Ev'lendim

26 0 0
                                    

Eve geldiğimiz de ben hemen odama gittim. Bu olanlara hala inanamıyordum. Uyumak ve bir daha uyanmamak için neler vermezdim. Bisküvi uyuyordu. Keşke bende onun yerinde olsaydım. Istediğim kadar uyur istediğim kadar yemek yerdim. Acı çekmezdim. Yada çocuk kalsaydım hiç derdim olmazdı, yada ailem olmasına izin vermezdi. Bu düşüncelerle kıt beynimi yorarken uyuyakaldım.

Ailem olanları öğrenmişti galiba. Bunu nerden anladığımın öğlen 2 de uyanmam ve annemin beni uyandırmamasıyla bir ilgisi vardı. Saatlerce odamda oturdum. Olanlar aklıma geldikçe gözlerim yaşatıyor, böğrüme bir yumru oturuyordu. Ağlamaktan elmacık etlerim şişmişti. (normal olan elmacık kemiği biliyorum ama ben biraz Tombak olduğum için elmacık kemiklerimin üstünü et kaplamış ve elmacık eti olmuş. Annemin ki de elmacık yağı) Ara sıra annem geldi ve birşey isteyip istemediğimi sordu. Bende her seferinde 'Hayır' dedim. Bir ara abim geldi. Geldiği gibi gözlerimi kapatıp uyuyor numarası yaptım. Elini neredeyse hissedemeyeceğim bir şekilde saçlarım da gezdirdi.

"Ne kadar gıcık,çekilmez,gerizekalı ve deli olsan da sen benim kardeşimsin. Seni çok seviyorum. Sen üzülme fındığım. Seni benden başkası üzemez." Sonra elini saçlarımdan çekip gitti.

Saçlarıma dokunulmasından nefret ederim ne kadar çok dokunursan o kadar çabuk yağlanır çünkü(!) Bu neydi şimdi bir hakaret etti bir sevgi gösterdi. Ben abim, beni sinirlendirmek için gönderilen biri olduğunu sanıyordum. Hayatımda ilk defa abim olduğunu hissettim lan. Beni korumak için gönderilen biri olduğunu hissettim. Abimin bu sözlerinden sonra hesap vakti geldiğini anladım. İntikam soğuk yenen bir yemektir derler ama hiç alakası yok hazır sıcakken yiyin. Soğuyunca tadı kalmıyor.

Cenk i aradım. İlk çalışta açtı. Her zaman ki yere gel diyecektim ama bir de otobüs parası vermek istemedim.

"Bizim evin oraya gel" dedim ve kapattım. Evdekilere hava almam lazım diyerek çıktım evden. Hiç heyecanlı değildim. Ne diyeceğimi zaten iyi biliyordum.

Buluşma yerine vardığımda Cenk oradaydı. Mavi gözleri güneşte parlıyordu.

"Cemre..." sözünü kestim.

"Bahanelerini dinlemek istemiyorum. Tek bilmek istediğim neden canımı yakıyorsun hep"

"Bunu söylememi gerçekten istiyorsan söyleyeyim Cemre. İlk başlarda senden hoşlanıyorum doğru ama gün geçtikçe Betül e aşık oldum ben ama sen beni sevmediğin için o da uzak duruyordu benden. Betül e yakın olabilmek için çıktım seninle. Beni arayıp senin işe başladığın kafede buluşmak istediğini söyledi bende büyük bir zevkle gittim. O da biliyordu onu sevdiğimi sana açıklayacağını sandım ama sen yoktun. Elimi tuttu ve 'herşeyi biliyorum, Cemre yle neden çıktığını biliyorum' dedi..." sözünü kesip araya girdim.

"Kimden öğrenmiş?"

"Bilmiyorum ki o sırada siz geldiniz"

"Neyse bende birini kıskandırmak için çıkmıştım seninle. Ha bu arada mavi gözlerin seksi vücudun ve çocuksu yüzünle herkes seni gay sanıyor haberin olsun"

Betül lere gittim. Kapıyı açınca hemen onu ittim.

"Sadece konuşmaya geldim. Aklına başka şeyler gelmesin."

İçeriye geçtim ve koltuğa oturdum.

"Hayatım da herşeyin yolunda gittiğini düşünürken kardeşim dediğim insan beni bok çukuruna itti. Neden bana söylemedin baştan? Ama bunun hiç bir önemi yok artık. Tek bilmek istediğim kimden öğrendiğin?"

"Cemre ben..."

"Sen ben yok Betül kimden öğrendin?"

"Eren"

aşktan vazgeçmeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin