12. Roman

237 19 2
                                    

Keyifli okumalar. 🐑

Uzun bir bölüm oldu. Umarım sıkılmadan okursunuz.

Ada' yı gelecek bölümde paylaşacağım.

🌬🌬🌬

Tuttuğu takımın maçını izleyen babam ve annemle oturmuş dedemin köyden gönderdiği kara hurmaları  yiyorduk . Annem dilimlediği hurmayı bıçağa takıp önce babama sonra bana sundu.

Maksimum aileyle geçirilebecek en ekşınlı aktiviteyi yapıyorduk. Sonuçta bıçak elimi kesebilirdi değil mi?

Fenerbahçenin gol atmasıyla sevinen babama gülerek baktım. Konuyu açmanın tam zamanı Ada, adam mutluluklarının doruklarındayken itiraz edemez. Elimdeki hurma dilimini de babama uzattım. İyice endorfini tavan yapsın.

"Babam." Dedim en tatlı sesimle. Sondaki M' yi uzatarak. Annem göz devirdi. Tahmin etmişti bir şey isteyeceğimi tanıyordu kızını.

"Kızım? " tatlı tatlı konuştum. Bu yönümü bir tek babama gösteriyordum.

"Baba nike yeni sezon spor ayakkabı çıkarmış. Alabilir miyiz ?"

Annem hemen itiraz etti. "Yeterince sporun var Ada. Hem önümüz kış ne gerek var spor ayakkabısına "

Şuan bu isteğim ihtiyaç değildi ki zaten. Ayakkabı koleksiyonuma bir yenisini daha eklemek istiyordum. Tabi üç sporla koleksiyon olur muydu bilmiyorum ama hepsi de birbirinden eşsiz güzide parçalardı.

Hem elin Kolombiyalı babaları çocukları üşüdü diye iki milyonu hiç acımadan çatır çatur yakıyordu. Benimki de dokuz yüz tl-cik olan spor ayakkabıyı alsa ne olurdu sanki.

O Manuela' nın benden ne fazlası vardı? İç sesim durur mu yapıştırdı cevabı. 'Uyuşturucu satıcısı dünyanın en zengin yedinci adamı olan milyoner bir baba.' Tamam aramızda büyük bir fark varmış. Bir kere benim babam kanun adamıydı onunkisi ise uyuşturucu kaçakçısı.

Babam eli öpülesi adam. "Alalım kızım ne kadar"dedi.

Umarım fikri değişmezdi. "Dokuz yüz kadar."

İlk itiraz tabiki de yine annemden geldi. "Hayır Ada alamayız çok pahalı ." Bence de pahalı ama kırk yılda bir şey istiyordum. Tamam biz ona haftada bir diyelim.

"Ya hemen itiraz etmeyin. Benim birikmiş param var zaten. Siz sadece üstünü tamamlayacaksınız."

Annem " Ne kadarın var?" Diye sordu.

"Altmış yedi tl ama ben onu yüze tamamlarım. "

Babam gülümsedi. "Birikimin sen de kalsın. Maaş yatınca alalım. " babama sarıldım. "İyi ki benim babamsın." O da sarılmama karşılık verip saçlarımdan öptü.

Somurtarak bize bakan anneme dil çıkarmak istiyordum ama yemedi.

☀️☀️☀️

Kantinde oturmuş önümdeki jelibon paketinden yılan şeklindekini alıp hırsla kafası koparım çiğnedim. Zalım anam yine yapacağını yapmış, babamı da müttefiği yapıp kafede çalışmama ikna etmişti.

İstediğim spor ayakkabıyı alabilmem için okul çıkışında kafeye gidip garsonluk yapacaktım. Kafenin sahibi babamın tanıdığı olduğu için ikna olması çokta zor olmamıştı.

Umutsuzca başımı iki yana salladım. Annemin karşısında şansımın olacağını düşünmem zaten saçmalıktı. Kadın dünya savaşlarına sonradan giren Amarika gibiydi. Tüm dengeyi bozuyordu ve kazanan taraf istisnasız o oluyordu.

ADA MASALI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin