20

560 76 62
                                    

1K OLDUKKKKKKKK *🎆PİYUV PİYUV PİYUV🎆* neredeyse her gün bölüm attığım için bu kadar hızlı olmasını beklemiyordum TESEKKURLER ASKLARIMMMMMMM
iyi okumalar umarım güzel bir bölüm olmuştur oy ve yorum yapmayı unutmayın
_____________________

"kafamı sallamış aklıma gelen görüntüler ile ellerimi yüzüme koymuş ağlayacaktım."

cumartesi

hafta sonunda olmama rağmen kahvaltı yapmaya üşenmiştim. uzun sürüyordu ne yapabilirdim. bu yüzden önümdeki mısır gevreğini yerken aynı zamanda bilgisayarımdan dizi izliyordum. birden titreyen telefonumla diziyi durdurmuştum.

jay🧡:
WOOON
boş musun şu an

jungwon:
evet misir gevregi yiyordum
noldu bi sorun yok dimi

jay🧡:
ha yok tabii ki de
ben şey diyecektim
jake ve sunghoon beni sattı
müsaitsen bir saate beraber çizgi roman dükkanına gidelim mi
diyecektim
dükkanın sahibi tanıdığım
çağırdı beni
yalnız olmam en azından
kabul et tam zamanı olur/

jungwon:
tamam sakin ol iki dakikada 172637363 mesaj attin
ben yemegimi yiyip hazırlanirim yarim saate
evin yerini biliyorsun zaten
beraber gidelim çünkü bilmiyorum ben dükkanı

evet evimi biliyordu çünkü bir ara benden -jangwon olarak düşündüğü benden- ders notu almak için evime gelmişti..

jay🧡:
aslında biliyorsun/
ilk gün gittiğin yer/
neyse kendi kendimi patlatmama gerek yok/
tamam sen hazırlan ben gelirim

sarı kazak ve beyazımsı geniş pantolonumu üstüme geçirip bir tane bel çantası takmıştım. (jungwonun jayin kucağına oturduğu kombin 🥺😭🥵)

tam o sırada "aşağıdayım" mesajı ile hızlıca ayakkabımı giyip evden çıkmıştım.

karşımda motoruna yaslanmış elinde ise motora astığı büyük siyah kaska göre daha küçük açık mavi bir kask vardı.

jungwon: senin motorun mu vardı??

jay: ehliyet başvurusu yaptığım için babam da doğum günün hediyesi olarak almıştı. sen onu boşver bu kaskı sana aldım umarım uyar sana.

diyip beni kolumdan tutup kendine çekmişti. keşke şu an beni kendine yaklaştırması beni germeseydi keşke beni heyecanlandırsaydı.. ben bunları düşünürken jay elindeki kaskı kafama geçirmiş ve bağlamıştı.

jay: çok oynamıyor.. oldu gibi. sıkmadı dimi seni

jungwon: tam oldu bence. nasıl oldu yakıştı mı

kahkahasını duymamla kaşlarımı çatıp ona baktım. çok güzel gülüyordu ama bu benimle dalga geçmediği anlamına gelmezdi.

jungwon: kırıcısın

jay: çok yakışmış won. hem kedi gibi duruyorsun çok tatlısın.

birden dediği cümleyle kalakalmış samimi olmayan bir "hahaha" sesi ile bir adım geriye attım.

jungwon: nereye gidiyoruz şimdi aşırııı merak ediyoruuum

dudakları biraz yukarı kalkmış konuşmuştu ama yanlışlıkla takıldığım dudaklarından dolayı ne dediğini de fark etmemiş öylece durmuştum.

jay: heeeyy won ne oldu? hadi bin diyorum merak ediyorsan.

motora bindiğinde ben de arkasına oturmuştum.

tabii ki de klişe olan şeyi yapmıştım ve jayin beline (🛐) sarılmıştım.

____________

dükkan ilk gün gezindiğim yerdi. büyük ihtimalle benim sapığında beni anlattığı yer burasıydı. dükkana girdiğimizde güzel bir tütsü kokusu etrafı sarmıştı.

jay: bay choi biz geldikk

tam o sırada bir tane kapıdan çok fazla yaşlı olmayan tatlı bir amca elinde minik bir çaydanlıkla gelmişti.

bay choi: jay nerede kaldın senin sevdiğin bitki çayını yapmıştım.

jay: bugün jake ve hoon beni sattığı için ben de jangwonu çağırdım. siz tanışın isterseniz ben son gelen çizgi romanları depodan getireyim. malum kabul ederse artık jake ve sunghoonu satıp jangwonla gelmeyi planlıyorum.

jungwon: oh tabii ki gelirim çok güzel burası tüm hafta sonu burada kalabilirim artık

jay gittiği için tam bay choinin bana kattığı çayı içecekken cebimde titreyen telefonuma bakmıştım.

al işte sapığı anarsan saniyesinde mesajı da alırsın.

wonenayisi-woniepriw

jay:
güüüünaydıııın
ne yapıyorsun bugün

jungwon:
galiba senin beni okulun ilk gunu gordugun cizgi roman dukkanindayim
jay ile beraber geldik
asiri guzelmis burasi
oyle iste

jay:
ben de iyiyim ya
bugün benim için çok güzel bir gün
(görüldü)

jay:
sağ ol ne olduğunu sorduğun için

jungwon:
ne oldu
cumartesi diye filandir iste nolcak

jay:
hayır
bugün seni gördüm
ondan yazmıştım
meğersem yakınımdaymışsın
hem de ne yakın/

jungwon:
sen buralarda mi oturuyorsun

jay:
hayır bir yere gitmem gerekmişti
o sıra gördüm
hatta galiba jayi de gördüm ama çıkaramamıştım
aynadan gördüm o yüzden yalan sayılmıyo herhalde🤞🏼/
ay bana noluyo emoji bile kullanmaya başladım/

jungwon:
anladim jay geliyor görüşürüz

jay:
bilmediğim şeymiş gibi../
görüşürüüüz

"ahhh bu hafta yeni manhwalar çıkmış. yeni mangalar da getirtmişsin. bunları taşırken güzel belimin çıkmasını mı istiyorsun choi amca."

bay choi: ben sana diyorum gelme diye sen kendin inat ediyorsun

jungwon: ben de yardım edebilirim isterseniz hem her hafta gelme nedenim olur.

jay: yoo gerek yok işimi çalma otur çayını iç kedi.

jungwon: ezikleniyorum şu an.

jay: neyse ben tekrar bi depoya inicem 5 dakika sonra geliyorum iyice dinlensin o çay öyle daha güzel oluyor

diyip tekrar gitmişti. hem çağırıp hem de beni yalnız bıraktığı için kızmam gerekirdi ama bay choi konuşması eğlenceli biriydi.

bay choi: sen jayin sevgilisi misin

jungwon: ne

bay choi: sana ayrı bakıyordu. buraya asla jake ve sunghoon dışında birini çağırmazdı. ailesi ile arası iyidir ama yoğun oldukları için hafta sonlarını ya burada ya da jakelerle geçirirdi. sen ilksin. bu hafta çok iş olmasaydı daha heyecanlı ve mutlu bir şekilde seninle beni tanıştırmak isterdi.

bay choinin bu dedikleriyle kızarmış ve bir şey diyemeden önümdeki çayı yudumlamıştım.

ki günün tamamı jayle atışmamız, beraber yeni manhwalara başlamamız ve arada şansa jay dükkanın işleriyle ilgilenirken o sapığın bana yazmasıyla geçmişti.

ben galiba beni sonunda tamamen mutlu eden kişiyi bulmuştum ama aynı zamanda bu kadar hızlı olması beni korkutuyordu.
____________________
aşııırı kötü ve beni tatmin etmeyen bölüm sunar
cidden son iki bölümdür zorlanıyorum yazmakta deliricem galiba
geçen bölüm sunoonun beli.. bu bölüm jayin beli.. tapıyorum şakasız

ᴛᴡɪɴꜱ¹ - ᴊᴀʏᴡᴏɴ+ʜᴇᴇᴡᴏɴ ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin