amorío || taekook

three.

yemin ederim zor olan fic yazmak degil FICI TURKXE KLAVYEYLE YAZMAK ZORUNDA OLMAK

turkce klavyede bile noktasiz harflerle yaziyorum sonra donup bi bakiyorum butun sayfa yablis yazimdan kirmizi olmus..😔

ing klavye kullabmamak cok zor ben ve bitmwk tukenmek bilmeyen gevsekligim ing klavye olmayinxa cok ciddi oluyoruz ve benim ciddilige alerjim var napicaz simdi😭😭🤧

imerus saygiyla sunar,,

Elimdeki eski ciltli 2 kitabı göğsüme bastırarak amfiden çıktım. Bugün çok yorulmuştum fakat tek 1 dersim daha vardı. Onu da bekledikten sonra evime gidecek, rahatça yatacaktım. Yani şuanlık ben öyle zannediyordum. Kantinden kendime bir kahve alarak bahçeye çıktım. Bahçe normal olarak kalabalıktı. Üniversitenin bahçesi o kadar güzeldi ki bazen insanlar dersi olmasa bile buraya sadece oturmaya geliyorlardı. Elimdeki kahve ve kitaplarla boş bir gölge bulduğumda gülümseyerek oraya yöneldim ve dikkatlice çimenlere oturdum.

Bugün yalnızdım. Arkadaşlarımla aynı bölümde okumuyorduk, bu yüzden ders saatlerimiz genelde birbirinden alakasız oluyordu. Fakat bu benim için çok da kötü değildi. Yalnız olmaya alışıktım ve seviyordum da.

Çimenlere koyduğum eski ciltli kitaplardan birini açarak dizime koydum. Diğer elimde tuttuğum kahve bardağıyla sayfalarını incelemeye başladım. Sanat gerçekten ilgimi çeken tek şeydi. O sırada cebimdeki telefon titrediğinde belki o mesaj atmıştır diye düşündüğüm için elimdeki kahveyi dökmemek adına çimenlere sağlamca koyduktan sonra cebimdeki telefonu çıkardım. Mesaj o'ndandı.

Ve ben o an fark ettim ki ilgimi çeken tek şey sanat değildi. Gerçi tartışılabilecek bir konuydu bu.Şahsen ben pek tabii Jeon Jungkook'u da sanattan kabul edebilirdim.

Jeon Jungkook ile olan sohbetiniz:

Jeon Jungkook
Merhaba ufaklık

Seni sıkmak veya darlamak istemiyorum fakat eğer bugün karar vereceksen planlarımı ona göre iptal etmek zorundayım. Daha önce söylediğim gibi, kabul ettiğin takdirde birkaç işimiz olacak.

Eğer istersen şuan değil daha düşünmedim diyebilirsin, sıkıntı değil. Sadece bugün önümde birkaç toplantı var ve eğer planlarımı boşaltacaksam şimdiden bilmem gerek. Umarım yanlış anlamazsın. Aceleye getirmeye çalışmıyorum. En kısa zamanda bana dön.

~~~~~~

Bu adam beni gerçekten hiç iyi etkilemiyordu. Bu kadar düşünceli oluşu ve en önemlisi bütün planlarının tek bir cümleme bağlı olmasına izin verişi, o cümleyi de ısrarla beklemesi beni deli ediyordu. Jungkook beni önemli biri gibi hissettiriyordu.

Hayır amacım Jungkooku parmağımda oynatmak falan değildi. Asla öyle bir tribe girmezdim ben, şuanlık bana alan tanıyıp ipleri bana vermiş olsa da içimden bir ses normalde asla böyle olmadığını söylüyordu. İçimdeki ses onu tanırmışçasına şımarmamamı ve sadece ayak uydurmamı söylüyordu. Jungkook'a bir an önce haber vermeli ve bir şey söylemeliydim.

Aslında hala karara varamamışsam sorun etmeyeceğini söylüyor ve sadece bugün görüşüp görüşmeyeceğimizi soruyordu. Fakat ben bu cümlelerinden sonra kendime hakim olamamıştım işte. Beni çok etkiliyordu, beni öyle etkiliyordu ki 5 dakika önceki düşünceli halim gitmiş yerine tamamen kendinden emin bir Taehyung gelmişti. Sadece 3 mesajıyla başarmıştı bunu, ve mesajların hiçbirinde beni ikna etme amacı gütmüyordu.