İki düşman krallık, krallıklarının başına geçmeyi bekleyen iki genç, savaşlar, acılar ve ölümler...
Miracle dedi, Kim Taehyung, bizim aşkımıza bir isim verecek olsak bu kesinlikle Miracle olurdu.
Başka isim yakışmazdı, başka isim onların aşkını an...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
“Kendinizi tanrı zannediyorsunız. Ama bilin ki Hepimiz öleceğiz.” Miracle
Kral tahttında düşünceli bir şekilde oturuyordu. İçeri giren sırdaşı ile bakışlarını ona çevirdi. "Taehyung ne yaptığını sanıyorsun? Adamlar sınırlarımıza geldiler. Ve sen karşılık vermememiz de ısrar ediyorsun. Halk ayaklanma başlattı. Karşılık vermeni bekliyorlar. En azından ülkemize girmelerine müsaade etme! " Genç kral gencin önerisini kısa bir süre düşündü. Haklıydı. Şu ana kadar sevdiği kadın bu savaşı kazansın diye güçlü silahlarını kullanmamıştı. Başka çaresi yoktu. Sınırlarına girmemeleri için elinden gelen gayreti gösterecekti. Özür dilerim dedi içinden. Yaşattıklarım ve yaşatacaklarım için...
Jennie'nin anlatımımdan; Ebenin tembihi üzere odamda istirahate çekilmiştim. Kapının hızlı ve sert bir şekilde açılması ile nefes nefese kalmış Lalisa'yı görmem bir olmuştu.
"Jennie çok kötü... Çok kötü şeyler oluyor." içimi bir korku kapladı.
"Noldu? "
"Aslında karşı taraf tüm güçleri ile karlılık vermiyormuş. Artık tüm güçlerini kullanmaya başladılar." Zorlukla ayağa kalktım. Şu sıralar baş dönmem ve mide bulantım yüzünden ayakta durmam gittikçe imkansızlaşıyordu.
"Şu ana kadar bize karşı en hafif güçlerini kullanıyorlarmış. Artık daha ağır ve acımasız olacaklar. Ancak bizim onlara, onlar gibi karşılık vermemiz imkansız. "
Kalktığım yatağa tekrar düştüm. Lalisa serice yanıma gelip ellerimden tuttu. "Bir daha gidip konuşmamı istermisin. Evet konuşmam çok daha iyi olacak. Seni en ufak kırıntı kadar seviyorsa sana bu halde saldırmayacaktır. Jennie gururunu bir kenara bırak. Başka çaren, çaremiz yok. Tamam kim namjoon yardım etmeyi asla bırakmayacaktır. Jung Hoseok da bir yere kadar yardım edebilir. Ya kim Jongin onun yardım etmesi için hiç bir sebep yok. Hepsi bir yere kadar yardım edecek. Bir anda, savaşın en şiddetli noktasında yardım etmeyi bırakacaklar. Bırak konuşayım. Savaşı başladığı yerde bitirelim. Olurmu? " lalisa'nın yalvaran gözlerine baktım. Kısa bir şekilde başımı salladım. Bana güven verircesine baktı ve odadan koşarak uzaklaştı. Kendimi zorlukla yatağa bıraktım. Hıçkırarak ağlamaya başladım....
Lalisa'nın anlatımından; Jackson ile her zamanki köy yollarından geçtik. Giderken söyleyeceğim sözcükleri kafamda kurmaya çalışsamda başaramadım. 4 günlük uzun ve yorucu yolun ardından ülkeye arka kapılardan girmiştik. Kimseye yakalanmadan Saray'a ulaştık. Bizi gören muhafızlar kılıçlarını çekip saldırmaya yeltensede Jackson önüme geçip saldırmalarını engelledi. Uzun açıklamalar sonucunda 10 asker etrafımızı sararak Kral'ın odasının önüne getirdi. Aralarından biri öne çıkıp kapıyı çaldı. İçeriden çıkan jungkook'un kulağına bir şeyler fısıldadı. Jungkook başını bana çevirip içeri girmemi işaret etti. Jackson ile görkemli odaya adım attık.
