12

358 33 28
                                        

(baekhyun'un anlatımı)

beklediğimden çok daha güzel geçen buluşma sonrasında bir de müzikalde ailelerimiz çok saçma bir şekilde tanışıp ahbap olunca her şey benim için boka sarmıştı.

chanyeol'den ciddi anlamda hoşlanıyordum ve onun hislerini henüz bilmezken onunla her anlamda böyle yakın olmak beni korkutuyordu. bana karşı oldukça gizemliydi ve bu ailelerimiz tanıştıktan sonra dahi devam etti.

o günden sonra, oyunun olduğu günler boyunca destek için sürekli orada olmama rağmen, ben yanına gitmediğim sürece benimle iletişime geçmedi ya da ben selam vermedikçe öylesine yanımdan geçip gitti. bunu oyunun stresine ve yorgunluğuna yorsam da içimde bir yerlerde, benimle fazla samimi olmaktan rahatsız olduğu fikri filizleniyordu. bu düşünceden ne kadar kurtulmaya çalışırsam o kadar sarmaşık halini alıp, tüm beynimi ve kalbimi etkisi altına alıyordu.

endişelerimin her zaman gerçek çıkma gibi kötü bir huyu vardı. maalesef. tanrım lütfen bu sefer gerçek olmasın ve sadece yorgunluktan bana vakit ayıramıyor olsun diye dualar etmekten başka bir şey yapamıyordum. yine de onu gördüğüm her an, eski neşem ve enerjimle yanında varlığımı korumaya çalışıyordum. onun şu an desteğe ihtiyacı vardı ve ben de bunu elimden geldiğince vermeye çalışıyordum.

çoktan oyunun sahne almasının üzerinden üç hafta geçmişti, son bir hafta daha sahne alacaklardı ve sonra bizim buradaki işimiz bitecekti, bu da beni üzen diğer bir durumdu. bir hafta sonra chanyeol ile görüşmek için ne gibi bir bahane bulabilecektim ki?

chanyeol'un doğum günü, oyunun bittiği günden bir sonraki güne denk geliyordu ve haftasonu olduğu için muhtemelen ailesi ile geçirmek istiyordu ama yine de şansımı deneyerek en azından bir saat bana ayırması için teklifte bulunacaktım. bu teklifimi kabul etmezse diye şimdiden 26'sı için plan yapmıştım. oyun bittiğinde seyircileri selamladıkları sırada pastayla çıkacaktım sahneye, pastayı tabii ki ben yapacaktım. chanyeol bunu hakediyordu.
minseok hyung ve junmyeon hocayla bu fikrimi paylaştığımda ikisi de onaylamıştı, hatta minseok hyung sonrasında bir kutlama yemeği vermeyi teklif ettiğinde her şeyi junmyeon hoca üstlenmek isteyince aralarında küçük bir anlaşmazlık çıkmıştı da neyse ki çok uzamadan halletmişlerdi. ve kutlama yemeğinin yapılacağı yeri süslemek bana ve kyungsoo'ya kalıyordu bir de müzikalde görev almayan birkaç askeri görevlendirecekti minseok hyung.

düşüncelerimi büyük bir offlama ile dağıtarak askeriyeye giriş yaptığımda, artık devamlı gördüğümden aşina olduğum askerlere baş selamı vererek içeri adımladım. herkes hazırlıklara başlamıştı, makyözler ve kuaförler pratik bir şekilde işlerini yapıyordu.

daehyun, taeyong ve myungsoo'nun hazırlanmalarını biraz izledikten sonra chanyeol'un yanına doğru adımlamaya başladım, makyaj aynasından gözgöze geldiğimizde gülümsedim o ise donuk bakışları ile bakmaya devam etti. yine de moralimi bozmayıp yanına vardım,
son üç sahneniz kaldı

evet artık bizimle uğraşmak zorunda kalmayacaksın, rahatça istediğin yerlere gidip gezebilirsin

burada geçirdiğim günlerde de mutluydum ben chanyeol, hatta size çok alıştım

herkes de sana alıştı emin ol, bitiyor olması üzüyor yani üzüyormuş diğerlerini. öyle konuşuyorlardı

mutlaka gelirim yanınıza, hem seninle de arada bir de olsa yani senin iznin olduğunda falan görüşür müyüz

bunu gerçekten ister misin

deli misin chanyeol, tabii isterim.

ben sandım ki, sen sadece müzikal döneminde vakit geçirmek için ilgileniyorsun benimle

soldier of heaven | chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin