ŞebSel Aşkı Küllenirse

BEBEK

Şebnem'in ağzından;
O an hiçbir şey söylemek gelmedi içimden. Selim'e sarıldım. Selim yanağıma uzun bir öpücük bıraktıktan sonra uykuya daldık.
Sabah Harun Bey'in sesiyle uyandım.
Harun: Şebnem. Selim. Hadi uyanın artık.
Selim: Ya baba 5 dakika daha.
Harun: Hahah. Hadi oğlum. Kalkın artık.
Selim: Tamam baba ya.
Şebnem: Günaydın.
Harun: Günaydın Şebnem'cim. Ee nasıl oldun bakalım Selim Bey?
Selim: İyi gibiyim baba işte gördüğün gibi.
Şebnem: Ben bakıyorum Harun Bey kötü olma gibi bir ihtimali var mı sizce?
Harun: haha olur mu hiç. Neyse madem iyisin o zaman ben şirkete gidiyorum. Şebnem'de biraz sonra gelir.
Şebnem: Tam-
Selim: Aa baba Şebnem ben iyileşinceye kadar bana bakacak nasıl şirkete gelsin?
Harun: Selimm?
Selim: Hadi ama baba?
Harun: Peki. Tamam. Selim ne zaman gelmene izin verirse o zaman gelirsin o zaman Şebnemcim.
Şebnem: Peki Harun Bey.
Harun Bey evden çıktı.
Şebnem'in ağzından devam;
Şebnem: Hani iyiydin sen?
Selim: İyiyim zaten.
Şebnem: E niye göndermedin beni?
Selim: Özlerim diye.
Şebnem: Yerim ben seni yaa.
Telefonum çaldı.
Şebnem: Efendim Müfit Abi?
Müfit: ........................
Şebnem: Yani bilemedim ki? Yapabilir miyim?
Müfit: Yaparsın Şebnemcim. Sen Şebnem Gürsoy'sun.
Şebnem: Ver gazı Müfit abicim ver gazı. Tamam geliyorum ben.
Selim: Nereye gidiyorsun Şebnem?
Şebnem: Müfit Abi'nin yanına sevgilim. Hemen gelicem ama.
Selim: Noldu ki?
Şebnem: Gelince görürsün. Yarım saate dönerim ben.
Selim:Tamam hayatım.
Selim'in ağzından;
Şebnem işi olduğunu söyleyip dışarı çıktı.
Şebnem'in ağzından;
Müfit Abi'nin bana işi düşmüş. Arkadaşı çocuğunu Müfit Abi'ye bırakacakmış. Ama Müfit abi bir şirketin kutlama partisi için ihaleye girecekmiş. Çocuğa da bakacak kimseyi bulamamiş Müfit Abi. E haliyle iş bana düştü. Çocuk dediysem 5 aylıkmış.
Şebnem: Ben geldim Müfit Abii.
Müfit: Hoşgeldin Şebnem'cim.
Şebnem: Hoşbuldum Müfit abicim. Ben alıyım hemen çocuğu.
Müfit: Geliyorum hemen canım.
Müfit abi aşağı indi. Yaklaşık beş dakika sonra eli kolu dolu bir şekilde geri geldi.2 tane çantayı elime tutuşturdu.
Müfit: Bu kadar.
Şebnem: Hmmmm. Abicim bebek nerde?
Müfit: Aa ben Selin'i unuttum.
Şebnem: Ahh abicim ahh.
Müfit: Hemen getiriyorum ben.
Şebnem: Bekliyorum.
Müfit Abi yaklaşık beş dakika sonra bu sefer bebekle geldi. O kadar tatlıydı kı tam yemelik.
Müfit: Şebnemcim annesi aradı. Şehir dışına çıkmak zorunda kalmışlar bebek iki gün sende.
Şebnem: Ne? abi ben nasıl bakayım iki gün?
Müfit: Sen yaparsın Şebnem'cim. Ha bu arada uyandığında mamasını yedirirsin. Mamanın tarifi çantanın içinde var. Biberon falan da her şey çantanın içinde. Ben sana bi çanta daha getiricem şimdi ondada bezleri ve kıyafetleri var. Bir şey olursa ben annesinin numarasını sana atıcam ararsın. Bide poposunda pişik varmış. Altını değiştirdiğinde çantadaki ilacı sürecekmişsin. İki saate bir falanda altını değiştirmemiz gerekiyormuş.
Şebnem: Tamam. Müfit abi bi nefes al. Halledicem ben sakin ol.
Müfit abiden bütün malzemeleri alıp taksiye bindim. Selin uyuyodu zaten gelene kadar bi sorun olmadı. Taksicide sağolsun çantaları içeri kadar taşıdı.
Şebnem: Selimm. Ben geldim.
Selim: Hoşgeldin haya- Şebnem kim bu tatlı bebek?
Şebnem: Kızım.
Selim: Sevgilim dalga geçme benimle.
Şebnem: Güveniyorsun yani bana.
Selim: Kimseye güvenmediğim kadar.
Şebnem: Oyy.Müfit Abi'nin arkadaşının kızı. Müfit abiye bırakmışlar. Şehir dışına çıkmaları gerekiyormuş. Müfit abide yoğuİki gün biz bakıcaz.
Selim: Bakabilecekmiyiz sevgilim?
Şebnem: Bakarız yaa. Neyse dur şuraya yatırıyım da uyanmasın.
Selim: Adı ne?
Şebnem: Selin.
Selim'in ağzından;
Şebnem eve kucağında bi bebekle gelince şaşırdım. Bide benim deyince. Çok tatlı bi çocuk. Çok şirin.
Şebnem'in ağzından;
Selin geldiğimizden beri yani yaklaşık yarım saattir uyuyordu. Bizde oturuyorduk. Ben duş almak için yukarı çıktım. Aşağı inerken Selin'in sesini duydum. Ağlıyordu.
Selim: Şebnem sevgilimm.
Şebnem: Geldimm.
Selin Selim'in kucağındaydı. Ama ağlamayı bırakmıyordu.
Şebnem: Sevgilim iki dakika daha oyala mamasını yapayım.
(Bu arada arkadaşlar Selim ayağa falan kalkabiliyor sadece kendini çok zorlamaması lazım.)
Ben mutfağa geçtim. Ama Selin hala ağlıyodu. Dayanamadım en sonunda yanlarına gittim. Selin'i aldım.
Şebnem: Gel bakalımm.
Ben kucağıma aldığımda nasıl oldu bilmiyorum ama kafasını omzuma koydu ve ağlamayı bıraktı.
Bende hemen Selin'le birlikte mutfağa geçtim. Mamasını hazırladıktan sonra salona geçip mamasını yedirmeye başladım.
Selim: Çok güzel görünüyorsunuz.
Tam Selim'i öpecekken Selin ağlamaya başladı. Maması bitmişti. Doyduğundan emin olduktan sonra altını değiştirmemiz gerektiğini anladık.
Şebnem: Yapmak ister misin?
Selim: Yapma Şebnem ağladığında bile kucağıma alırken bir yerine bir şey olucak diye aklım gitti. Altını hayatta değiştiremem.
Şebnem: Korkak sevgilim benim.
Selim: Ama ne yapayım Şebnem? Ya bir yeri acırsa?
Şebnem: Tamam tamam ben yaparım.
Selim:Sen nerden biliyorsun böyle çocuk bakmayı?
Şebnem: Anneannem sağolsun. Kuzenlerimin falan altını değiştirirken beni sürekli yanında tutardı.
Selim: Haha.
Şebnem: Neyse hadi üşütmeden bitirlim şu işi. Sevgilim çantadan bez ve ıslak mendili verir misin?
Selim: Tabii.
Selim malzemeleri getirdikten sonra Selin'in altını açtım. Ama poposu kızarıktı. Müfit abinin söylediği gibi ilacı da sürdüm. Tabi ben altını değiştirirken üstüde kirlendi ama ilk kez bi bebeğin altını değiştiriyordum ve ilk sefer için gayet iyiydi bence. Selin'in üstünü baştan aşağıya değiştirdikten sonra ellerimi yıkadım ve Selin'i uyutmaya başladım. Ama uyumamakta kararlıydı. En sonunda ikimiz birden sızmıştık. Uyandığımda Selim saçımla oynuyor ve bizi izliyordu.
Selim: Bu tabloyu hiçbir şeye değişmem biliyorsun değil mi?
Şebnem: Hangi tabloyu?
Selim: Sen ve bebek. ☺