Fake Accounts 》cake

@cakesflour

Calum oturduğu koltuktan kalkıp koltuk değneklerini koltuklarının altına sıkıştırdıktan sonra dikkatli olmaya çalışarak Michael'ı takip etti.

Koltuk değneklerini olabildiğince az kullanıp çocukşardan yardım almaya çalışıyordu çünkü ilk denemesinden itibaren kullanmayı becermiyordu.

"Michael, eğer bir halta yaramayacaksan Luke'un beni fark etmesine yardımcı ol" diye bağırdı Calum kendini iteklemeye çalışırken.

"O zaten senin farkında Calum.senin hakkındaki her şeyi istemsizce ağzından kaçırıyor.Seni öptüğünü Ashton bile biliyor." Michael ellerini kot ceketinin cebinden çıkarttı, kalçasını mutfak tezgahına dayayıp koltuk değnekleriyle dengede kalmaya çalışan arkadaşını süzdü.

"Luke sadece ne yapacağını bilmiyor Calum,belki de ona sen öğretmelisin."

"Cidden mi Michael, ben bile ne yapacağımı bilmiyorken -ki buna sahte hesaplarım dahil- Luke'a ne yapacağını mı öğretmeliyim?"

Calum kafasını sağa sola sallayıp birkaç şey geveledikten sandalyeyi çekip ayakta durmaktan uyuşmuş vücüdunu dinlendirmek için oturdu.

"Ne yapacağımı hiçbir şekilde bilmiyorum.Kafayı yiyeceğim.Onun bana karşı hissetikleri hakkında en ufak bir fikrim yokken böyle hissetmem normal mi Michael? Sadece onun için kalbimin böyle atması normal mi? Michael ya Luke beni sevmiyorsa ya sadece en iyi arkadaşlarsak?" diye mırıldandı Calum Michael onun ilk defa bu kadar karamsar olduğunu görüyordu.

"En iyi arkadaşlar birbiriyle öpüşmez Calum, gerçi en yakın arkadaşlar sahte hesaplar da açmazlar; bilirsin arkadaşlıkta dürüstlük önemlidir."

Calum gözlerini devirdiğinde Michael boş durmayan ağzını draje şekerle doldurdu ardından yaslandığı tezgaha tamamıyla oturdu.

"Luke'un serseri olmasını isterdim.Belalı olmasını, ona olan her şeyimi itiraf ettiğimde beni öldüresiye dövdürmesini isterdim. Belki beni o döverdi. Kendi elleriyle yüzümü dağıtırdı.Hem, hemcinsimden hoşlandığım için hem de kendinden hoşlandığım için yüzümü dağıtırdı ama Luke böyle biriyken kendimden nefret ediyorum.Ayrıca senden de nefret ediyorum." Michael oturduğu tezgahtan, uzanım mavi cam kaseden elma alıp Calum'a fırlattı.

"Biraz gülümse be Calum, seni ilk defa böyle görüyorum.Sen benim adamımsın.Benim adamım.Hadi fifa oynayalım." Calum kafasını aşağı yukarı sallayıp zorla doğrulduktan sonra kendini sürükleyerek salona ilerledi Michael'ın peşinden.

Koltuğa uzanıp bacağını koltuk koluna yerleştirdi.Orta sehpanın üzerindeki kollardan birini aldıktan sonra kabloları takmaya çalışan Michael'a baktı.Michael aklına bir fikir geldiğinde Calum'a döndü.

"Bakıyorum gözlerini kalçalarımdan alamıyorsun?"

"Ne?" diye güldü Calum, oturduğu yerden.

"Bir fikrim var.Bana seninki gibi sahte hesap kullanmayı öğret." dedi Michael henüz tamamlayamadığı kablolarla olan işini yarım bırakıp cebinden telefonunu çıkartıp Calum'un yanına oturdu.

"Neden sen de Ashton'a mı tacizcilik yapacaksın?" diye sordu Calum şakayla karışık.

"Sadece nasıl yaptığını merak ediyorum." Calum Michael'ı onayladıktan omdan bilgisayarı getirmesini istedi.Calum kendi açtığı herhangi bir hesabına girdiğinde Michael'a bir şeyler fısıldadıktan sonra mesaj kutusunu buldu.

Calum sahte hesabından Luke'a mesaj atacağı sırada Michael'ın kahkası onu engelledi.

"Sadece kullanıcı adı tuhaf bir şekilde hoşuma gitti özür dilerim." Ardından Calum kendi işine döndü.

@cakesflour: lukelukelukelukeluke calum sana aşık

@cakesflour: calum sensiz yapamaz.

Calum yeni bir şey yazacağı sırada Michael bilgisayarı kucakladı.

@cakesflour: calum bir bebek ve annesine muhtaç olduğu gibi muhtaç sana ona sütünden ver luke ;))

Kapı sesi duyulduğunda Calum hayatında yapabildiğinin en hızlısını yapıp sayfayı kapattığında Michael etkilenmişe benziyordu. Ashton ve Luke kapıdan gözüktü, ellerinde birkaç poşet vardı.Bir konuşmaya dalmış olmalılardı ki ikisi de mutlu gözüküyordu.
Calum'un yüzüne biraz kırılmış bir ifade yerleştiğinde Michael onun omzuna bir yumruk attı.

"Biz geldik!" Luke elinde bir kutuyla salona girdiğinde kutuyu Calum'a uzatıp yanına kıvrıldı.Luke, alışveriş boyunca kendini kaptırıp Calum'a hediyeler aramıştı. Bir hasta nasıl mutlu edilir bir fikri yoktu bu yüzden kendini kötü hissediyordu.

Calum kutuyu büyük bir heyecanla açtı, önce kurdeleleri parmaklarına doladı.Calum'un sevinci küçük bir çocuğunkini andırıyordu.

Kutudan çıkan köpekli çoraplarla birlikte Calum'un gülümsemesi genişlediğinde kollarını sağında oturan Luke'a doladı.Nasıl yapıyordu anlayamıyordu ama bir yolunu bulup Calum'un kalbini kazanıyordu.

MERHABA<3

Şey biraz zorla oldu ama yazdım herhangi bir Cake moment olmadığının farkındayım fakat bir şeyleri toparlamam gerekiyordu.Öncelikle notumu okuyor musunuz bilmiyorum fakat yine de yazmalıyım diye düşündüm.

Normalde çok sık ya da çok düzenli güncelleme yaptığımı söyleyemeyeceğim fakat upuzun bir süre güncellemede bulunamayacağım.Uzun bir süreliğine gidiyorum.Geri dönmeye çaşılacağım.

Öncelikle yeni iki hikaye yayınladım ve bunlardan birisi yeniden Cake.Uzun süredir böyle bir şey yayınlamadaığımı biliyordum ve yapayım dedim.Gitmeden önce yayınladığım hikayeler bunlar fakat geri döndüğümde bölümlerini hazırlayabildiğim bütün kurgularımı paylaşmayı düşünüyorum.Çok uzatmadan söylemek istiyorum.Hoşça kalın sizi çok özleyeceğim ♥ ♥ ♥ ♥