Junhui artık Minghao'nun kendini bildi bileli oturduğu evde yaşıyordu ve bu Minghao için yepyeni bir deneyimdi.
Bazen yaşayan insanın nasıl yemekler yaptığını izler ve eğer elini uzattığını tuz yerine neredeyse şeker kavanozuna uzanacaksa hemen fark ettirmeden kavanozların yerini değiştirirdi.
Junhui çiçekler yetiştiriyordu. Hepsi güzel ve oldukça canlı renklere sahipti. Canlı olmak Minghao için uzak bir kavramdı.
Bazı geceler Junhui çok geç eve dönerdi ve Minghao öyle gecelerde sürekli ürperirdi. Bu yüzden sürekli saati geri sarar ve eli kendini topraklamak istercesine sürekli yara izinde dolaşırdı. Bu durum Junhui gelene kadar devam eder ve hatta bazen Junhui eve gelse bile devam ederdi.
Minghao yeni yaşayan ev arkadaşından gayet memnundu. Tek bir konu dışında: eski sarkaçlı saat.
Junhui her gördüğünde saati bir saat geri sarardı ve Minghao için ise bu durum tam tersiydi. Bu çok sinir bozucu bir durumdu. Hatta bir keresinde Junhui telefonuyla ailesi ile konuşurken ailesine sürekli çok yavaş çalıştığı için sürekli geri kalan eski saat hakkında şikayet edinmiş ve Minghao bunu duyunca öyle sinirlenmişti ki iki gün boyunca onu görmezden gelmişti. Gerçi hoş: Junhui daha onun ne orada olduğunu biliyordu ne de Minghao'nun kendisine trip attığını biliyordu.
Minghao bu tribi bir hafta boyunca devam ettirmek istemiş ana Junhui'nin bir keresinde neredeyse ayakkabılarının bağcıklarına takılıp merdivenlerden yuvarlanmak üzere olduğunu gördüğünde bunu çoktan unutmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Avus Horologium || JunHao
Fanfiction[Tamamlandı] Her şey sadece bir evle sınırlıydı. Korku (Ne kadar etkili bilmiyorum.) Gerilim Platonik/Tek taraflı aşk LGBT Başlangıç: 03.03.2022 Bitiş: 01.09.2022