siyahın rengi

BALO

Adımlarım merdivenden teker teker inmeye başladı merdevine bitirdeğimde karşımda bir adet oğuz vardı. Sanki gözleri derin uykudan uyanmışta güneşi yeni görüyor gibi bakıyordu bana . İstemsizce bende onu süzmeye başladım siyah takım elbisesiyle kızların hayran olabileceği erkekti gözlerimi ondan çektiğimde gözlerimiz kesişti ."süzmen bittiyse gidebiliriz. " Ona ters ters baktım egoist adam .
"İnsan nasıl böyle cani olur diye bakıyordum. "
Söylediklerimi duyduktan sonra gözlerindeki tehlikenin zehri sanki damarlarıma enjekte ediliyordu .
Merdivenin son basamağına indiğimde ona yaklaştım nefeslerimiz birbirine karışıyordu bu nasıl bir çekimdi.
"Gözlerini çek üstümden."
Çapkınca güldü ve biranda dudağıma minik bir öpücük kondurdu .
"Benim olduğunu böylemi kanıtlamalıyım." Kahrolsun dedim insanin ilk öpücükleri böyle mi alınırdı.
"Bana yaklaşma benden uzak dur kaçacağım burdan ve sen öyle kalacaksın patron bozuntusu ."
Gülmeye başladı hatta kahkaha atmaya ona ters ters bakışımı devam ettirdim.
" Bak etrafına bu koruma ordusundan nere kaçabilcen kalbime nasıl inceden sızdıysan öyle hayatımada sızacaksın."
Bu adam neyden bahsediyordu böyle o sevemezsi oyun oynuyordu belkide yeni kurbanı bendim.
Onu arkamda bırakıp dış kapıya doğru ilerledim sayısı olmayan korumaların  baş selamı vermesi sanki bir an benim selamı okuyorlarmış gibi hissettirdi.
Kaçamazdım ben burdan  para para teklif edebilirdim doğru offff Zeynep deliye dönmüştür şimdi.
Arabasına doğru yaklaştığımda gelip kapımı açtı ve bindirdi  kapıyı kapatacağında.
"Şu centilmen rollerini kes İkimizde biliyoruz ne olduğunu mafya mı yoksa piskopat mi yoksa sapık mı bunların arasında gidip geliyorum. "
Bana yaklaştığında geriye doğru gittim  sanki fazla geriye gidebilcekmişim gibi.
Nefesi yüzümü yalayıp yutuyordu.
"Yeraltı efendisiyim  tatmin etti mi seni"
Yok canım gökyüzünün efendisi yoksa dünyanın efendisi delirmiş bu adam arabayı çalıştırdığında nekadar düşüncelere dalmışım anlayamadım gelmiştik bile .
Ona baktığımda arabadan inmiş beni indirmeye hazırlanıyordu ve kapımı açıp inmeme yardım etti koluna girdirdi  nekadar çekiştirsemde nafileydi. Okadar çok ışık vardı ki gözlerim nereye bakacağını şaşırmıştı ona mecburdum resmen kırmızı halıdan geçerken nekadar resmimiz çekilmişti sayamamıstım.
İçeriye girdiğimizde tanıdık yüzler vardı hep camianın parçası olmak bunu gerektiriyordu sanrım.
"Aselciğim seni görmek ne güzel. "
Karşımda hiç sevmediğim insan türü duruyordu resmen vıcık vıcık öghhhh
Bana sarılacağında geri çekildim ellerimizi gördüğünde ise.
"Çok yakışmışsınız hayırlı olsun."
Cüssss oha oha bodoslama  daldı resmen 2 çocuklu yapsaydın birde ona cevap vermedim .
"Düğünümüzdede görmekten mutlu olurum."
Kaçacaktım ben ne düğünü bayım.
Çok kişiyle selamlaşmıştık herkez hayırlı olsun diyorlardı  sahte yüzleri midemi bulandırmıyor değil yani
Engin kürsüye çıkıp konuşma yaparken Kaçma planı kurmaya başladım.
"Ve buda nişanlım asel."Ona baktım herkeze anlatmak zorundamıydı.
"Asel sevgili nişanlım gelir misin ."
Herkez bana bakmaya başladığında vücudumdaki  ısının hepsinin yüzüme hücum etmeside daha utanç vericiydi .
Engine doğru adımlarımı yönlendirdim yakınına geldiğimde son merdiven basamağına bastığımda ellerimden tutup yardım etti ve kollarının arasına çekti göğsüne yaslanmış şekilde konuşmasını dinliyordum hepsi kulağımda uğulduyordu. Acaba katil  olmasının sebebi neydi iyi birimiydi kötü birimiydi acaba .
"Onla ilk karşılaştığımda paslanmış kalbim hızlı atışlarıyla pasını attı sanki ilk defa bukadar güzel atıyordu ilk defa nefes almıştım sanki ciğerlerim bu nefese binlerce yıldır hasret gibiydi ben ona aşık olmuştum ilk görüşte. "
Duyduklarım kalbimin hızlanmasına yetmişti gerçekmiydi acaba bana olan duyguları bakışları.
Kürsüden indiğimizde masamıza geçtik
"Benim birkaç işim var uslu dur Zeynep'e zarar gelmesini istemezsin diye düşünüyorum. "
Dedikleriyle beynimden kaynar sular akmıştı hayır iyi insan Olamazdı .gidemezdim Zeynep'e zarar gelmesine izin veremezdim.

     Enginin ağzından

Benim hakkımda ne düşündüğünü azbuçuk farkındaydım.  Görmemesi gereken şeyleri görmesi aslında şanstı benim bahanemdi benim olmasını istiyordum elinde sonunda olacaktı biraz hızlı olmuştu sadece.
Şans bana ilk defa kıçından gülmemişti kaderin onu bana ayaklarıyla getirmesi hayatımdaki tek şanstı sanırım.

Masada nekadar zamandır tek durduğumun farkında değildim . Ben oldum olası baloları kutlamaları sevmezdim ki . Gözlerim Etrafı inceliyordu belki bir umut kırıntısı bulurdum .
"Garson bir kadeh kırmızı şarap alabilir miyim?."
Garson kafasıyla onaylayıp bana kadehi uzatıp afiyet olsun demiş ve bende teşekkür etmeyi unutmamıştım.

Azda olsa alkolle kafam uçup gider diye düşünüp içmeye başladım.  Nekadar zamandır içiyorum bilmiyordum.
Hava almak için dışarıya doğru yöneldim. Dışarı çıktığımda sanki dünyam dönüyordu kaçmam lazımdı Kaçmalıydım . Koşar adımlarla sarsaksarsak nereye gittiğimi bilmeden gidiyordum.  Kolumu tutup beni duvara savuran kolla neye uğradığımı şaşırdım. Yan tarafıma baktığımda  birkaç kişinin daha olduğunu farkettigimde korkum ikiye katlanmıştı.

"Prensese bakın siz biryerden kaçıyor sanki. "

"Abi bu zengin tiplere benziyor tipinden kiyafetinden belli."

"Abi bence hem parasını alalım hemde tadına bakalım."
Korkudan ruhumu teslim edebilirdim şuanda Duyduklarım la.

Beni duvara fırlatan adam Üstüme gelip dibime girdi.
"Tadına bakalım devamını sonra hallederiz."
Evet belalar hep beni buluyordu. bana biraz daha yaklaştığında tekmeyi malum bölgesine attım ve geriye doğru sarsaklayınca koşmaya başladım ama başarısız olmuştu iki kişi kolumdan tutmuştu.
Çırpınıyordum ama nafile gücüm yetmiyordu . Tekme attığım adam gelip elini yüzüme geçirdiğinde gözlerimden damlalar akmaya başlamıştı.  Yolun sonuna geliyordum sanki.
"Size çok para veririm bırakın beni."
Pis pis sırıtyordu dediğim umrunda değildi.
Dibime dibime giriyordu sanki ellerini elbisemin yakasında hissettiğimde çırpınmalarım daha çok artmıştı.
Elbisemin ön kısmını iyice açmıştı o pis elleriyle yavaş yavaş öpmeye yalamaya başlamıştı iğrençti şuan sadece ölmek istiyordum.
Biranda üstümdeki eller çekilmişti yoksa şansım dönüyormuydu .
Biranda yere düştüm kanımdaki alkol sayesinde .
Önüme baktığımda enginin hepsini  teker teker dövdüğünü gördüm .
Adam dövmek ve insan öldürmek onun işiydi sanki işini bitirdikten sonra yanındaki takım elbiseli adama dönüp .
"Depoya götür bu itleri ."
Karşılık beklemeden bana döndü oan kendimi çok aciz acınası görmüştüm .
Beni hem öldürüyor hem yaşatıyordu .

Adımları bana yaklaşıyordu dibime geldiğinde diz çöktü önümde.
"Nasılsın seni çok hırpalamadılar değil mi ?."
Ona bakamıyordum gözlerimdeki damlalar tekrar aynı yolu izliyordu.

Ve biranda kollarının arasına aldı sımsıkı sarıldı saçlarımı okşayıp sanki kokumu içine çekiyordu.
Hıçkırıklarım sanki bir feryattı çığlıklarımın içimden yankılanışıydı. 

Bir anda kollarını çekti çenemi dikleştirip alnıma buse kondurdu okadar içten duygu yüklüydü ki .

Biranda bir eliyle belimi tutup bir elinide bacağıma geçirdiğinde yavaşça havalandığımı hissettim hislerimin yanında huzur vardı.
Başımı göğsüne yatırdım ve kalbini dinledim deli gibi atıyordu . Dinlediğim engüzel melodiydi okyanus kokusuyla bedenimi huzur  kollarının arasına alıp sarıp sarmaladı kendimi bırakıp gözlerimi kapadım .

~~~~~
Merhaba arkadaşlar😊🙏
İnşallah zamanı geldiğinde kocaman bir okuyucu kitlesi olacağız .
Ben sizler için emek veriyorum okuyucusuz bir yazar olmaz diye düşünüyorum.
İnsan kendini her basamakta aşarmış bende kendimi aşıp size daha verimli kitaplar sunacağım. 🥰