Saat gece 12'yi bulurken Felix Ryujinden gelen mesajla hızla hazırlanıp evden çıkmıştı. Fazlasıyla heyecanlı olmanın ve gecenin serinliğinin etkisiyle titriyordu. Ryujinlerin oturduğu binaya 10 dakikalık bir uzaklıktaydı. Yürüyüşlerini hızlandırdı. Binaya yaklaştığında bahçede Hyunjin ve Ryujini görmesiyle durdu. Hyunjin kafasını önündeki minik masaya koymuş, Ryujinse onu kaldırmak için sürekli kafasına vuruyordu. Felix derin bir nefes alıp bahçeye giriş yaptı. Girmesiyle birlikte Ryujin onu görüp el sallamış ve gelmesini işaret etmişti. Onlara daha fazla yaklaştığında Hyunjin sonunda Felixin geldiğini fark etmişti.
"Felix? Ne işin var bu saatte burda" Hyunjin uykulu olduğu için sesi tuhaf çıkmıştı. Aynı zamanda Felixi gördüğü için oldukça şaşırmıştı.
"Evet arkadaşlar artık buna bir son vereceğiz çünkü ben, daha doğrusu biz hepimiz bıktık" Ryujin kendinden emin bir şekilde araya girmişti. Hyunjin anlamaz bakışlarla Ryujine baktığında Ryujin göz devirmişti.
"Hyunjin bilmediğin şeyler var ve artık öğrenmem gerek" Ryujin ayağa kalkmış ve Felixi omuzlarından tutup Hyunjinin yanına oturtmuştu. Felix gergince dudaklarını ısırmış ve Hyunjine bakmıştı. Göz göze geldiklerinde hızlıca tekrar Ryujine dönmüştü. Hyunjinde oflayarak Ryujine bakmıştı.
"Felix sanırım bana katlanamıyor gidiyorum ben" Hyunjin konuşup ayağa kalktığında Felix şaşkınlıkla Hyunjine bakmıştı. Ryujin hızlıca Hyunjini omuzlarından itip geri oturmasını sağlamıştı.
"Otur lan şuraya delirtecek misiniz siz beni ha!" Ryujin sinirle bağırarak konuştuğunda Hyunjin sakinleştirmek adına sahte bir şekilde gülümsemişti.
"Asıl sen bana katlanamıyorsun sanırım" Felix kollarını önünde birleştirip konuşmuştu. Ryujin sinirle derin bir nefes almış ve ikisine de ters bakışlar atmıştı. Bu bakışlar susmaları için yetmişti.
"Ah gerçekten!" Ryujin saçlarını arkasına atıp tekrar Felixe dönmüştü.
"Söyle!"
"Ne?" Felix şaşkınca sormuştu.
"Söylesene amk!" Ryujin tekrar bağırarak konuşmuştu.
"Neyi?" Felix anlamamış gibi yaptığında Ryujin ağlıyormuş gibi bir yüz ifadesi edinmişti. Felix aslında anlamış ama hazır hissetmediği için söylemek istemiyordu. Anlamamış gibi yapmanın işe yarayacağını düşünmüştü. Ama hayır ise yaramamıştı.
"Hyunjine aşık olduğunu gerizekalı!" Ryujin ellerini yumruk yapmış ve ayağını yere vurarak sinirle söylemişti. Şuan bu iki malın ortasında delireceğini düşünüyordu. Arkadaki ağaçların arasındaki gülme sesi daha fazla sinirini bozmasına yetiyordu.
Hyunjin, Ryujinin bu sözüyle şaşkınlıkla Felixe bakmıştı. Felix hızlıca gözlerini kaçırıp başka yerlere bakmaya çalışmıştı. Ryujin Felixin bu haline göz devirmişti.
"Hadi ama bu mu yani bir şeyler söylesenize! Şaka mısınız siz ya?!" Ryujin ortamdaki sessizliği bozmuştu.
"İyi o zaman ben gidiyorum ne haliniz varsa görün. Aptallar!" Ryujin son defa göz devirmiş ve arkaya doğru birkaç adım atmıştı. Hyunjinin arkasına geçtiğinde hala sessiz olan iki çocuğa baktı. Hyunjini hızla itmesiyle Felixin üstüne düşmesini ve dudaklarının birleşmesini sağlamıştı. İkisi de şaşkınlıkla gözlerini sonuna kadar açarken Ryujin gülmüştü. Hızla oradan uzaklaşırken ağaçların arasında kahkahalara boğulan Kai'yi de kolundan tutmuş ve zorlada olsa oradan uzaklaştırmayı başarmıştı.
-texting fic o yüzden anca bu kadar düz yazı çıktı napalim
günün 3. bölümü nasıl
günün 4. bölümünü ister misiniz🤕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
flight of love | minsung
Фанфик"durduramıyoruz artık düşman gibiyiz." "beni öperken gayet iyi anlaşıyorduk?"
