aslında iyi olur Wanda. Uzun zamandır kızlar gecesi yapmıyoruz."

757 kelime
Selam! Bölüm çok içime sinmedi ama çok uzatmanın anlamı olmaz diye düşündüm. Umarım sevmişsinizdir. Diğer bölümlerde ayrıntılı bir eğitim yazabilirim ya da daha çok kişilerle yakınlaşma üzerine birkaç bölüm yazabilirim. Siz ne dersiniz? Umarım bölüm hoşunuza gitmiştir. Oy ve yorumlarınız için şimdiden teşekkürler. Seviliyorsunuz <3
NOT: Bu kitabın evreninde lütfen mantık aramayın ( Scott ve Bucky'yi görmeniz gibi) bazı saçmalıkların olduğunun farkındayım ama şöyle düşünün bu evrende şimdiye kadar gelen neredeyse tüm karakterler var. (sadece kate ve yelena gibi karakterler sonradan dahil olabilir o kadar) Görüşmek üzere.

 (sadece kate ve yelena gibi karakterler sonradan dahil olabilir o kadar) Görüşmek üzere

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

<3

Can You Feel Me [Pietro Maximoff] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin