ŞebSel Aşkı Küllenirse

Huzurlu Gece

Selim'in ağzından;
Şebnem bana sıkıca sarılmıştı. Çok korktuğunu bir kez daha anladım. Bi anda omzum ıslandı. Şebnem'in ağladığını düşündüm.
Selim: Şebnemm??
Şebnem: (doğruldu) Selimm.. Eğer sen beni bulamasaydın..
Selim: Şiştt.. Unut artık bak geçti hepsi.
Şebnem: Geçti ama yine de çok korktum.
Şebnem'in ağzından;
Selim beni kendine çekti. Dudağıma ufak ama uzun bir öpücük kondurdu. Sonra daha sıkı sarıldı. O an bütün korkularım geçti.
Selim: Uzanmak ister misin? Hem dinlenmiş olursun.
Şebnem: Olurr. Ama önce duş alıcam.
Duşumu alıp aşağı indim.Selim uzanmama yardım etti. Üzerime battaniye getirdi. Yanıma oturdu. Televizyon izlerken bi anda elektrik gitti.
Şebnem: Yaa Selim napıcazz?
Selim: Birbirimize sorular soralım?
Şebnem: Nasıl yani?
Selim: Mesela ben sana bi soru sorucam sende doğru bir şekilde cevap vericeksin.
Şebnem: Tamam.
Selim: İlk ben başlıyorum o zaman?
Şebnem: Başla bakalım.
Selim: Hmm.. En uzun ilişkin ne kadar sürdü?
Şebnem: 1 yıl.
Selim: Kimle peki?
Şebnem: I-ıı Arda'yla.
Selim: Tamam sıra sende.
Şebnem: Benden hoşlandığını ilk ne zaman anladın?
Selim: Oo zor bir soru.
Şebnem: Şebnem Gürsoy hep zor soru sorar.
Selim: Kaza yaptığımızda.
Selim: Kaza yaptığımızda senin hayatımdaki yerini bulmaya çalıştım. Ama seni o gelinliğin içinde gördüğüm an hem  hayatımda ki yerini,hem sensiz yapamayacağımı,sensiz bir hiç olduğumu, hem de senden hoşlandığımı değil de sana deli gibi aşık olduğumu anladım.
Gözlerim dolmuştu. Selim yanımda olduğu için doğrulmama da gerek kalmamıştı. Selim' de anlamış olacak ki bana yaklaştı. Tam o beni öpecekken ben öptüm onu. Uzun bir süre öpüştük. Ayrıldıktan sonra kafamı Selim'in göğsüne koydum. Ağlamaklı bir sesle;
Şebnem: Selim son bir soru daha?
Selim: Sor hayatım?
Şebnem: Hülya.. Seni teknede öptüğü zaman ufacıkta olsa bir şey hissettin mi ona karşı?
Selim: Hayır tabikide.
Şebnem: Emin misin?
Selim: Aslında o an tek bi şey hissettim.Seni  çok sevdiğimi bir kez daha anladım. Hülya sayesinde.
Şebnem: Aşkım yaa :)
Selim: Sen ne zaman anladın peki?
Şebnem: Hafızamı kaybettiğim zaman..
Selim: Bizi kandırdığın zaman??
Şebnem: Selimm!!
Selim: Tamam aşkım tamam kızma :)
Şebem : Her neyse işte. O zaman hani Arda eve gelmişti kahvaltıya falan gitmiştik ya sende bizi takip etmiştin. İşte o an senden hoşlandığımı anladım.
Selim: Sen benim sizi takip ettiğimi nerden anladın?
Şebnem: Parfümün..
Selim: Nasıl yanii?
Şebnem: Yanii senin parfümünün kokusu geldi. Bende etrafa bakınırken aynada seni gördüm.
Selim: Ahahaha
Selim gülerken bi anda yüzü düştü.
Şebnem: N'oldu aşkım?
Selim: Kolum ağrıyor.
Şebnem: Oyy senin kolunmu ağrıyor. Yerim ben seni. İlaçlarını içtin mi?
Selim: Gelince içtim aşkım.
Şebnem: Aşkım benim uykum var uyuyalım mı?
Selim: Tamam hadi gel odaya çıkalım.
Şebnem: Ama sende yanımda yatıcaksın. Koskoca evde tek kalamam ben.
Selim: Tamam :)
Selim'in ağzından;
Şebnem'le yukarı çıktık. Şebnem'i yatağa yatırıp duşa girdim. Hastanenin kiri hala üzerimdeydi. Duştan çıktığımda üstümü giyindim. Şebnem odadaki televizyonu açmış izliyordu. Ben gelince kapattı. Saate baktığımda Şebnem'in ilaç saati gelmişti. Şebnem'e ilaçlarını içirdikten sonra bende yanına uzandım. Şebnem' e sarıldım.
Selim: Şebnem.. Ben seni çok seviyorum biliyorsun değil mi?
Şebnem yanağımı okşadı.
Şebnem: Bende seni çok seviyorum hayatım..
Gece ağrı içinde uyandım. Yara yerim çok ağrıyordu ve ben dayanamıyordum. Son çare Selim'i uyandırdım. Hastaneye gittik. Ağrı kesiciyle karışık bi serum taktılar. Selim'de hazır gelmişken koluna pansuman yaptırdı. Sonra yanıma geldi.
Selim: İyi misin canım?
Şebnem: İyi gibiyim.
Selim: Tamam canım az kaldı bak birazdan biter serum. Gideriz eve.
Selim'in ağzından;
Şebnem'in serumu bitince hastaneden çıktık. Eve geldik. Kapıya geldiğimizde arabayı park ettim. Şebnem arabadan inince bana yaslandı. Elimi tuttu.Tam eve doğru giderken kapıda gördüğümüz şey karşısında şok olmuştuk.